Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1239 E. 2021/1066 K. 12.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2017/1239 Esas
KARAR NO : 2021/1066

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 10/11/2017
KARAR TARİHİ : 12/10/2021

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı———- plakalı— tarihinde davacı ….– ait —— plakalı araca çarptığını, davacının aracında maddi hasar oluştuğunu, — yaşayan davacının hasar tespiti yaptırdığını, davacının kazaya uğrayan aracını tamir ettirmeye çalıştığı takdirde tamir —, davacının aracının kazadan önceki değerinin— sonraki değerin ise— olduğunu, davacının arabasının gerçek değeri — sonraki değeri olan — düşürüldüğünde davacının — zararı oluştuğunu, davacının aracını 14 gün boyunca kullanamadığını, davacının aracını kullanamaması sebebiyle oluşan günlük zararının ise 59,00 Euro olduğunu, bu tutarın 14 gün ile çarpılması sonucu zararın— belirlendiği belirtilmiş, toplam– ödeme günündeki TL karşılığının davalıdan tahsiline, yargılama masrafları ve avukatlık ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; şirketin sorumluluğunun—olduğunu, kaza tarihinde davalı şirketin maddi hasar sebebiyle araç başına 31.000,00 TL teminat sınırı bulunduğunu, Yargıtay kararlarına uygun bir değer kaybı hesabı yapılması gerektiğini, davaya konu araç 205.061 km’ de olduğundan değer kaybına ilişkin taleplerin reddi gerektiğini, kazanç kaybının teminat limiti içerisinde değerlendirilemeyeceğini, temerrüt süresinin delillerin davalı şirkete tebliğinden itibaren 8 iş günü sonra başlayacağını belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi hasarın tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; —– araçta maddi zarar meydana gelip gelmediği, geldiyse zararın oluşumunda tarafların kusur durumu ve oranlarının ne olduğu, kaza nedeniyle ortaya çıkan zararının miktarı ve davalı ..—bu zarardan sorumlu olup olmayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi—- düzenlenen —– tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davalı .—— araç sürücüsü —— %100 oranında kusurlu — sürücüsü ….— kusurunun bulunmadığı, değer kaybının belirlenmesi için
gerekli bilgi ve belgelerin eksik olduğu, aracın onarım süresinin ortalama 10 gün olabileceği mütalaa edilmiştir.
2918 sayılı KTK.’nın —- tarafından iptal edildiğinden ve iptal hükmünün derdest davalar yönünden dikkate alınması gerektiğinden,—–hesaplamanın uygulanması mümkün olmayacaktır. Araç değer kaybının önceki—- belirtildiği üzere aracın hasarsız —- sonraki piyasa değeri arasındaki farka göre hesap edilmesi gerekir.
Araçta meydana gelen —- kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki —- göre belirlenmesi gerektiği kabul edilmektedir—- mahkememizce bilirkişi —- raporlara iştirak edilmemiştir.
Bilirkişi —— tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davalı … şirketine —- %100 oranında kusurlu olduğu,——plakalı araç —– bulunmadığı, ——onarılması durumunda onarım maliyetinin —- olmayacağı, aracın kaza öncesindeki —–koşullarındaki piyasa ———- olabileceği, araçta meydana gelen toplam zarar tutarının kaza tarihi itibariyle —– onarım —- olabileceği, aracın kullanılamamasından kaynaklı zararın —– olduğu mütalaa edilmiştir.
Kazanın oluşumuna ilişkin dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin bilirkişi raporunda değerlendirildiği, kusur oranı hususunda raporlar arasında çelişki bulunmadığı, bilirkişi raporunun gerekçeli ve denetime elverişli olduğu anlaşıldığından, rapor hükme esas alınmıştır.
Davacı, dava konusu —– aracın kullanılamamasından kaynaklı zararını da talep etmiştir. Davalı .—– kaynaklanan sorumluluğu—– sürücüsünün kusur oranı ve gerçek zarar ile sınırlıdır.—- teminat dışı haller başlığında (m) bendinde dolaylı zararlar nedeniyle yöneltilecek tazminat taleplerinin teminat dışı kaldığı açıkça belirtilmiştir. Kazanç kaybı gerçek zarar dışında aracın hasarlanması nedeniyle uğranılan dolaylı bir zarar olması nedeniyle poliçe teminatına dahil değildir. ——– nedenlerle, kazanç kaybı istemi yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacı, dava konusu—– arasındaki farkı ——- altında talep etmiştir. Davalı ise 17/09/2021 tarihli beyan —— araçta değer kaybından söz edilemeyeceğinden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Değer kaybı, aracın trafik kazası sonucu hasarlanıp, onarılmasından sonraki değeri ile hiç hasarlanmamış haldeki değeri arasındaki farka ilişkin olup, araçtaki değer kaybı belirlenirken,—- tespiti ile aracın tamir edildikten sonra ikinci el satış değerinin tespiti ve arasındaki fark göz önüne alınmaktadır. Aracın —— uygun olması halinde davalı taraf ayrıca değer kaybı zararından sorumlu olmaz. Burada davacı tarafın — bulundurulmalıdır.—- olup olmadığı —-kaza tarihindeki —— değerinin tespit edilmesi, belirlenen rayiç değerden de aracın —-indirilmek suretiyle davacının gerçek zararının tespiti gerekir. Haksız fiil niteliğindeki trafik kazası nedeniyle —- kimsenin —— uğradığı zararı tazmine mecburdur.
HMK’nın 33. maddesine göre —- hukukunu resen uygular. Bu nedenle mahkemece; tarafların gösterdiği hukuki sebep ile bağlı olmaksızın somut uyuşmazlığa uygun olan hukuki müessese ve ilgili kanun hükümleri belirlenerek uyuşmazlığın doğru hükümlere göre çözümlenmesi gerekir. Davacı, kazanın ardından ekspertiz incelemesi yaptırdığını,—belirtmiş, aracın —olması nedeniyle kazadan önceki değeri ile — arasındaki fark olan — davalıdan tahsilini talep etmiştir. Her ne kadar davacı vekilince bu husus değer kaybı olarak nitelendirilmiş ise de dava dilekçesinden ve aşamalardaki beyanlardan gerçek zararın tazmininin talep edildiği anlaşılmaktadır. Aracın tamir edilmesinin ekonomik olmadığı ve —- edilmesinin uygun bulunduğu, aracın —edilmesi diğer bir deyimle hurdaya ayrılması halinde değer kaybı alacağının bulunmadığı, davacıya — plaka sayılı aracın tamamen kullanılamaz hale gelmesi sonucu——–
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişiden alınan denetime elverişli rapor içeriğine göre; — tarihinde meydana gelen maddi hasarlı trafik kazasında davalı ….— %100 oranında kusurlu olduğu, — plakalı araç sürücüsü …— kusurunun bulunmadığı, dava konusu aracın onarımının ekonomik olmadığı, araçta meydana gelen gerçek zararın— teminatının kapsamında yer almadığı, davalının poliçe limiti olan 31.000,00 TL ile zarardan sorumlu olduğu, işbu davada faiz talep edilmediği anlaşıldığından, aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kısmen kabulüne;
5.— fiili ödeme günündeki—- üzerinden hesaplanacak (TL) karşılığının davalıdan tahsiline, davalının poliçe limiti ile sınırlı sorumlu olmasına, tahsilde poliçe limiti olan 31.000,00 TL’nin aşılmamasına,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.564,23 TL harçtan peşin alınan 538,90 TL harcın mahsubuna, bakiye 1.025,33 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan— davanın kabul edilen miktarı üzerinden hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —-davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 3.708,74 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL başvurma harcı, 4,60 TL vekalet harcı, 31,40 TL peşin harç ve 507,50 TL tamamlama harcı toplamı: 574,90 TL ile davanın red (%14) ve kabul (%86) oranına göre hesaplanan 1.345,30 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.