Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1172 E. 2021/1254 K. 18.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/1172 Esas
KARAR NO: 2021/1254
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 06/09/2012
KARAR TARİHİ: 18/11/2021
—– Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.İDDİA:
Davacı vekili; dava dilekçesinte, davacı şirkete — sigortalı olan — tarihinde, dava dışı —- araca çarparak aracın maddi hasara uğramasına neden olduğunu, söz konusu hasar nedeniyle, aracın sigorta şirketine — hasar tazminatı ödendiğini, hasarın ödenmesi ile mukavele şartlarına ve —–maddesine göre davacı şirket, zarara uğrayan karşı taraf yerine kaim olmuş ve zarara sebebiyet verenler aleyhine mevcut her türlü hakları davalı şirkete intikal ettiğini, davalılara davacı şirket tarafından rücu mektupları gönderilmiş, ancak rücu mektubu gereği davalılar tarafından yerine getirilmeyince, — aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalılar ve dava dışı —, dosyaya kötü niyetle itiraz ettiğini, itiraz üzerine takibin durduğunu, kazanın meydana geldiği—- davacı şirketin sigortalısı, diğer davalı —- plakalı aracın maliki olduğunu, bu nedenle davalıların, kaza nedeniyle hasara uğrayan aracın sigorta şirketine ödenen hasar tazminatından sorumlu olduğunu beyan ile, fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkı saklı kalmak kaydıyla, davanın kabulü ile davalıların itirazlarının iptalini ve takibin devamını, davalıların takibe haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmelerini, yargılama giderleriyle vekalet ücretinin davalılar üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmektedir.
ll. SAVUNMA:
Davalı — çıkarken kontrolsüz kavşakta trafik kazası meydana geldiğini, kazanın kontrolsüz kavşakta meydana geldiğini, —araca sol arka çamurluktan çarptığını, aracın kontrolsüz kavşağa süratli girmesi sonucu kontrolü kaybederek bariyerlere çarparak aracın sol arka tampon, ön sağ kapı ve ön sağ köşe kısımlarının hasar aldığını, sürücü —- para cezasına çarptırıldığını, kontrolsüz kavşaklarda kusur oranı yanlış belirtilmiş kusur oranına itiraz ettiklerini, ayrıca kaza tespit tutanağında belirtilen sol arka tampon sağ ön kapı ve sağ tamponun bugünkü değeri ve işçilik değerinin — tuttuğunu, oysa bu tutarın sigorta şirketi tarafından fatura şişirme sonucu — gösterildiğini, bu tutara itiraz ettiklerini, kaldı ki bu kadar hasar olan aracın trafikten men edilip çıkarılması gerektiğini, fatura şişirildiğinden dolayı trafikten men edilmediğini, kendisinin aldığı fiyatın —olduğunu, —- gerekli incelemeleri yapmayarak kusur işlediğini, yüksek faturayı ödeyerek kendilerine ödettirmek istediğini, ayrıca ehliyetsizliğin suç olduğunu, cezasının verildiğini, kaza oluş raporuna itiraz ettiğini, ” fiyat listesine itiraz ettiğini, bu usulsüz ödemenin —- kendisinden kaynaklandığını beyan ile, davanın reddini talep ettiğini, gereğinin yapılmasını ve mağduriyetinin giderilmesini talep etmektedir.
Davalılar — vekili; cevap dilekçesinde, Öncelikle davacının davasında husumetitirazı olduğunu, davacının davaya konu olan—– olduğunu belirtmesine rağmen davada müvekkili tarafın göstermesinin hukuka aykırı olduğunu, davalıların miras bırakanı olan—– plakalı aracı davacının da dava dilekçesinde sabit olduğu üzere sahibi olmadığı gibi sürücüsü de olmadığını, tüm bu hususların nazara alınıp davanın davalılar yönünden reddini talep ettiklerini beyan ile, davacının davasının reddi ile dava masrafları ve ücreti vekaletin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep etmektedir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazası sonucunda araç hasar bedeli ödeyen —–ehliyetsiz araç kullanma nedeniyle sigortalısından rücuen tazminat talebine dayalı itirazın iptali istemine ilişkindir.
—–sayılı dosyasının tetkikinde;
Davacı alacaklı tarafından, davalı borçluya yönelik —- alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu, borca itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren,—- yıl içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK’nun 67.maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Uyuşmazlık, — tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda araç hasar bedeli ödeyen —-, ehliyetsiz araç kullanma nedeniyle davalılardan rücuen tazminat talebinde bulunup bulunamayacağına ilişkindir.
— tarihinde, davacı — plaka sayılı — yerleşim yerinde gece vakti —- çıkıp orta ayırıcı kısımı geçerek — istikemetine dönüş yapmak istediği sırada, —- istikametine düz seyir halinde olan dava konusu araç sürücüsü dava dışı —–plaka sayılı —–sol yan arka kısımlarına çarpmasını takiben, aracın savrularak orta refüje çarpması sonucu dava konusu trafik kazası meydana geldiği,
— tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, kontrolsüz şekilde —- orta ayırıcı arasındaki kısımı geçerek dönüş yapan ve düz seyir halinde olan dava konusu araca geçiş hakkını vermeyen dava dışı sürücü— % 75 oranında kusurlu olduğu, dava konusu araç sürücüsünün % 25 oranında kusurlu olduğu kanaatine varıldığı,
Denetime elverişli ve yerinde olduğu değerlendirilen —-plaka sayılı otomobilde meydana gelen toplam hasar-zarar tutarının — olabileceği, davalı taraf sürücüsünün kusur oranı dikkate alındığında —– olabileceği, davaya konu takibinde bu asıl alacak için yapıldığı, bu kapsamda davacı sigorta şirketinin dava dışı 3.kişiye yaptığı ödemenin kadr-i maruf olduğu anlaşılmıştır.
——uyarınca sigorta şirketi ehliyetsiz araç sürücüsünün meydana getirdiği zararlar nedeniyle ödeme yaptığı cihette sigortalısına rücu etme hakkına sahiptir.
Bu cihette, kazadan önce satış nedeniyle davalıların sorumlulukları yönünden değerlendirme yapmak gerekmiştir.
Davalı—- tarihli araç satış sözleşmesi ile —- devrettiği, noter araç satış sözleşmesi ile sabittir.
Bu kapsamda, —– uyarınca gerekli ihbarı sigortacıya yapıp sigorta sözleşmesinin iptali imkânını sigortacıya vermediği sürece, aracı takip eden sigorta poliçesi geçerli olup, poliçenin tarafları arasındaki yükümlülüklerin devam etmiş olduğu, bu nedenle bu cihette bildirim yapmayan Davalı müteveffa —-mirasçılarının, ödenen bedelden sorumluluğu bulunduğu,
Keza,—– sigortasını yapan sigorta şirketinin sorumluluğu bildirimden itibaren — süresince devam edeceği, ayrıca —- sözleşme süresi içinde işletenin değişmesi halinde sigorta sözleşmesi, işletenin değiştiği tarihten itibaren—- süresince herhangi bir işleme gerek kalmaksızın ve prim ödenmeksizin yeni işleten için de geçerli olacağı, yine ödemenin davalı lehine haksız zenginleşme teşkil ettiği, bu kapsamda yeni malik —– gerçekleşmesi ve ödemenin lehine haksız zenginleşme teşkil ettiği anlaşıldığından, ehliyetsiz sürücü nedeni ile rücu davasında ödenen bedelden sorumluluğu bulunduğu, anlaşılmakla,
Davacının, takibinde haklı olması nedeniyle itirazın iptaline karar verilmiştir.
Rücu davasında faizin başlangıç tarihi, sigorta teminatının —- sigorta ettirene ödendiği tarihtir —- İbraname belgesinden ödemenin, dava dışı 3.kişiye —- tarihinde yapıldığı, takip tarihi itibariyle işletilen faiz miktarının yerinde olduğu anlaşılmıştır. —–
İİK’nın 67. maddesinin 2.fıkrası hükmünce, icra-inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması ve alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurlar bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. Borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise, alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur. Öte yandan, alacağın muhakkak bir belgeye bağlı olması da şart değildir. —- Bu kapsamda yapılan değerlendirmede, alacağın likit olmaması nedeniyle, icra inkar tazminatı talebi yerinde görülmemiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davalıların—– dosyasına yaptıkları itirazın iptaline, takibin aynen devamına ,
2-İcra İnkar Tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 844,81 TL karar ve ilam harcından 121,90 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 722,91 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00 TL maktu vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 21,15 TL başvuru harcı ve 121,90 TL peşin harç toplamı: 143,05 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair; taraf vekillerinin ve davalı asilin yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ——— Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/11/2021