Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/290 E. 2022/114 K. 01.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/290 Esas
KARAR NO: 2022/114
DAVA: Alacak (Emanet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/03/2017
KARAR TARİHİ: 01/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, taraflar arasında ticari ilişki kurulduğunu, davacı — olduğu bir kısım makinaların davalı firmaya satımı konusunda davalıya aracılık-satış işlemini yürüttüğünü, söz konusu —— getirilene kadar davacı —- davalı firmaya kullanması için bıraktığını, ancak davalı firmanın kendisine emaneten kullanması için verilen makinaları davacı firmaya iade etmekten kaçındığını, —- mülkiyet sahibi davacı firmaya teslim etmeyen davalı firma hakkında ayrıca suç duyurusunda bulunulduğunu, davalı firmanın aylardır elinde tuttuğu makineleri kullanmakta olduğunu, ancak söz konusu kullanımı karşılığında davacı firmaya herhangi bir bedel de ödemediğini, davalının bu haksız kullanımı nedeniyle —–elinde bulundurduğu süreye ilişkin kira bedeli talep hakkının saklı olduğunu beyanla, açıklanan nedenlerle, davalı yedinde bulunan davacı firmaya ait —– dava süresince davacının makinelerini kullanamamasından kaynaklı maddi zararın arttırılmaması adına tedbiren davacıya teslimine, akabinde —– mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ile bu —— makinenin davalıdan alınarak davacıya aynen iadesine, bunun mümkün olmaması halinde özellikleri belirtilen —— dava tarihi itibariyle değerleri tutarındaki bedelin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davacıya ödenmesine, ——— davalı elinde bulunduğu süreye ilişkin haksız, sebepsiz kullanım bedeli hakkının saklı olduğu beyanıyla, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesi talep ve dava edilmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacı tarafça dava dilekçesi ekinde sunulan ve ters basımı nedeniyle anlaşılması da hayli zaman alan ekler ve deliller incelendiğinde, iddia edilen teslimi kanıtlar nitelikte herhangi bir belge olmadığı, olmasının da mümkün olmadığı, davalı şirketin iddia edilen alışveriş içerisine girmediği ve davacı şirketten böyle bir makine veya makineler teslim almadığı beyan edilerek, yukarıda açıklanan nedenlerle, hukuki menfaatten ve şartlarından yoksun ihtiyati tedbir talebinin reddine, usuli şartları oluşmaksızın belirsiz alacak davası olarak açılmış olması nedeniyle davanın usulden reddine, talebin reddi halinde iddiaların ispat gücünden yoksun olması ve gerçeği yansıtmaması nedeniyle davanın esastan reddine, yargılama, harç ve giderleri ile avukatlık vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep edilmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; emanet sözleşmesine dayalı olarak açılan alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacının—– olarak kullanmak üzere davalıya teslim edip etmediği, teslim ettiyse davalı tarafından — iade edilip edilmediği, edilmediyse davacının —- iade edilmemesi nedeniyle ne kadar zararı olduğu noktalarındadır.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi rapor içeriğine göre; “Davacı—— davalının tacir oldukları, davacı ile davalı arasında davaya konu makinaların satış ve kiralanmasına ilişkin yazılı sözleşme bulunmadığı, davacının dava dilekçesinde iadesini talep ettiği makinaların davalı tarafın kullanımı için teslim edildiğine dair yazılı sözleşme bulunmadığı, davacı tarafından iadesi talep edilen makinaların davacının ticari defterlerinde Demirbaşlar Hesabına kayıtlı olduğu, başka bir anlatımla makinaların mülkiyetinin davacıya ait olduğu, davacı tarafından davalı adına düzenlenen —- tutarındaki faturaların ihtarname ekinde davalı tarafa gönderildiği, ancak ihtarnamenin iade edildiği, davacının ticari defter ve kayıtlarına göre davalıdan —– alacağı bulunduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarında ise davacı ile arasında herhangi bir ticari kayıt bulunmadığı, başka bir anlatımla davacı tarafından davalı adına düzenlenen faturaların davalının defterlerinde kayıtlı olmadığı” yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda; davacı tarafça davalı taraf ile —- satımı konusunda anlaşma yapıldığını, anlaşma konusu —- yurtdışından getirilene kadar davacı firmanın kendisine ait ——– davalı firmaya kullanması için bıraktığını ancak davalının bahse konu makineleri iade etmediğini ileri sürerek eldeki davanın açıldığı, davalı taraf ise ödünç anlaşmasına konu makineleri teslim almadığını, buna dair davacının belge sunamadığını savunduğu, davalının inkarının bulunması halinde davacı tarafın temel ilişkiyi ve teslim olgusunu yazılı ve kesin deliller ile ispatlaması gerektiği, tarafların ticari kayıtlarının incelenmesi sonucunda düzenlenen raporda davacı kayıtlarına göre davalı ile ticari ilişkisinin bulunduğu, bir kısım fatura kayıtlarının ve davalının borçlu olduğunun belirlendiği ancak davalı kayıtlarında davacı ile ticari ilişkisinin bulunduğuna ve borçlu olduğuna dair işlem bulunmadığının tespit edildiği, dosyaya sunulan ürün teslim tutanağı başlıklı ve alt kısmında —-isminin ve imzasının bulunduğu belge içeriğinde dava konusu ürünlerin adının yer almadığı, beyana göre bir kısım makine parçalarının yer aldığı, bu ürünleri teslim alan kişinin yetkisi hakkında davalı şirket yetkilisinin isticvap suretiyle beyanının alınması sonucunda —- tarihinde davalı firmadaki işinden ayrıldığını, kişinin şirket adına mal ve hizmet alımı yapmaya yetkisinin bulunmadığının ifade edildiği, dava konusu —- davalı tarafa teslim edildiğine dair davacı tarafça yemin deliline dayanıldığı, davalı şirket yetkilisi yemin beyanında; davacı tarafla —— alma hususunda bir ticari ilişkilerinin olduğunu, bu anlaşma gereği bir kısım ödeme yaptığını, ancak bu anlaşılan ve satın almaya konu makinaları almadıklarını, bu ilişki dışında davacı taraf ile tarafına okunan —- cila makinasının taraflarına kullanılmak üzere teslim edilmediğini,—- firmada bir süre sigortalı çalıştığını, çıkışı yapıldıktan sonra ise sigortasız çalışmadığını ifade ettiği, davacı vekilinin davalı şirket yetkilisinin yemin beyanına karşı beyan dilekçesi ekinde irsaliye — düzenleme ve fiili sevk tarihi : — olan davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen — teslim edilecek——-isim ve imzalarının yer aldığı sevk irsaliyesinin sunulduğu, dava konusu ürünlerin teslimine dair sevk irsaliyesinin yasal süresinden sonra sunulduğu ve davalı vekilinin muvafakatinin bulunmadığı, yine davalı şirket yetkilisinin yemin beyanında ürünlerin teslim alınmadığını ifade ettiği, bu haliyle davacının davasının reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE
2-Alınması gerekli karar harcı 87,70 TL’nin peşin olarak yatırılan 31,40 TL ve tamamlama harcı olarak yatırılan 171,00 TL olmak üzere toplam 202,40 TL harçtan mahsubu ile 114,70 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafça sarfedilen 50,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 5.100,00 TL’nin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —– Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/02/2022