Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/249 E. 2021/796 K. 13.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/249 Esas
KARAR NO: 2021/796
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 17/09/2014
KARAR TARİHİ: 13/07/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının alacaklı olarak gösterildiği —– dosyasında —tanzim — vade tarihli — tutarlı, — tanzim — vade tarihli — tutarlı, — tanzim — vade tarihli — tutarlı, —- tanzim — vade tarihli —- tutarlı, — tanzim —- vade tarihli — tutarlı ve — tanzim — vade tarihli — tutarlı olmak üzere toplam ——— bedelli bonolara dayanarak icra takibi başlattığını, kooperatif defter ve kayıtlarında davalının herhangi bir alacağına rastlanmadığını, davalının müvekkili kooperatiften hiçbir hak ve alacağının olmadığını, davacının talep edilen alacaktan icra takibi ile haberdar olduğunu, davalıdan herhangi bir paranın alınmadığını, davalının kooperatifin eski denetçisi olduğunu, kooperatif ile ana sözleşmeye göre iş yapma yasağının olduğunu, denetçi ve yöneticilerin ana sözleşmeye aykırı olarak yaptıkları hukuki muameleleri ile kooperatifi borç altına sokmalarının mümkün olmadığını, ana sözleşmeye aykırı olarak yapılan bütün işlemlerin batıl olduğunu, bu imzaların kooperatifi değil hukuki muameleyi ana sözleşmeye aykırı olarak yapan yöneticilerin şahsını bağladığını, ana sözleşmenin 6. Maddesinin 5. Bendi uyarınca kooperatifin ancak finans kuruluşlarından kredi borç kullanabileceğini, davalının da aralarında bulunduğu şüpheliler hakkında zimmet, görevi kötüye kullanma suçları nedeni ile soruşturma başlatıldığını, kooperatif yönetiminin —- tarihinde değiştiğini, takip dayanağı bonoların——– tarihinden önce görev yapan eski yönetim kurulu üyelerine ait olduğunu, imzaların sıhhatinin tespit edilemediğini, takip dayanağı bazı bonolarda tek imzanın olduğunu, eski yöneticilerin kambiyo taahhüdünde bulunma yetkilerinin olmadığını belirtmiş, davacı kooperatifin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine,——-sayılı takibinin iptaline ve davalı hakkında % 20 oranında kötüniyet tazminatı karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalının kooperatiften alacaklı bulunduğu——adet bonodan dolayı icra takibinde bulunduğunu, kooperatifin maddi sıkıntılara düştüğünü, kooperatif üyesi olan davalının acil ihtiyaç nedeni ile zor durumda bulunan kooperatife yardım ettiğini, verilen borç miktarının yapılan işe karşılık çok düşük bir miktarı tuttuğunu, icra takibine konulan senetlerin kooperatif defter ve kayıtlarında mevcut olduğunu, kooperatifin içinde bulunduğu maddi imkansızlıklar sebebiyle müvekkilinin —– tarihinde yazılı bir talep yaparak alacağının altı eşit taksitte ödenmesini taksitlerin aksatılmadan ödenmesi halinde vade farkı almak istemediğini beyan ettiğini, kooperatif yönetiminin —- tarihli senet giriş çıkış bordrosu ekinde—- senet verildiğini belgelediğini, davacı iddialarının gerçek dışı olduğunu, verilen paraların bankalar vasıtası ile tediye edilip kayıtlara geçtiğini, müvekkilinin denetçiliği döneminde görevini hakkı ile yerine getirdiğini savunarak davanın reddi ile kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Başlangıçta Mahkememiz —–numaralı dosyasında görülmekte olan davada, davanın kabulüne, takip konusu bonolar nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespitine ve takip konusu asıl alacak üzerinden davacı yararına %20 tazminata karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
——- Karar sayılı ilamında “Dosya içeriğinden davalının da Kooperatifler Kanunu’na muhalefet ve görevi kötüye kullanma suçlarından sanık olarak yargılandığı —— sayılı ceza davasının devam etmekte olduğu anlaşılmaktadır. 6098 sayılı TBK’nın 74. maddesi (818 sayılı BK md. 53.) uyarınca ceza mahkemesinin maddi vakıayı saptayan kararları hukuk hakimini bağlayacağı ve ceza davası sonucunda verilecek kararın bu davayı etkileyebileceğine binaen ceza davasının sonuçlanmasının ve kesinleşmesinin beklenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken” şeklinde açıklanan nedenlerle karar bozulmuştur.
Mahkememizce bozma ilamına uyuşmuş, —– sayılı ceza davasının sonuçlanması beklenmiştir.—– sayılı ilamı ile davalı——— denetim görevini ihmal eyleminden dolayı cezalandırıldığı, verilen kararın kesinleştiği görülmüştür.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 59/6.maddesi gereğince üyeler ve kooperatif personeli ortaklık işlemleri dışında kendisi veya başkası namına bizzat veya dolaylı olarak kooperatifle kooperatif konusuna giren bir ticari muamele yapamaz. Anılan Yasa hükmü, emredici hukuk kuralı olduğundan bu hükme aykırı yapılan sözleşmeler batıldır. Dosya kapsamından, davacı kooperatif genel kurullarında yönetime bu yolda bir yetki verilmediği, yönetimce imzalanan teklif ve bu belgeler içeriği doğrultusunda sonradan icra edilen işlemlerin icazet anlamında genel kurulca tasvip gördüğü yolunda karar alınmadığı açıkça anlaşılmaktadır. ——sayılı dosyasında da davacı kooperatif tarafından tahsil edilmeyen, ancak tahsil edilmiş gibi gösterilen paraların muhasebeleştirildiği, davalının hesap ve defterleri kontrol etmediği tespit edilmiş, davalı—— ——- denetim görevini ihmal eyleminden dolayı cezalandırılmıştır. 6098 sayılı TBK’nın 74. maddesi uyarınca ceza mahkemesinin maddi vakıayı saptayan kararları hukuk hakimini bağlar. Somut olayda; davalının davacı kooperatifin eski denetçisi olduğu, kooperatif defter ve kayıtlarında tahsil edilmemiş paraların tahsil edilmiş gibi kaydedildiği, davacı kooperatifin bu suretle zarara uğratıldığının kesinleşmiş ceza mahkemesi kararı ile de sabit olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulüne,
2-Davacının davalıya ——- sayılı dosyasında takip konusu yapılmış olan;
a-) —- vade tarihli —— tutarlı,
b-) —- tanzim—vade tarihli —– tutarlı
c-) — tanzim — vade tarihli —-tutarlı
d-) —– tanzim— vade tarihli —- tutarlı
e-) —tanzim — vade tarihli —- tutarlı ve
f-) —tanzim —— vade tarihli —- tutarlı olmak üzere toplam —–bedelli bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitine
3-Takip ve dava konusu —- asıl alacak miktarı üzerinden % 20 oranındaki —— tazminatın davalıdan tahsiline
4-Davacının takibin iptali talebi hakkında İİK 72/5 maddesi uyarınca hüküm tesisine yer olmadığına
5-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 8.483,76 TL harçtan peşin alınan 2.121,00 TL harcın mahsubuna, bakiye 6.362,76 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davacı tarafından yatırılan 25,20 TL başvurma harcı, 3,80 vekalet harcı, 2.121,00 TL peşin harç toplamı: 2.150,00 TL ile 2.204,50 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 15.748,53 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair; taraf vekillerini yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/07/2021