Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1132 E. 2019/401 K. 09.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1132
KARAR NO : 2019/401
DAVA :Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 13/10/2017
KARAR TARİHİ: 09/05/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ;müvekilinin murisi ——- tarihinde —– TL tutarında 72 taksitli aylık tutarı 3.228,78 TL olan 2. El konut kredisi kullandığını, müvekkilinin murisi ———— konut kredisi kullanırken banka tarafından kendisine davalı ..—-nin – tarihli – sigorta sertifika numaralı —–başvuru numaral—–ay süreli-TL teminat tutarlı kredi hayat sigortası yapıldığını, müvekkili’nin mirasçısının —-tarihinde vefat ettiğini, müvekkili mirasçıların miras bırakanı ———–Hastanesinde dahili polikniğinde —- tarih ve ——— protokol nolu hastanın epikrizine 20 senedir hipertansiyon hastası olduğunun yanlışlıkla yazıldığını, müvekkili mirasçılarının miras bırakanı —————– tarihinde————- Araştırma ve Uygulama Merkezine baş ağrısı ve kan basıncının yüksek olması şikayeti ile geldiğini kan basıncının yüksek olması hipertansiyon tanısı olmayan baş ağrısı tanısı koyulduğunu yapılan anjiyo ve ——– sinde Subaraknoid tanısı koyulduğunu ve yoğun bakıma alındığını tedaviye yanıt vermeyen hastanın vefat ettiğini, sigortalı muris ————06/08/2017 tarihinde vefatından sonra müvekkileri murisin kullandığı konut kredisi nedeniyle hayat sigortasından vefat teminatının ödenmesi için bankaya ve davalı sigorta şirketine başvurduklarını davalı – tarafından ———7 tarih ve —–numaralı hipertonsiyon hastalı olduğu ve bunu bildirmediğini bildirmiş olsa idi riziko kabul yönetmeliği gereği sigortalanmayacağını, sigortalının beyan mükellefiyetine uymayan hastağı ile ölüm arasında doğrudan ilgi olduğundan TTK nun 1439/2 maddesi gereğince tazminat ödenmeyeceğini belirttiklerini, müvekkilerinden …’ ın tarafından- Noterliği’nin ———— yevmiye ihtarnamesi keşide edilerek davalı sigortalının ileri sürdüğü hususların varit olmadığını, müteveffa sigortalının 20 senedir Hipertansiyon hastası olmadığını, bu kaydın yanlışlıkla yazıldığını, sigortalı murisin vefatı nedeniyle tazminatın ilgili bankaya ödenerek, ölüm tarihi itibariyle kredi borcunun kapatılmasını kalan bakiyenin ve ödenen taksitlerin kendilerine iadesini talep ettiğini, davalı ..—tarafından——-Noterliği’ nin – tarih ve ——- yevmiye ihtarnamesi ile sigortalının TTK.’nin 1439 maddesindeki beyan yükümlülüğünü ihlal ettiğinden sigorta tazminatının ödenmeyeceğini belirttiğini, müvekkili davacılar tarafından müteveffa sigortalının bilinen bir 20 senedir hipertansiyon hastası olması halinde bu süre zarfında 2012/2017 yılları arasında hiç hipertansiyon şikayeti ile muayene olmadığın yine hipertansiyon ilacı almadığını tespit ettiklerini, müvekkilerinin murisinin 20 senedir hipertansiyon hastası olmadığı hipertansiyon hastası olduğunu bildiğine ilişkin iddianın yanlı olduğu, gerek bu yanlış beyanı yazan hekimden alınan yazı ile gerekse medula sisteminden alınan ilaç ve muayen kayıtları ile sabit olduğundan, sigorta poliçesi yapıldıktan sonra ortaya çıkan bir rahatsızlıktan dolayı sigortalının hayatını kaybetmesinden dolayı müvekillerinin murisi sigortalı ——- beyan yükümlülüğüne aykırı davranmadığını davalı sigorta şirketinin vefat teminatını ilgili bankaya ödemesi gerekirken ödemekten kaçındığının sabit olduğunu, davalı …— tarafından hukuka aykırı olarak——ı poliçesi gereğince ödemesi gereken toplam ———– TL teminattan sigortalının ölüm tarihi itibariyle ——— kullandığı konut kredisi kapama miktarını hesaplatarak ödemesi kalan kısımlarını müvekkil mirasçılara iade etmesi gerekirken haksız ve hukuka aykırı olarak vefat teminatını ödememesi karşısında müveekkilinin kredi taksitlerini ödemeye devam etmesine ve toplamda 6.457,56 TL taksit ödemesine sebebiyet vermesi kredinin kapatılmaması nedeniyle maddi sıkıntı çekmesine sebebiyet vermesi nedeniyle müvekkilinin dava açtığını müvekkilinin murisi olan sigortalı———- ölüm tarihi olan ——–tarihi itibari ile sigortalının ödemekle yükümlü olduğu kredi kapatma miktarı dışında kalan bakiye vefat teminatı bedelin murisin mirasçıları olan müvekkillerine ödenmesine, davalı sigorta şirketi tarafından sigorta teminatı ödenmediği için müvekkilerinin ödediği ——– TL nin ve dava boyunca ödenecek bedellerin tespiti ile en yüksek mevduat faizi ile davalıdan alınarak müvekkilerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle ; davacıların murisi müteveffa —- numaralı —- başlanğıç ———bitiş tarihli ——— poliçesi kapsamında davalı müvekkil şirketin sigortalısı iken ——— tarihinde mübrez ölüm raporunda belirtildiği şekilde hipertansiyona bağlı subaraknoid kanama sebebi ile vefat ettiğini, davacılar murisinin sigortalı sigorta sözleşmesinin akdedilmesi esnasında beyan yükümlülüğüne aykırı davrandığını,TTK 1439/2 maddesi uyarınca sigortalının TTK nın 1435 maddesi ile bireysel kredilerle bağlantılı sigortalar uygulama esasları yönetmeliği’nin 13 maddesinde öngörülen beyan yükümlüğünün kasten ihlali ve hastalığın gizlenmesi nedeniyle söz konusu sigortalı ile akdedilmiş olan hayat sigortası sözleşmesi kapsamında teminat altına alınan rizikonun gerçekleşmesi sonucu ortaya çıkan tazminat ödeme borcu ortadan kaldırdığını haksız ve mesnetsiz ve hukuka aykırı talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Somut olayda; Davacıların murisi ———-bankasından ——— tarihinde ikinci el konut kredisi kullanmıştır. Konut kredisi, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 32. maddesinde, konut finansmanı üst başlığı ile düzenlenmiş, konut finansmanı sözleşmesi, konut edinme amacı ile tüketicilere kredi kullandırılması şeklinde tanımlanmıştır. Bu kredi ile ilgili olarak davalı ile hayat sigorta sözleşmesi imzalanmıştır. Taraflar arasında akdi bir ilişki olup davalının sorumluluğunun kaynağı davacıların murisi ile yapılan hayat sigorta sözleşmesine aykırılıktır. Bu kapsamda davalı ile davacılar murisi arasındaki ilişki 6502 sayılı Kanunu’nun 3/1. maddesi kapsamında kalan tüketici işlemlerinden kaynaklanmaktadır. Açıklanan nedenlerle mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin, HMK’nun 331-(2) md uyarınca yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde bu mahkemece karara bağlanmasına; görevli mahkemede davaya devam edilmez ise talep halinde dosya üzerinden mahkememizce karara bağlanmasına dair,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinni yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/05/2019