Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1412 E. 2021/291 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2017/1412 Esas
KARAR NO : 2021/291

DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/12/2017
KARAR TARİHİ : 11/03/2021

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız İstanbul Anadolu —. Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili; davacı şirketin—- iştigal ettiği, davalıya takip konusu faturalarda yer alan—- fatura için de davalı firma ile hesap mutabakatı yapıldığı, taraflar arasında—- olduğuna dair davalı tarafça imzalanmış 06.11.2017 tarihli hesap mutabakatının mevcut olduğu, borcun ödenmemesi üzerine açılan takibe itiraz edildiği, takibin durduğunu, borçlunun İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu yetkiye ve borca yönelik haksız itirazlarının iptali ile icra takibinin devamına, davalının takip miktarı üzerinden %20 icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; dava konusu — seri nolu faturaya konu — bedelli ürünlerin davalı şirkete teslim edilmediği, hatta bu bakımdan davalı şirketin ticari açıdan mağduriyet yaşadığı, dava dilekçesinde konu edilen hesap mutabakatında davalı şirket yetkili temsilcilerinin imzasının bulunmadığını, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine, alacağın %20’si oranında davacının kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Davacı vekili, faturalarda —-belirtilen — imalatının yapılıp, davalı şirkete teslim edilmesine rağmen bedellerinin ödenmediğini, taraflar arasında hesap mutabakatı olduğunu belirterek, alacağa ilişkin yapılan icra takibine itirazın iptali ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, takibin yetkili icra dairelerinde yapılmadığını, davalı adresinin — olduğunu, yine davacının iddia ettiği — üretimi ile müvekkile teslim edilmesi gereken yerin davalı şirketin merkezi olduğunu, bu durumda sözleşmenin ifa yerinin —İcra Daireleri ve Mahkemeleri olduğunu, üretilen —- miktarlı ürünün davalı şirkete teslim edildiğini,—-ürünlerin davalı şirkete teslim edilmediğini, savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Dava, eser sözleşmesinden (— kaynaklanan alacak davasıdır.
İİK’nın 67. maddesi uyarınca açılan itirazın iptâli davalarının dinlenebilmesi için yetkili bir icra dairesinde takip yapılmış olması gerekir. Yetkisiz icra dairesinde yapılan takipte yetki itirazının ileri sürülmesi ve gerçekten de icra dairesinin yetkili olmadığının anlaşılması halinde öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın incelenip sonuçlandırılması gerekir. İtirazın iptâli davasının görülebilmesi usulüne uygun şekilde yapılmış geçerli bir takibin varlığına bağlıdır. Geçerli takibin bulunmadığı durumlarda itirazın iptâli davasının görülebilmesi mümkün değildir. Mahkemenin yapacağı inceleme sonunda icra dairesi yetkili ise işin esasına girmesi, yetkili değilse ortada geçerli bir icra takibi bulunmadığından davayı reddetmesi gerekir (———-. sayılı kararları).
İcra Dairesinin yetkisi İİK 50. Maddesinin yollaması ile HMK genel hükümlerine göre belirlenecektir. HMK 6. Maddesine göre genel yetkili icra dairesi, davalı gerçek veya tüzel kişinin takibin yapıldığı tarihteki yerleşim yeri icra dairesidir. Yine HMK’nın 10. maddesi uyarınca; sözleşmeden doğan davalar, sözleşmenin ifa edileceği yer mahkemesinde de açılabilir.
Taraflar arasındaki eser sözleşmesinden kaynaklanan uyuşmazlıkta yetkili icra dairesi 2004 sayılı İİK’nın 50. maddesinin göndermesiyle kıyasen uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 10. maddesine göre davalı borçlunun takip tarihindeki yerleşim yeri icra dairesi, 10. maddesine göre sözleşmenin ifa edileceği yer icra dairesi, 17. maddesine göre de tarafların yetki sözleşmesiyle belirledikleri yer icra dairesidir. Bu tür sözleşmelerde para alacakları yönünden yetkili mahkemeyi alacaklının yerleşim yeri mahkemesi olarak belirleyen TBK’nın 89/1 maddesinin uygulama imkanı yoktur. Çünkü bu hüküm sadece para borçlarıyla sınırlı olarak uygulanabilir.
Taraflar arasında muayyen olmayan—- ve teslim edilmesine dair bir eser sözleşmesi mevcuttur. Teslimi gereken eşya muayyen bir eşya olmadığından, bu tür şeylerin ifa yeri TBK madde 89 b.3 göre belirlenmelidir. Buna göre, bu tür borçlar aranacak borçlardan olup, ifa yeri kural olarak borcun doğduğu sıradaki, borçlunun yerleşim yeridir. (——-
Bu açıklamalar ışığında somut olayda, davalı şirketin —— kayıtlı olduğu yerin——- olduğu, davalının bir kısım kazaların teslimine dair beyanlardan ve kazağın niteliğinden ifa yerinin de —- olduğu, taraflar arasında yazılı bir yetki sözleşmesi bulunmadığı anlaşılmakla, davalının icra müdürlüğünün yetkisine yaptığı itirazın haklı olduğundan icra dairesinin yetkisizliği nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının yetki itirazının kabulü ile, mahkememizin yetkisizliği nedeniyle DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE,
2-Davaya bakmaya yetkili mahkemenin — TİCARET MAHKEMESİ OLDUĞUNA,
3-Karar kesinleştiğinde ve süresinde başvuru olması halinde dosyanın yetkili NÖBETÇİ — TİCARET MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
4-Yargılama ve harç giderlerinin HMK 323 ve 331. maddeleri uyarınca görevli mahkemece değerlendirilmesine,
5-Dosyanın gönderilmesi için süresinde başvurulmazsa HMK 20/1 ve 331/2 maddeleri uyarınca dosya resen ele alınarak mahkememizce karar verilmesine,
6-Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.