Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/284 E. 2020/493 K. 29.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/284 Esas
KARAR NO : 2020/493

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2017
KARAR TARİHİ : 29/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin 09/03/2017 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin davalı şirkete ait emteaların uluslararası fuarlara taşınmasını çeşitli zamanlarda üstlenmiş olduğunu, davalıya verilen taşıma işleme karşılığında faturaların düzenlendiğini, davalı tarafın bakiye —- ödemekten imtina ettiğini, müvekkilin İstanbul Anadolu —– İcra Müdürlüğünün ————— esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davacı borçlu şirketin icra müdürlüğünün yetkisine karşı yapmış olduğu itirazın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, davalı borçlu şirketin takip konusu borçtan sorumlu olduğunu belirterek değerin % 20 sinden az olmamak üzere davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 10/05/2017 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının yetkiye ilişkin itirazlarının kabulünün mümkün olmadığını, müvekkil şirket ile davacı arasında taşıma sözleşmesinin akdedildiğini, müvekkilin önce yüklemenin 24/11/2016 da yapılmasını talep ettiğini, davacı firmanın 10 gün sonra yükleme yapılabileceğini belirttiği için bu tarihin 28/11/2017 olarak kararlaştırıldığını, taşımayı yapan 4 tırın farklı tarihlerde gümrüğe giriş yaptığını, bu gecikmelerin kendi kusurlarından kaynaklandığını, davacının malları hasarlı olarak teslim ettiğini, müvekkil tarafından taşıma ücretlerinin ödendiğini, müvekkil tarafından sözleşme gereği taahhüt edilen taşıma ücretinin tamamen ödendiğini belirterek davanın reddi ile davacının dava değirin % 20 sinden aşağı olmamak kaydıyla kötüniyet tazminatı ödemeye mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
—– Mahkemesine talimat yazıldığı davalı şirketin —— yıllarına ait ticari defter ve belgelerinin incelendiği, raporun mahkememize gönderildiği ,
İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosya aslının celp edildiği,
Dosya konusunda uzman ——–edilerek kök ve ek rapor alınarak mahkememiz dosyası içine alındığı,
Dosya konusunda uzman ——- tevdi edilerek kök ve ek rapor alınarak mahkememiz dosyası içine alındığı,
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir Bilirkişisi ——- tevdi edilerek kök ve ek rapor alınarak mahkememiz dosyası içine alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, cari hesaba dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine yapılan itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talebine ilişkin olup, İİK.’ nun 67 ve devamı maddelerine dayanmaktadır.
Davaya konu İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünü’ nün ———- esas sayılı takip dosyasının celp olunarak yapılan incelenmesinde ; davacı şirket tarafından davalı şirket aleyhine toplam 14.834,58 TL alacağın haciz yoluyla tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalının davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek borca, fer’ilerine ve yetkiye itiraz ettiği, icra takibinin durduğu görülmüştür.
Tarafların tüm delilleri celp olunarak konunun teknik uzmanlık gerektirir bir alan olması nedeni ile taraflara ait ticari defter ve dayanak kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş ve bilirkişi raporu dosyaya kazandırılmıştır. Yine taraflar arasında akdedilen sözleşmenin taşıma sözleşmesi olması nedeniyle ——alanında uzman bilirkişiden uyuşmazlık konusuna ilişkin rapor temin edilmiştir.
Yapılan yargılama ile tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiş taraflar ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmiştir. Davacının defter ve kayıtlarının incelenmesi neticesinde takip konusu fatura ve dekontların kendi defterlerinde kayıtlı olduğu, faturaların ifa edilen hizmet bedelinden oluştuğu, dekont ve faturaların dava dosyasına koyulmuş olduğu, davacının defterlerine göre 05.01.2017 takip tarihi itibariyle 14.834,58 TL alacağının gözüktüğü 13.09.2018 tarihli bilirkişi raporuyla mahkememize bildirilmiştir. Yine Konya—–. Asliye Ticaret Mahkemesi’ne yazılan talimat ile alınan —– tarihli bilirkişi raporuna göre; davalının defter ve kayıtlarında yapılan inceleme sonucunda takip tarihi olan 05.01.2017 tarihinde davalı şirketin davacı şirketten 15.443,02 TL alacaklı olarak görüldüğü rapor halinde mahkememize bildirilmiştir. Tarafların ticari defterleri arasında uyuşmazlık tespit edilmiş olsa da taraflar arasında davaya konu taşıma hizmetinin ifası konusunda bir uyuşmazlık bulunmaması nedeniyle temel ihtilaf konusunun çözümü için alınan ———-alanında uzman bilirkişi tarafından dosyaya sunulan denetime el verişli, usul ve yasaya uygun bilirkişi raporu hükme esas alınmıştır.
Uyuşmazlığın temelini; taraflar arasında akdedilen taşıma sözleşmesi uyarınca davacı taşıyıcının, taşıma sözleşmesine konu emtiaların yüklemesinin gerçekleşmesinden sonra yola çıkışına kadar geçen oluşan 2 günlük bekleme süresine ilişkin 1.600,00 Euro bekleme cezası, teslimat yerine gelen araçların boşaltılmasından önce fakat serbest sürenin bitiminden sonra beklenen günler için de talep ettiği 2.000,00 Euro (sözleşmeye göre 2.400,00 Euro olmasına karşın davacı tarafından 400,00 Euro iskonto yapılmıştır) oluşturmaktadır. Taraflar arasında akdedilen sözleşmeye göre “müşteriden kaynaklanan gecikmelerde gün başına azami 200 Euro” gecikme cezası ödeneceği kararlaştırılmıştır. Davacı taşıyıcı, taşıma sözleşmesine konu emtiayı 4 parça şeklinde 4 farklı tır ile taşıma işini yüklenmiştir. —– yüklenen emtianın aktarmasız bir şekilde ——–teslim edileceği hususunda anlaşmışlarsa da tırların varışının birlikte olması gerektiğine ilişkin bir anlaşma gerçekleştirdikleri dosyaya sunulan belgelerden anlaşılamamıştır. Ayrıca taraflar arasında akdedilen sözleşmede emtianın taşınmasına ilişkin transit sürenin aşılması durumunda taşıyıcı için bir cezai şart maddesi de mevcut değildir. Davacı taşıyıcının, davalı tarafından kendisine “yükleme bu ayın 24’ünde yapılacaktır” talimatına uygun şekilde söz konusu tarihte yüklemeyi gerçekleştirdiği dosyada bulunan CMR belgelerinden anlaşılmaktadır. Yüklemenin 24.11.2016’da bitmesine karşın aracın yola çıkış tarihi 28.11.2016 olduğu anlaşılıp davacının 800,00 Euro bekleme ücretinin faturalandırdığı anlaşılmıştır. Davalının yükleme tarihine ilişkin davacıyı bilgilendirdiğine dair savunması herhangi bir delile dayanmamaktadır. —- yola çıkacak tırlara ilişkin gecikmenin davalı taraftan kaynaklandığı anlaşıldığından davacının faturalandırdığı gecikme ücretlerinin sözleşmeye uygun olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca davacı taşıyıcının emtianın taşındığı—- tarihinde teslimat yerine geldiğini bildirmesine karşın davalı tarafın diğer tırların da gelmesinin beklenilmesini istemesi nedeniyle emtianın tesliminin 14.12.2016 tarihinde gerçekleştiği, 06.12.2016 tarihinde teslimat yerine —- bakımından 6 günlük bekleme süresine ilişkin cezanın (2.000,00 Euro) davacı tarafından faturalandırıldığı görülmektedir. Taraflar arasında akdedilen sözleşmede teslimatın gerçekleştirileceği tırların 4’ünün varış tarihinin de aynı olması gerektiğine ilişkin bir hükmün bulunmadığı görülmektedir. Bu durumda davalının emtiaya ilişkin diğer tırları bekleme talebinin sözleşmeye uygun olmadığı, anlaşıldığından bu hususta faturalandırılan bekleme ücretinin de sözleşmeye uygun olduğu anlaşılmıştır.
Davalı cevap dilekçesinde ayrıca taşıma sırasında emtiada meydana gelen hasarlar nedeniyle zarara uğradığını, bu nedenle davacıdan alacaklı olduğunu, bu hususu Konya ———– Noterliği’nin ——— yevmiye numaralı ihtarname ile davacıya bildirdiğini, zarardan kaynaklanan bu alacaklarını cari ilişki çerçevesinde mahsup ettiklerini ileri sürmüştür. Davalının bu savunmasına karşın, incelenen CMR belgelerinde emtianın —–alınırken herhangi bir ihtirazı kayıt koyulmadığı, davalının zarara ilişkin savunmasını herhangi bir delile dayandırmadığı anlaşıldığından bu savunmasına itibar edilmemiştir.
İzah olunan gerekçeler ile davacının davasının sübut bulduğu anlaşıldığından davanın kabulü ile İstanbul Anadolu—– İcra Müdürlüğü’nün ——esas sayılı takip dosyasında; davalının 14.834,58 TL TL asıl alacağa yönelik itirazının iptali ile asıl alacağa takip tarihinden itibaren işlemek üzere değişmiş ve değişecek oranlarda avans faizi uygulanmasına, İİK.nun 67/2.maddesi uyarınca dava konusu alacağın likit niteliği gözetilerek asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 icra inkar tazminatının 2.966,916 TL olarak davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine dair karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
Davanın kabulü ile;
1-İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takibine yapılan itirazın 14.834,58 TL üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden aynen devamına,
2-Davacı lehine hükmedilen 14.834,58 TL nin % 20 si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davacı tarafça yapılmış 31,40 TL başvurma harcı, 179,17 TL peşin harç, 4,60 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 215,17 TL harç gideri ile tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti olarak 4.019,38 TL masraf olmak üzere toplam 4.234,55 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4———Tarifesi uyarınca hesaplanan nispi 3.400,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Alınması gereken 1.013,35 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 179,17 TL harcın mahsubu ile bakiye 834.18 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.