Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/227 E. 2021/1191 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/227 Esas
KARAR NO: 2021/1191
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2017
KARAR TARİHİ : 09/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında mevcut ticari ilişkiye istinaden, —- uyarınca müvekkili şirketin, davalı şirket ile olan alacak ve borç ilişkilerini cari hesap ile kayıt altına alındığını, işbu cari hesaba göre — hesap devresinden — borç devrettiğini, devreden bakiyenin — tutarındaki kısmının davalı şirket tarafından ödendiğini, —- tutarında borç bakiyesi kaldığını, müvekkili şirketin, verdiği hizmetler karşılığı hak kazandığı söz konusu bakiye alacağını davalı şirketten talep etmesine rağmen ödeme alamadığını, müvekkili şirketin, — tutarındaki bakiye alacağı için —- dosyası kapsamında davalı şirket aleyhine icra takibi başlatmak zorunda kalındığını, davalı tarafından — tarihinde icra takibine haksız bir şekilde kısmi olarak itiraz edildiği ve borcun yalnızca — tutarındaki kısmı kabul edilerek —- tarihinde bahsi geçen icra dosyasına ödeme yapıldığını, davalı şirket tarafından aradaki ticari ilişki ve cari hesap ilişkisi kabul edilmiş olduğunu, bu hususlarda bir ihtilaf bulunmadığını, ancak davalı şirketin cari hesap borcunun yalnızca ödediği tutar olan —- kısmını kabul ettiği ve kalan miktar ile faize itiraz ederek icra takibini durdurduğunu, üstelik kabul ettiği tutara ilişkin faiz, yargılama giderleri ve vekalet ücretini de ödemekten imtina ettiğini, davalının işbu kısmi itirazı salt ödemeyi ertelemek ve geciktirmek amacı ile yapmış olduğunu, itirazının hiçbir hukuki dayanağı bulunmadığını, ayrıca davalı şirket tarafından işlemiş faiz miktarına yapılan itirazı da kabul etmelerinin mümkün olmadığını, zira —— maddesinde de düzenlendiği üzere, “Cari hesabın alacak sütununa yazılan tutarlar için, sözleşme veya ticari teamüller gereğince, kaydolundukları tarihten itibaren faiz işler.
” mezkur icra takibinde işlemiz faiz talep edilmesinde herhangi bir hukuka aykırılık söz konusu olmadığını, bunun yanı sıra her iki tarafın da tacir olması ve aradaki ilişkinin ticari iş olması nedeniyle, davanın kabulü halinde bakiye alacak üzerinden takip tarihinden itibaren ticari avans faizine hükmedilmesini de talep ettiğini, iddialarının doğruluğu gerek Mahkememize sunulan cari hesap dökümü gerekse taraflara ait ticari defter ve kayıtların, hizmetlere ilişkin faturaların incelenmesi ile ortaya çıkacağını, davalının taraflarınca girişilen haklı icra takibini geciktirmeye yönelik haksız ve mesnetsiz itirazından dolayı ve alacak miktarları likit olduğundan karşı taraf aleyhine itiraz edilen tutarın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi için işbu davayı açma zarureti hasıl olduğunu bildirmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının dava konusu ettiği alacak taşıma işlerinden kaynaklı alacak olduğundan 1 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davacının nakliye ücret alacak iddiası, zamanaşımına uğradığından itirazında bulunduklarını, davacının zamanaşımına uğramış nakliyeden kaynaklı alacaklarının reddini talep ettiğini, müvekkili firma müşteri firmaların sevkiyatları için davacı tedarikçi ile araç temini kapsamında çalışıldığını, davacı firma ile her bir nakliye işi için araç talep edildiğini, temin edilen araç için fatura düzenlendiğini, söz konusu fatura bedellerinin ödendiğini, davacının teslim aldığı malları tam ve zamanında irsaliyelerde alıcı gözüken firma ve kişilere teslim edip sevk irsaliyelerini müvekkil firmaya teslim etmesiyle tam taşıma ücretini hak etmekte ve tahsil ettiğini, nakliye esnasında meydana gelen hasar, zarar ve eksiklik olması halinde bu zarar davacı nakliyeciye müşteriden gelen yansıtma faturası kapsamında rücu edildiğini, davacı taraf her ne kadar — başlangıç tarihli cari hesap alacağını sebep göstererek, müvekkil firma aleyhine—- için icra takip işlemlerine başlandığını, taraflar arasında imzalı bir cari hesap sözleşmesi mevcut olmadığını, davacının iddia ettiği alacağı verdiği nakliye hizmetine ilişkin düzenlediği münferit faturalardan kaynaklı olması gerektiğinden davacı alacağını oluşturduğunu iddia ettiği faturaları ayrıntılı şekilde bildirmediğini, davacının alacağı ile ilgili net ve ayrıntılı bilgi verdiğinde buna ilişkin savunma ve itirazlarını ayrıca sunmak üzere yasal haklarını saklı tuttuklarını, taraflar arasında hesap mutabakatı mevcut olmadığını, müvekkili firma kendi kayıtlarında bulunan faturalara karşılık olarak —- ödediğini ve başka bir borcunun bulunmaması sebebi ile tebliğ aldığı ödeme emrine kısmi şekilde itiraz ettiğini, davacı tarafın kendi defter ve kayıtları ile müvekkil firmadan alacak talepleri birbiriyle uyumlu ve belirli olmadığını, davacının —- müvekkil firma adına keşide etmiş olduğu — numaralı ihtarname içeriğinde seri, sıra, tarih ve bedellerine ilişkin bilgilerin yer aldığı toplam —- adet faturaya itiraz ettiğini, bu faturaları kayıtlarına almadığını, söz konusu ihtarname içeriğine rağmen, davacı firma tarafından sunulan cari hesap ekstresinin incelenmesi ile itiraz edilerek, müvekkil firmaya iade edildiği belirtilen —-adet faturanın davacı firma kayıtlarında bulunduğu, davacı tarafından kayıtlarına alındığı tespit edildiğini, davacı tarafın— yılına ait fatura dökümlerini dava dosyasına sunmamış olması nedeni ile de —- yılına ait hesapların karşılaştırılması yapılamadığını, davacının açık ve vazıh olmayan iddia ve talepleri ile ilgili davanın yargılaması esnasında ortaya çıkacak hesap, kayıt ve faturalara itiraz haklarını saklı tutacağını, davacının alacaklı olup olmadığı ve hangi faturadan alacaklı olduğu belirli olmadığını, davacının alacak iddiası ve bunun sebebi belirli değil iken icra inkar tazminatı talebinde bulunuluyor olmasının da haksız olduğunu, davacının haksız ve fahiş orandaki faiz talebine de itiraz ettiği, müvekkili firmanın alacaklı olduğu iddiasındaki davacı firmaya borcu bulunmadığı gibi, işlemiş faiz adı altında da bir borcu bulunmadığını, müvekkili firmanın temerrüde de düşürülmüş olmadığını, ayrıca davacı tarafından talep edilen faizin hangi tarihten itibaren işletilmeye başladığı da belli olmayıp, nasıl hesap edildiği belli olmayan faiz içeriğine de itiraz ettiğini bildirmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, 2004 sayılı İİK 67. Maddesi kapsamında tacirler arasındaki ticari alım satım ilişkisine dayalı fatura alacağının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
—- dosyası celp edilmiş incelenmesinde; davacı-takip alacaklısı tarafından davalı-takip borçlusu aleyhine —– tutarındaki alacağın, fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, borçlu tarafından itiraz dilekçesi sunulduğu, itiraz dilekçesinde borca ve fer’ilerine kısmen itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
—- tarihli mali müşavir bilirkişi tarafından düzenlenen kök raporda özetle. Dosyaya mübrez belge, bilgi, takip dosyası, davacı ve davalı yana ait incelenen—- yılları ticari defterler üzerinde yapılan tespit, inceleme ve değerlendirmeler neticesinde; Davacı tarafından incelemeye sunulan —- usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı tarafından incelemeye sunulan —–uygun tutulmuş olduğu, davacı ve davalı yanın kayıtlarındaki örtüşen ödeme ve faturalar dikkate alınıp muhasebesel hataların düzeltilmesi sonucu davacı yanın takip tarihi itibarıyla talep edebileceği alacağının — olduğu tarafımızdan tespit edildiği, davalı yan tarafından davacı yana takip tarihinden sonra yapılan— ödemenin davacı alacağından mahsup edilmesi ile davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibarıyla alacağının— alacakları için —–oranında kanuni faiz talep edebileceği, Tarafların, inkar tazminatı ve diğer benzeri taleplerinin muhterem Mahkemenin takdiri içinde kaldığı belirtilmiştir.
—- raporunda özetle; daha önceki raporlarında da, tarafların örtüşen kayıtlarına göre
davacı yanın davalı yandan takip tarihi itibarıyla —- alacaklı olduğu tespitlerinin yapıldığı, davacı yanın davalı yandan takip tarihi olan —- alacaklı olmakla birlikte talebi ile bağlı alacağının —olduğu, davalı yan tarafından takipten sonra yapılan —ödemenin icra müdürlüğü tarafından kapak hesabında dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir.
—- tarihli taşıma alanında uzman bilirkişi tarafından düzenlenen raporda özetle; Her türlü hukuki mütalaa ve takdir hakkı tamamı ile delillerle doğrudan temas eden Sayın Mahkemeye ait olmak üzere; taşımacılık açısında değerlendirilmesi talep edilen— faturanın sadece —dosya kapsamında bulunduğundan bu faturalar için değerlendirilme yapılabildiği, davalının toplam —– adet fatura bedelini taşımacılık açısından talep edemeyeceği, davalının toplam —- tutarındaki — adet fatura bedelini taşımacılık açısından talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı, tabloda bilgisi verilen — adet faturanın sadece — dosyada mevcut olduğu tespit edilemediği, davalının davacı firmaya düzenlediği toplam — adet yansıtma faturasının dayanaklarının mevcut olduğu, bu dayanak belgelere göre de davalının bu fatura toplamı — davacıdan alacağı olacağı görüşüne ulaşıldığı, mahkemenin görevlendirmesi sınırları çerçevesinde, dosya içeriği ve dosyada mevcut ilgili delillerin yukarıda detaylı olarak ele alınıp incelenerek değerlendirilmesi neticesinde, her türlü hukuki mütalaa ve takdir hakkı tamamı ile delillerle doğrudan temas eden — ait olmak üzere; taşımacılık açısından değerlendirilmesi talep edilen — adet faturanın sadece — adedi dosya kapsamında bulunduğundan bu faturalar için değerlendirilme yapılabildiği, davalının toplam —- adet fatura bedelini taşımacılık açısından talep edemeyeceği, davalının toplam—-fatura bedelini taşımacılık açısından talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı bildirilmiştir.
Davacı, davalıya mal/hizmet teslim ettiğini/ifa ettiğinden bahisle alacaklı olarak icra takibinde bulunmuş olup, —- takibinde talep etmiş olduğu alacağının varlığını ispatlamak ile yükümlüdür.
6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri —– geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ——– aşağı düşse bile senetsiz ispat edilemez.
Faturaya dayalı alacak taleplerinde tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığını ve mal teslimini ispatlamaz. Yine faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da fatura içeriği malların/ hizmetin teslimini/ ifasını kanıtlamaya yeterli değildir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 222. Maddesinde ” Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK m:222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK m:222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması ve defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK m:222/4).” hükümlerine amirdir.
Yukarıda verilen yasa maddeleri ve TTK 82. maddesi gözetildiğinde ticari davalarda, yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, 1 yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki uyuşmazlığın takip dayanağı belgeye konu mal ve/veya hizmetin teslim edilip edilmediği ve/veya sunulup sunulmadığı hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın çözümü ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için mahkememizce defter incelemesine karar verildiği, davacının — yılları ticari defterlerinde davalıdan takip tarihi itibariyle — alacaklı olduğu, davalının ticari defterlerine göre davacıya — borçlu olduğu, taraflar arası cari hesap farkının—- dava —– tarihinden önce itiraz edildikten sonra ödendiği, davacı ile taşıma işi kapsamında aralarında ticari ilişkinin bulunduğu, davacının sebep olduğu hasarlara ilişkin müşterilerinden gelen zarar giderimi taleplerinin yansıtma faturası kesilerek davacıdan talep edildiğinin savunulduğu, cari hesap farkın davalı tarafça düzenlenen —- faturanın davacı kayıtlarında yer almaması olduğu, bu faturalar açısından yapılan bilirkişi incelemesinde, —- faturanın sadece — dosya kapsamında bulunduğundan bu faturalar için değerlendirilme yapılabildiği, davalının toplam — adet fatura bedelini taşımacılık açısından talep edemeyeceği, davalının toplam — adet fatura bedelini taşımacılık açısından talep edebileceği sonuç ve görüşlerine ulaşıldığı, davacının defterine göre — alacaklı olmasına göre, davalının isteyebileceği — davacının davalı adına düzenlediği ancak davalı kayıtlarında yer almayan— bedelin düşümü sonrası davalının davacı adına düzenlediği ancak borçlu olduğunu ispata yarar belge olmayan — eklenmesi sonucu davacı alacağının — olduğu, bu miktardan davalının borçlu olduğunu kabul ettiği ve ödemesi yapılan — asıl alacağının kaldığı,— belirtildiği gibi asıl alacaktan ödemenin düşülmesi gerektiği, bu itibarla davacının davalıdan takip tarihi itibariyle — alacaklı olduğunun sabit olduğu, fatura düzenlenmesinin borçluyu temerrüde düşürücü nitelikte bir işlem olmadığı, fatura tarihinin faize başlangıç yapılamayacağı, takip işlemi öncesi temerrüt faizi talep edilebilmesi için borçlunun alacak miktarını gösterir ve ödeme talebini içerir bir ihtarla temerrüde düşürülmesi ya da borcun ödeneceği günün tarafların anlaşmasıyla kesin olarak belirlenmesi—- gerektiği, iş bu davada davalının takip öncesi temerrüde düşürülmediği, bu haliyle işlemiş faiz talebinin yerinde olmadığı, İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerektiği, bu nedenle alacağın likit olması ve diğer icra inkar tazminatına hükmedilebilme şartlarının olayda gerçekleşmesi nedeniyle, hüküm altına alınan asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Ayrıntısı gerekçeli kararda yazılacağı üzere;
1-Borçlu davalının —- takip sayılı dosyasına itirazının KISMEN İPTALİNE, icra takibinin —asıl alacak ile dava açılmadan önce ödenen asıl alacak — takip tarihi olan — gününden kısmi ödemenin yapıldığı —- tarihine kadar işlemiş takip sonrası faiz alacağı yönünden ve yine kısmi ödeme miktarına ilişkin icra vekalet ücreti ile icra fer’ileri yönünden devamına, davacının fazlaya dair talebinin REDDİNE,
2- Davacı tarafın takipte haklı olduğu kısım — üzerinden, %20 oranında inkar tazminatı hesaplanarak, davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
3-Alınması gerekli karar harcı 292,98 TL’den peşin olarak yatırılan 150,30 TL’nin mahsubu ile 142,68 TL bakiye harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 150,30 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 36,00 TL ilk dava masrafı, 241,10 TL tebligat-müzekkere, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 3.401,10 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%49 Kabul) 1.657,53 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalanın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafça sarfedilen 850,00 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 435,75 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalanın davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 4.080,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
9—– sayılı icra dosyasının karar kesinleştiğinde iadesine,
10-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/11/2021