Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1255 E. 2020/470 K. 23.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1255 Esas
KARAR NO: 2020/470
DAVA : Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/11/2017
KARAR TARİHİ: 23/09/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Sermaye Artırımından Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle ; Müvekkillerinin şirket hisselerini murisleri ——— intikal ettiğini, davalı şirketle % 7 oranında hisse payına haiz olarak ortaklığa başlandığı, davalı şirketin;
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ———- Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——— Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——— Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 —- Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——— Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——— Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——- Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——– Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ——- Tarihli Sermaye Artırımı Kararı
 ———- Tarihli Sermaye Artırımı Kararı tarihli sermaye artırımı kararları alarak büyük pay sahiplerini güçlendirip, küçük hissedarların hisse oranlarını düşürmek kastı taşıyan sermaye artırım kararları sonucu müvekkillerinin hisse oranlarının 000,1 oranına kadar geriletildiği, şirketin ihtiyacından ziyade pay sahiplerinin zararının amaçlandığı, şirketin sermaye artırımına gerekçe göstermediği, hukuka aykırı olduğu, davalı şirketin önceki sermayeyi ödemeden esas sermaye artırımına gittiği, bunun sermaye artırımı kararını geçersiz yaptığı, dolayısıyla, tespiti için üç aylık süreye bağlı olunmadığı, mutlak butlan olduğu, Yargıtay — HD’nin ——— sayılı ilamındaki sermaye artırımına neden ihtiyaç duyduğu, yapılması gereken yatırımların bulunup bulunmadığı, davalıya açıklattırılıp ——- onanan faaliyet raporu da getirtildikten sonra davalı şirketin mali durumu, davalının yapacağı açıklamaya göre varsa yapılması düşünülen yatırımlar nedeniyle şirketin sermaye artırımına ihtiyacı olup olmadığı konusunda bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği kararının iddialarını desteklediği, ayrıca davalı şirketin ——- yılları arasında yapılan ——— toplantılarının hazırlık aşamalarının incelenmesi gerektiği, müvekkil davacıların davalı şirketin yaptığı bir çok ——– toplantısından haberdar olmadıkları, paylarının yüzde 7’den binde 1’e nasıl düştüğünü algılayamamış oldukları iddia edilmiş, ——— tarihleri arasındaki sermaye artırım kararlarının yokluk ve butları sebepleri nedeniyle kesin hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmesini talep edilmiştir.
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; İptali lalep edilen sermaye artırımlarının yapıldığı tarihte yürürlükte olan 6762 sayılı TTK’nun 392. maddesi uyarınca sermaye artırımına dair kararların aynı yasanın 299. maddesi uyarınca kararın tescil ve ilanından itibaren 1 aylık hak düşürücü süre içinde açılmasının zorunda olduğunu, işbu iptal davasının 1 aylık hak düşürücü sürede açılmadığını, huzurdaki davanın, yeni TTK’nun 456/4 maddesinin göndermesi ile 353/4 maddesine göre, 3 aylık hak düşürücü süreler geçtikten sonra açıldığından reddi gerektiğini, davacıların —— yılından bu yana neredeyse istisnasız olarak tüm ——– toplantılarına katıldıklarını, aradan çok zaman geçtikten sonra sermaye artırımının butlanını istemenin hakkın kötüye kullanımı olduğunu, şirketin, hissedarların ve üçüncü kişilerin hukuk güvenliğini ve hukuki öngörülebilirliği sağlamak bakımından esas sermaye artırımları için de kuruluşta olduğu gibi butlan veya yokluk iddiasında bulunulmayacağını, bu işlemler bakımından sadece fesih talebinde bulunulabileeeğini, davacıların binde birlik hisselerinin——- yılında vefat eden ——– mirasen intikal eden hisseler olduğunu, ——— yılı öncesindeki sermaye artırımları açısından aktif husumet ehliyetlerinin olmadığını, davacıların iddia etıği gibi, önceki sermayeler ödenmeden sermaye artırımı yapmanın ve bunu tescil etmenin yasal prosedür gereği mümkün olmadığı, önceki sermayelerin ödendiğine dair ———– raporlarının olduğunu, davacıların tüm sermaye artırım kararlarının butlanını iddia etmelerinin davalıların dürüst olmadığını gösterdiğini., davacıların muhtelif sermaye artırım kararları hakkında daha önce de iptal davası açmış olduklarını, sermaye artırım kararlarında hiçbir usulsüzlük olmadığından davaların reddine karar verildiğini, bu davaların kesinleştiğini, davacıların asıl amacının, asılsız, dayanaksız, iftira niteliğinde iddialarla müvekkil şirketi, sahiplerini ve yöneticilerini yıpratmak ve yıldırmak, şikayetlerle ceza baskısı altında tutmak suretiyle binde bir oranındaki hisselerini fahiş bedellerle satmak hedeflerine ulaşmak olduğunu, kötü niyetli olduklarını, iddia ve davanın reddini arz ve talep etmiştir.
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE
Dava; davalı şirketin; ————— tarihli sermaye artırımına ilişkin ——— kararlarının yokluk ve butlan sebepleri nedeniyle kesin hükümsüz olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
Davacılar vekilince, davaya konu sermaye artırımı kararlarının, büyük pay sahiplerini güçlendirip , küçük hissedarların hisse oranlarını düşürmek kastı taşıdığı, bu kararların rüçhan haklarının ihlalini, davacıların hisse oranını düşürmeyi amaçladığı, iyi niyet kurallarına aykırı olduğu, ayrıca TTK 456/1 maddesine aykırı olarak esas sermayenin tamamen ödenmeden esas sermaye artırımına gidildiği, hak düşürücü süreye bağlı olmaksızın bu durumun ileri sürülebileceği iddialarına dayanılmıştır.
Mahkememizce taraf delilleri toplanmış davalı şirketin sicil kaydı celp edilmiş, bilirkişi kök ve ek rapor alınmıştır.
Davaya konu kararlardan ——- tarihli —— toplantısında alınan kararların ve sermaye artışına ilişkin 4.maddenin de iptali yönünden ———Asliye Ticaret Mahkemesinin ————–sayılı dosyasında iş bu dosyada da davacı ——- tarafından dava açıldığı reddine karar verildiği, kararın onandığı anlaşılmıştır.
Davaya konu kararlardan —– tarihli ——— kararlarına karşı ve sermaye artışına ilişkin 9.maddenin de iptali talepli olarak ——-Asliye Ticaret Mahkemesinin—— sayılı dosyasında işbu dosyada da davacı olan ——– tarafından dava açıldığı, reddine karar verildiği; kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davaya konu kararlardan ——- tarihli ilk —- karar yönünden; yapılan sermaye artışlarının mahkeme kararları ile onaylandığı, keyfiyetin ———- ilan edildiği, anılan ilanlarda şirket sermayesinin nakten ve tamamen ödendiğine ilişkin mahkeme tespitine yer verildiği belirlenmiştir.
Davaya konu kararlardan ——— tarihli karar dışındaki kararlar 6762 Sayılı TTK zamanında alınmış kararlar olmakla ilgili yasa hükümleri ile davaya konu son karar yönünden 6102 sayılı yasa hükümleri gözetilmiştir.
6102 Sayılı Kanunda sermaye artırımı yönünden 456/4 fıkrası ile 353 ve 354. Maddeler ile 355/1 maddenin kıyasen sermaye artırımına da uygulanacağı belirlenmiştir. 6762 Sayılı TTK ‘nda yeni 353.maddeye karşılık gelen 299 maddenin, 559 sayılı KHK’nin 13.maddesi ile —— yılında yürürlükten kaldırılmış olması karşısında , 6762 Sayılı Kanun’un 299. maddesinde öngörülen 1 aylık hak düşürücü sürenin ——– ve sonraki kararlarda gözetilemeyeceği değerlendirilmiştir.
Bunların yanı sıra, davaya konu ———- toplantılarının icra edildiği, hissedarların /vekillerinin toplantıya katıldıkları, davaya konu kararların ——– ilan edildiği tespit edilmiş, davacı tarafça ileri sürülen yokluk ve butlan koşullarının oluşmadığı belirlenmiştir.
Bundan başka davacılar tarafından —— tarihinde davalı şirkete çekilen ihtarname ile, davacıların artırılan sermayenin tamamına katılacakları bilgisini veren, sermaye artırımına iştirak kararı ve ödemeye hazır olduğunun bildirilmesi konulu ihtarname gönderdikleri, davalı şirketçe sunulan delillerden anlaşılmıştır.
Davacılar vekilince, dava dilekçesinde, davalarına gerekçe olarak sermaye artırımının iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığı, ayrıca TTK 456/1 maddesine aykırı olduğu sebeplerine dayanılmış, alınan raporlara itiraz beyanlarında ise başkaca aykırılık iddiaları ileri sürülmüştür.
Butlan ve yokluk iddiaları yönünden süreye bağlı olmaksızın aykırılıkların ileri sürülebileceği, bu kapsamda iddianın genişletilmesi yasağına tabi olmaksızın davanın her aşamasında ileri sürülebileceği, nitekim ileri sürülmese dahi resen gözetilmesi gerektiği mahkememizce dikkate alınmış olup davacı tarafça aşamalarda genişletilen sebeplerin TMK 2.maddesinde açıklanan dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı değerlendirilmiştir.
Yukarıda açıklamalar çerçevesinde sermaye artırımı kararlarının objektif iyiniyet kuralları ile bağdaşmadığı iddiaları yönünden 3 aylık hak düşürücü sürenin dolduğu, sair itirazlar yönünden ise son kararın —– tarihli olup davanın —- tarihinde ikame edildiği, ————– tarihli kararların daha önce iptal davasına konu edilip reddedildiği, davaya konu ilk —- kararın mahkeme kararı ile onaylanmasına karar verildiği, sicilde ilan edildiği anılan mahkeme kararlarında da şirket sermayesinin nakten ve tamamen ödenmiş olduğunun tespit edildiği, davacılar tarafından ——- tarihinde, sermaye artırımına iştirake ilişkin ihtarname gönderildiği, sair yokluk hallerine ilişkin alınan raporlardaki tespitlere mahkememizce de iştirak olunduğu, yokluk ve butlana ilişkin koşulların bulunmadığının değerlendirildiği, buna mukabil aşamalarda genişletilen iddiaların dürüstlük kuralı ile bağdaşmadığı bu yönden dinlenebilir olmadığı kanaati oluşmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 54,40 TL harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 31,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,00 TL nin davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı 3.400,00 TL için takdir olunan vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 27,55 TL posta giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.23/09/2020