Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1343 E. 2019/1114 K. 25.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2017/1343 Esas
KARAR NO : 2019/1114

DAVA : İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/12/2017
KARAR TARİHİ : 25/11/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşınır Kira Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ——- tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ——————markası altında uzun süreli——–işiyle iştigal etliğini, dava konusu icra takibinin borçlularından ——-ait ve yine icra takibinin borçlularından ——– plakalı aracın ——– tarihinde müvekkili şirkete ait ve seyir halinde bulunan —– plaka sayılı araca %100 kusurlu olarak çarpmak suretiyle hasara uğrattığını, davalı … şirketinin de icra borcu takipçilerinin sigorta şirketi olduğunu, dolayısıyla davalının bu zarardan, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu gereği sorumlu olduğunu, davalının yetki itirazında bulunduğunu, davalı tarafın hasar bedelinin ödememesi üzerine, davalı Anadolu ——– İcra Müdürlüğü —–Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ancak borçlu dava konusu icra takibine zaman kazanmak maksadıyla haksız ve gerçeğe aykırı bir şekilde itiraz ettiğin beyan ile, Anadolu ——. İcra Müdürlüğü ——- Esas sayılı dosyası ile yapılan takibe yönelik davalı-borçlunun haksız ve yersiz itirazının iptali ile takibin davalıya gönderilen “ödeme ihtarının tebliğ tarihinden” itibaren ticari avans faizi ile birlikte devamını, yargılama harç ve masrafları ile vekalet ücretinin de davalıya tahmilini, davalının en az %20 icra-inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini, arz ve talep etmiştir.
Davalı vekili —- cevap dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı icra takip dosyasına yapılmış olan yetki itirazını aynen tekrarladıklarını, Sayın Mahkemenin yetkisine de itiraz ettiklerini, davacının kusura ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini, müvekkili şirketin poliçeden kaynaklı sorumluluğunun doğması için sigortalı aracın sürücüsünün kusurlu olması gerektiğini, nitekim müvekkili şirket sigortalının/sürücünün kusuru ve kusur oram ile sınırlı sorumlu olduğunu, müvekkili şirkete sigortalı aracın sürücüsünün kusursuz olduğunu, kabul anlamına gelememekle birlikte değer kaybı hesaplamasının genel şartlar ekinde bulunan tabloya göre yapılması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle; araç hasar tutarının da oldukça fahiş hesaplandığını, araç hasarı ile değer kaybı arasında da oldukça tutarsızlık olduğunu, kazanç kaybı talebi dolaylı bir zarar olup trafik poliçesi teminatı kapsamında bulunmadığını, davacı tarafın inkar tazminatı talebinin yerinde olmadığını beyan ile, öncelikle yetki itirazı nedeniyle itirazın iptali talebinin reddine karar verilmesini, yetki itirazı haklı görülmediği takdirde talebin esastan reddedilmesini, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davacılara yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan araç hasar bedeli, değer kaybı, kira kaybı tazminatı istemine ilişkin icra takibine yapılan itirazın iptali istemidir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; poliçe başlangıç tarihinin — bitiş tarihinin ise —–plakalı aracın sigortacısının davalı ——– olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
26/04/2019 tarihli bilirkişi raporunda özetle; — plakalı araç ile — plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazasında davacının yüzde yetmiş oranında kusurlu olduğu, olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin —— plakalı araçta meydana gelene hasar ile uyumlu olduğu, hasar durumunun kazanın oluş şekline, alınan darbelere uygun olduğu, araçta meydana gelen hasar tutarının kusura oranının — olduğu değer kaybı alacağının kusura oranının —-olduğu, kazanç kaybı tutarının kusura oranının 127,50-TL olduğu tespit edilmiştir.
13/09/2019 tarihli bilirkişi ek raporunda da dava konusu araç sürücüsünün ters istikamette seyir halinde olduğundan bahisle yüzde yetmiş oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Kazanç kaybından davalının sorumlu olmadığı anlaşılmakla kazanç kaybı istemi kabul edilmemiştir.
Kazanın oluşumuna ilişkin dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin bilirkişi raporunda değerlendirildiği, bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
Trafik kazaları esas itibariyle haksız eylem sayılan hallerden olmakla birlikte sigortacı bakımından temerrüdün haksız eylem tarihinde oluştuğunun kabulü mümkün değildir. Sigortacının tazminat giderim yükümlülüğünü düzenleyen KTK’nun 98/1’inci maddesi hükmü uyarınca sigortacı maddede belirtilen belgelerin iletildiği tarihten itibaren 8 iş günü sonrasında temerrüde düşer. Davadan önce böyle bir başvurunun bulunmaması halinde ise dava tarihinde temerrüde düşmüş sayılır. Dava konusu olayda davadan önce gerekli belgelerle sigorta şirketine başvuru yapıldığı tespit edilemediğinden davalı … şirketinin takip tarihinde temerrüde düştüğü kabul edilmiş bu sebeple işlemiş faize hükmedilmemiştir.
Yukarıda açıklanan nedenler gözetilerek davalı sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu, zarar gören araçta kusura karşılık gelen denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edilen, değer kaybının kabulüne karar vermek gerekmiş, alacağın likit olmadığı gözetilerek icra inkar tazminatına hükmedilmemiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
1)Davalının İstanbul Anadolu ——.İcra Dairesi’nin —- Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın —- üzerinden iptali ile, takibin 1.396,85-TL üzerinden devamına, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
2) Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı verilmesine yer olmadığına,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 95,42 TL harçtan peşin alınan 184,08 TL harcın mahsubu ile bakiye 88,66 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 1.396,85 TL vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —– uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan ——- vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvuru harcı, 84,08 TL peşin harç ve 4,60 TL vekalet harcı toplamı :120,08 TL , posta ve bilirkişi ücreti toplamı 948,40 TL olmak üzere toplam 1.068.48 TL yargılama giderinin davanın başındaki haklılık durumuna göre 106.84 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.