Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1448 E. 2019/115 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A R A R-
ESAS NO : 2017/1448 Esas
KARAR NO : 2019/115

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 27/12/2017
KARAR TARİHİ : 13/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının davalı şirketin %50 ortağı olduğunu diğer davalının da şirketin %50 ortağı ve şirket müdürü olduğunu; davalı şirket müdürünün davacının şirkete girmesini engellediğini, 01/08/2017 tarihinde davalı …’ın şirket kapanışına ilişkin kararı tek başına aldığını, davacıya genel kurul öncesinde bir çağrı yapılmadığını; şirket şubelerinin 31/07/2017 tarihinde kapatıldığını, kararın ise 1 gün sonra alındığını, genel kurul kararının, kayyım kararına aykırı olarak sözleşme ve TTK hükümlerine aykırı şekilde alındığını iddia etmek suretiyle 01/08/2017 tarihli genel kurul kararının butlanı ile yok hükmünde olduğunun tespitine; aksi halde kararın iptaline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davanın zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığını; şirkete atanan kayyımın denetim ve onay kayyımı olduğunu, yönetim kayyımı olmadığını,davacı tarafından dava şirket ve … aleyhine açıldığını; husumetin ortağa yöneltilmesinin mümkün olmadığını; davanın ister iptal ister butlan nedenine dayansın genel kurul kararına karşı açılacak davanın ancak şirket aleyhine açılabileceğini; cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında; huzurda ikame edilen haksız davanın reddine, zamanaşımı nedeniyle reddine, davalı … yönünden husumet nedeniyle reddine; karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; 01/08/2017 tarihli genel kurul kararının yoklukla batıl olduğunun tespiti ve iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi—————-Bilir tarafından hazırlanan bilirkişi kurulu raporu içeriğine göre; dava konusu genel kurul toplantısında davacı pay sahibine çağrı yapılmadığı; diğer yandan TTK.m.416/1 uyarınca çağrısız bir genel kurulun da söz konusu olmadığı, genel kurul kararının varlığının şartlarından olan genel kurul toplantısının yapılmamış olması sebebiyle dava konusu 01/08/2017 tarihli genel kurulda alınan kararların yok hükmünde olduğu yönünde görüş bildirildiği; görülmüştür.
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun ———-esas — sayılı kararında uygulandığı üzere;
“Hükümsüzlük halleri, yokluk ve butlan olarak iki alt kategoride ele alınabilir. Kavram olarak yokluk; bir hukuki işlemin doğabilmesi için öngörülen ve kurucu nitelikte olan emredici hükümlere aykırılık halidir. Bu aykırılık, işlemin unsurlarında eksikliğe yol açar ve işlemi “yokluk” ile sakat hale getiri.Yok sayılan işlem, şeklen dahi meydana gelmemiştir. Yokluk, bunu ileri sürme konusunda hukuki menfaati bulunan herkes tarafından her zaman ileri sürülebilir ve tespit ettirilebilir. Hâkim tarafından de re’sen dikkate alınır. Mahkemenin vereceği tespit hükmü, bu durumu açıklayıcı niteliktedir. Şirket hukukundaki emredici hükümlere göre, genel kurul kararlarının oluşabilmesi için iki kurucu unsur gereklidir. Birincisi genel kurul toplantısı yapılması, ikincisi toplantıda karar alınmasındır. Bunların birisindeki eksiklik halinde, işlem (karar) hiç doğmamış sayılır; yani baştan itibaren yoktur.”
Davaya konu 01/08/2017 tarihli genel kurul yönünden de davacı pay sahibine çağrı yapılmadığı, TTK 617/3 maddesi yollamasıyla limited şirketler yönünden de uygulanan TTK.416.maddesinde düzenlenen çağrısız genel kurul toplantısı koşullarının da oluşmadığı, bu itibarla genel kurul kararları yönünden kurucu unsurlardan biri olan genel kurulun toplanma unsurunun bulunmadığı, kararın yoklukla makul olduğu kanaatiyle 01/08/2017 tarihli genel kurul kararının iptaline, davalı …’ın pasif husumeti bulunmadığı değerlendirilerek onun yönünden davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davalı … yönünden davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Davalı şirket yönünden açılan davanın kabulü ile;
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünde ————sicil numarasında kayıtlı davalı —————— 01/08/2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan tüm kararların iptaline,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 44,40 TL karar ve ilam harcından 31,40 TL peşin harç mahsubu ile bakiye 13,00 TL karar harcının davalı şirketten tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı … davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı …’a verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru harcı ve 31,40 TL peşin harç toplamı:62,80 TL ile aşağıda dökümü yazılı 4.174,75 TL. yargılama giderinin davalı şirketten tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davalı şirketin yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı … tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
9-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilleri ve Davalılar Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.

Davacı Yargılama Giderleri:
Bilirkişi Ücreti: 4.000,00 TL
Posta Masrafı : 174,75 TL
TOPLAM : 4.174,75 TL