Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1109 E. 2019/148 K. 21.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2017/1109 Esas
KARAR NO : 2019/148
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 10/10/2017
KARAR TARİHİ: 21/02/2019
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davalı ——– tarafından sigortalanan ——– plakalı aracın, davacı şirkete rehinli ———– plakalı araca 21/05/2016 tarihinde çarptığını ve aracın davacıya rehinli aracın hasarlanmasına sebebiyet verdiğini; çarpma neticesinde araçta meydana gelen hasar nedeniyle değer kaybı oluştuğunu; hasar sonrası meydana gelen değer kaybının tespiti için bağımsız eksper raporu alındığını; ekspere toplamda 236,00 TL ödendiğini; sigorta şirketine değer kaybı ve eksper ücretinin ödenmesi için başvuru yapıldığını; ancak, sigorta şirketinden başvuruya karşı herhangi bir cevap alınamadığını; bu nedenlerle, taraflar arasındaki değer kaybı bedeline ilişkin uyuşmazlık sebebi ile talep edilebilecek miktarın bilirkişi marifeti ile tespiti ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ——–TL değer kaybı ve 236,00 TL eksper ücreti olmak üzere 1.236,00 TL değer kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak, davacıya ödetilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; davanın dava şartı olan hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini; davanın, dava dilekçesinde belirtildiği gibi belirsiz alacak davası olarak açılması şartlarını taşımadığını; davacının, dava dilekçesi ile bağlı kalması ve eksik harcın tamamlanması gerektiğini; değer kaybının yürürlükte olan Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları kriterlerine göre hesaplanmasının gerektiğini; bu nedenlerle, haksız, usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın öncelikle zaman aşımı nedeniyle, daha sonra esastan da reddine karar verilmesini; yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya hükmedilmesini; talep etmiştir.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan maddi zararın tazmini istemine; ilişkindir.
——- tarihli yazı ve ekindesi sigorta poliçesinin incelenmesinde; ————– plakalı aracın, ——– tarihleri arasında ———— tarafından, Zorunlu Mali Sorumluluk (trafik) Sigorta Poliçesi ile sigortalandığı; ———-arihli kaza neticesinde oluşan değer kaybı ebebi ile ———- tarihinde yapılan başvuruya———- sayılı hasar dosyası açıldığı; hasar dosyası kapsamında şahısa herhangi bir ödeme yapılmadığının tespit edildiği; poliçe ve hasar dosyası suretinin de dosya içeriğine eklendiği; görülmüştür.
——- Emniyet Müdürlüğü’nden gelen ——- tarihli ve …———– sayılı; ———– plakalı aracın ilk ediniminden itibaren trafik kayıtlarının ve kaza tarihindeki ruhsat bilgilerinin ve malikinin bilgilerini gösterir yazı cevabının dosya içerisine girdiği; görüldü.
Davacı vekilince verilen 20/02/2019 tarihli davanın konusuz kaldığına dair beyan dilekçesinde; davalı aleyhine açılan işbu davada; davalı tarafından 21/11/2018 tarihinde dava konusu araçtan kaynaklı alacağa ilişkin davacıya ödeme yapıldığını; bu nedenle, işbu davanın konusuz kaldığını; davacının, dava açılmasına sebebit vermediği ve davanın açıldığı tarihte haklı bulunduğundan; davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini; talep ettiği; görüldü.
Yargıtay 17. HD ‘nin 2016/11751 Esas, 2016/8379 Karar sayılı, 29.9.2016 tarihli ilamında “araç maliki trafik kazasına karışan kusurlu bulunduğunu iddia ettiği araç zorunlu mali sorumluluk sigortacısına karşı araç değer kaybını talep etmektedir. Yukarıda ki bilgiler ışığında malikin kendi menfaatini sigortalattığı bir durum olmaması tamamen karşı araç malikinin menfaatini sigorta eden sigortacıya karşı araç değer kaybı talep edilmesi karşısında TTK 1456. Maddesinin uygulanma imkanı bulunmamaktadır. Bir başka anlatımla TTK 1456. Maddesinde sınırlı ayni hak sahibine tanınan özel hak malikin kendi menfaati için yaptırdığı sigortadan doğan tazminatlar için geçerlidir. Bu özel hak karşı araç malikinin menfaati için yapılan zorunlu sigortanın üstlendiği tazminatları kapsamamaktadır.” şeklinde belirtildiği üzere; davacının bu davada husumet yöneltemeyeceğinden bahisle, aktif husumet yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, mahkememizce davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına kararı verilmişse de kısa kararla gerekçeli karar arasında çelişki yaratmamak adına bu hususa değinilmekle yetinilmiş, Mahkememizce aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından, davalı aleyhine açılan işbu davanın; davanın konusuz kalması sebebiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden (davacının davayı açmakta haklı olmadığı, dava açılmasına davalının sebebiyet vermediği gözetilerek) karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.236,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 31,40 TL peşin harcın mahsubu ile eksik 13 TL peşin harcın davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 21/02/2019