Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1369 E. 2019/116 K. 13.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A R A R-
ESAS NO : 2017/1369 Esas
KARAR NO : 2019/116

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 08/12/2017
KARAR TARİHİ : 13/02/2019

Davacı vekilince davalılar aleyhine açılan işbu davanın incelenmesi sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davalı …’ın davacı şirket ortağı ve tek yetkili müdürü olduğunu; bu dönemlerde şirket ticari kaydına 30.754,93 TL bedelli faturayı sokarak kendi mefaatine ve şirket aleyhine işlem yaptığını; davacı şirketin vergi ve cezası nedeni ile mağdur olduğunu; davalı …’ın görevinden ayrılır ayrılmaz aynı faaliyet alanında ve aynı müşterilere hizmet veren —————– —– kurduğunu, davalı …’ın davranışlarının TTK.613 maddesine aykırı olduğunun dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında açıkca görüldüğünü; bu nedenlerle, davalıların davacı şirkete vermiş olduğu zararların tespitini, HMK.107.maddesi gereğince fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 10.000,00 TL alacağın ve 30.000,00 TL manevi zararın doğduğu tarihten itibaren reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle;cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında usule ilişkin olarak derdestlik itirazlarının bulunduğunu; bu talepleri kabul görmezse İstanbul Anadolu ———.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/906 esas sayılı dava dosyasının bekletici mesele yapılmasını; zamanaşımı itirazlarının bulunduğunu, davalı şirketin pasif dava ehliyetinin bulunmadığını, tüzel kişilik olan davacı şirketin manevi tazminat isteminde bulunmasının mümkün olmadığını, esasa ilişkin olarak da davalının müdürlük görevinden ayrıldıktan sonra şirket kurduğundan rekabete aykırı hareket etmediğini; ayrıca davacının usulsüz fatura düzenlemediğini; bu nedenlerle, haksız ve mesnetsiz davanın esas ve usulden reddi ile İstanbul Anadolu ———-.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2014/906 esas sayılı dava dosyasının bekletici mesele yapılmasını ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; davalıların davacı şirkete vermiş olduğu zararların tespiti ile maddi ve manevi zararlarından doğan tazminatın istemine ilişkindir.
Davacı vekilince verilen 11/02/2019 tarihli dilekçesinde; davalılar ile sulh olunduğunu ve davadan feragat ettiğini; bu nedenle masraf ve vekalet ücretleri taleplerinin bulunmadığını; beyan etmiş olduğu; görüldü.
Davalı vekilince verilen 18/02/2019 tarihli dilekçesinde; davacı ile sulh olduğundan vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin bulunmadığını; beyan etmiş olduğu görüldü.
İncelenen tüm dosya kapsamına göre; davadan feragat HMK mad. 307. Uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
K A R A R: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalılar aleyhine açılan iş bu davanın, davadan feragat edilmekle; davanın feragat nedeniyle reddine,
2-Alınması gerekli 14,80 TL.harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 683,10 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 668,30 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Taraflar karşılıklı olarak yargılama gideri ve vekalet ücreti talep etmediğinden bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
İlişkin, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; kararın taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.