Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/168 E. 2020/393 K. 08.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-KARAR-
ESAS NO : 2017/168 Esas
KARAR NO : 2020/393

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2016
KARAR TARİHİ : 08/09/2020

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü’nün ———–Esas sayılı dosyası ile davacı adına çıkarılan —- ödeme emrinin davacı tarafından 21/06/2014 tarihinde tebellüğ edildiğini, söz konusu ödeme emri tebliği karşısında yasal süresinde İstanbul Anadolu ——- İcra Hukuk Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dosyası ile takibe konu çeklerin arkasındaki imzaların (ciroların) davacıya ait olmaması ve davacının alacaklı gözükene hiçbir borcu bulunmaması nedeniyle imzaya itiraz davası açıldığını, ancak müvekkilinin açılan davada, dosyanın duruşma gününü unuttuğunu ve dosyanın işlemden kaldırıldığını, 3 aylık yenileme süresinin geçtiğini, İstanbul Anadolu ————-. İcra Hukuk Mahkemesi’nin —— kararı ile davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, İstanbul Anadolu —–. İcra Hukuk Mahkemesi’nin—- Esas sayılı dosyası devam ederken imza ve yazı incelemesi nedeniyle dosyanın bilirkişiye gönderildiğini, bilirkişi raporunda takibe konu çekler üzerindeki imzaların müvekkilinin el ürünü olmadığının tespit edildiğini, bu nedenle açılmış olan takibin hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, davacının icra takibine konu çeklerden haberi olmadığını, davacının icra takibine konu çekleri imzalamadığını, çeklere atılan imzaların davacıya ait olmadığını belirterek; bu sebeple yapılacak yargılama neticesinde davanın kabulü ile davacının, davalıya borçlu olmadığının tespitine, İstanbul Anadolu—-. İcra Müdürlüğü’nün — Esas sayılı icra takibinin iptaline ve haksız takip nedeniyle davalı aleyhine alacağın %20 sinden az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalıya dava dilekçesi ekli açıklamalı davetiyenin tebliğ edildiği; davalının yasal süresi içinde davaya karşı cevap dilekçesi sunmadığı gibi duruşmalara da katılmadığı; görülmüştür.
Dava, takip dayanağı çekler nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; takibe konu çeklerdeki imzanın davacıdan —-olup olmadığı, davacıdan —- ise davacının çeklerden kaynaklı borcunun bulunup bulunmadığı noktalarında toplanmaktadır.
İcra Hukuk Mahkemesince imza incelemesi yönünden rapor alınmış ise de, İcra Hukuk Mahkemesi kararları takip hukukuna ilişkin olduğu, anılan mahkemenin dar yetkili inceleme yaptığı, alınan raporlar hükme esas alınamayacağı değerlendirilmekle; sahte imza iddiası yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —— tarafından düzenlenen —– tarihli esas rapora göre; dava konusu dört adet çekte arka yüze davacı ….———-atılmış ciranta imzaları ile imzaların üstüne yazılmış “…” ibresinin davacı eli mahsülü olmadığı tespit edilmiştir.
Sahte imza, kambiyo senedinde imza sahibi olarak görünen kişi dışında başka biri tarafından atılan imzadır. Somut olayda; mahkememiz dosyasında alınan bilirkişi raporu ile İcra Hukuk Mahkemesi bilirkişi raporu arasında mübayenet bulunmayıp, dava konusu çeklerdeki ciroların davacıdan —– olmadığı sabittir. İmzanın sahte olması, herkese karşı ileri sürülebilen bir itirazdır. Bu itibarla, takibe konu çeklerden dolayı davacı cirantanın, takip alacaklısı davalı hamile borçlu olduğundan bahsedilemez. Kötüniyet tazminatı talebi yönünden ise dava konusu çeklerin ciro silsilesi düzgün olup, davalının ilk ciranta olan davacı imzasının ona ait olmadığını bilemeyeceği ve dolayısıyla kötüniyetli sayılamayacağının kabulü gerekir. Yine, İstanbul—-. Ağır Ceza Mahkemesi—–Esas sayılı dosyası içeriğine göre davalının imzanın sahte olduğunu bile bile teslim aldığı yönünde bir belirleme de yapılmamıştır. Tüm dosya kapsamındaki delil durumu, denetime elverişli bilirkişi raporuna göre; açıklanan gerekçeler ile davanın kabulüne, kötüniyet tazminatı talebi yönünden koşulları oluşmadığından reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile;
İstanbul Anadolu —-. İcra Müdürlüğü’nün —– sayılı takip dosyasında davacı .—– borçlu olmadığının tespitine,
Koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.655,95 TL karar ve ilam harcından 913,99 TL peşin harcının mahsubu ile bakiye 2.741,96 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—- göre hesaplanan 7.757,60 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı ve 913,99 TL peşin harç ile aşağıda dökümü yazılı 840,75 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Davacı Yargılama Giderleri:
Posta Masrafı : 140,75 TL
Bilirkişi Ücreti: 700,00 TL
TOPLAM : 840,75 TL