Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2017/1089 E. 2018/423 K. 18.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A R A R-
ESAS NO : 2017/1089 Esas
KARAR NO : 2018/423

DAVA : Kura Çekiminin İptali
DAVA TARİHİ : 05/10/2017
KARAR TARİHİ : 18/04/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı kooperatifin 120 nolu üyesi olduğunu; davacının daha önce yaşadığı siteye ait blokların kentsel dönüşüme tutularak yıktırılması ve kooperatifçe yeni inşaatın yüklenici firma —-‘ye yaptırıldığını; yüklenici şirket tarafından yeni dairelerin, dairenin yıkılmadan önceki konumlarına (cephelerine) ve yüksekliklerine göre verileceğinin taahhüt edildiğini ve bu noktada genel kurul tutanaklarının davalı kooperatiften istenebileceğini; ayrınca, yeni yapılan dairelerin konumlarına göre değer takdirlerinin SPK onaylı firmalara yaptırılacağı; kura yönteminin de buna göre yapılacağının belirtildiğini; ancak, söz konusu taahhütlerinin yerine getirilmediğinden işbu davayı açmak zorunda kaldıklarını; öncelikle kuraya ilişkin tebligatın kanuni süreler içinde yapılmadığını ve usule aykırı bulunduğunu; kura torbalarının, genel kurul kararlarına ve SPK onaylı firma tarafından alınan değerleme raporlarına aykırı olarak belirlendiğini ve davacının haksızlığa uğratıldığını; davacının yıkılan dairesinin F Blok 12.kat güney cephesi olduğunu; değerleme firmasınca yapılan raporda; dairenin puanının 499 olduğunu; ancak, kooperatifçe davacıya daha düşük puanlı dairelerin bulunduğu bir torbadan kura çektirildiğini ve kendisine 489 puanlı bir daire isabet etmiş olduğunu; raporlar dikkate alındığında bir puanlık bir farkında büyük bir fark olduğunun görüleceğini; kuraya ilişkin olarak yapılan usulsüz tebligatlar ile davacının beşinci torbadan kura çekeceğini gecikmeli olarak öğrendiğini; ayrıca, bu torbada puanı düşük dairelerin olduğunu ve hak kaybına uğrayabileceğini anlayabildiğini ivedilikle itirazı beyanına kooperatife ihtarname ile bildirdiğini; buna rağmen kooperatifin kurayı bu şekilde yaptığını ve nitekim davacıya kendi dairesinden düşük puanlı bir daire olan B blok 22.kat ve 182 nolu dairenin isabet ettiğini; bu dairenin puanı yine evraklar içerisinde görüleceği üzere 489 olup; yüksekliğin farklı bulunduğunu ve daha değersiz bir cephe olan doğu cephesine baktığını ve bu noktada şerefiye raporlarına dikkat edildiğinde bir puanlık farkın daire değerinde büyük bir fark oluşturduğunun anlaşıldığını; genel kurulda karar alınmamış olmasına rağmen davacıya eski dairesi ile farklı bir konum ve yükseklikte ayrıca daha düşük bir puanlı daire verilmiş; üstelik şerefiye de ödenmeyeceğinin belirtildiğini; bu nedenlerle, davalı kooperatif tarafından ortaklarının dairelerinin belirlenmesi amacıyla 30/09/2017 tarihinde hukuka ve genel kurul kararlarına aykırı olarak yapılan kuranın genel kurul kararlarına uygun bir şekilde (davacının eski dairesi ile aynı konum ve yükseklikte dairelerin bulunduğu bir torbadan çekim yapacağı torbaların belirlenmesi) yapılmak üzere iptaline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin hukuki statü olarak konut yapı kooperatifi olduğunu; amacının ana sözleşmesinde belirtildiğini; davalı kooperatifin 2011 yılı olağanüstü genel kurulu ve 2012 olağan genel kurul kararı ile riskli bina olan kooperatif binalarının yıkılarak yeniden yapılması kararı alındığını ve 2013 yılında kentsel dönüşüm kapsamında kat karşılığı yöntemi ile var olan konut inşaatlarının yıkılarak yeniden yapılması kararının alındığını; davalının yüklenici firma ile sözleşme hükümlerine ve arsanın imar durumuna göre (7) bloktan oluşan binaların yıkılarak (2) blok halinde inşaatının gerçekleştirildiğini; davacıya kooperatif mevzuatı, prosedürün gerektirdiği şerefiye raporu, kura yönetmeliği, genel kurul kararı ve noterce yapılan kura çekimi sonucu dairenin isabet ettiğini; davalı tarafından yapılan uygulamanın mevzuata, eşitlik kuralına, hak ve adalet ilkelerine uygun bulunduğunu; bu nedenlerle, haksız davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; davalı kooperatif tarafından ortaklarının dairelerinin belirlenmesi için 30/09/2017 tarihinde yapılan genel kurul toplantısı kapsamında yapılan kuranın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —- tarafından düzenlenen 22/02/2017 tarihli rapora göre; davacının eski konutunun güney batı cephesi olmasına karşın, puanı karşılığında davacıya kura sonunda tahsil edilen konutun cephesinin güney doğu olmasından dolayı eşdeğer nitelikte bulunmadığını; davacının torbasında da 5 adet daha düşük puanlı doğu dairesi bulunduğunu; kura çekiminde güney-batı ve güney-batı cephesinde, eski cephesine denk gelmeyen yaklaşık 8-9 kişi olabileceğini; yapılan incelemede kuraya davacı yerine 3.bir kişinin alınıp alınmadığı hususunda değerledirme kısmında detaylı açıklandığı üzere; daha düşük puanlı ve en az 5 adet başka daire sahibinin aynı torbaya alınarak, daha yüksek puanlı ve daha iyi cepheli daire sahibi olduğunu; kooperatifin üyelerine gönderdiği şerefiyelendirme bilgilendirme notuna göre davacıya eski cephe ve kat yüksekliğine eşdeğer daire verileceği ve bunun sonucunda da kooperatif üyelerinden şerefiye farkı alınmayacağının belirtildiği; fakat bunun en azından davacı açısından mümkün olmadığını; yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında; davacının, davalı kooperatifin üyesi olduğu; davalı kooperatif tarafından, ortaklarının, dairelerinin belirlenmesi için 12/07/2017 tarih ve —- sayılı yönetim kurulu kararı ile SPK lisanslı dava dışı —– A.Ş. tarafından düzenlenen rapor esas alınarak 30/09/2017 tarihinde kura çekimi yapıldığı; bu kurada; davacıya Güneybatı (5) nolu kura torbasından B blok 22. kat 182 nolu dairenin isabet ettiği ve bu dairenin kura puanının 498 olduğu; davacının, yakılan binadaki dairenin F Blok 12 katı güney-batı cephesi de bulunduğu ve bu dairenin puanının 499 olduğu; davacı tarafından, davalı kooperatife Kartal — Noterliği’nden 25/09/2017 tarih ve —- yevmiye sayılı ihtarnamenin keşide edildiği; 21/09/2017 tarihli talep dilekçesi ile (755 kayıtlı işleme alınan) davalı kooperatiften talepte bulunduğu hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı kooperatif tarafından kuranın yapılacağı tarih ve yer bildirildiminin ortaklara/davacıya (15) gün önce yapılıp yapılmadığı; davacıya değerleme firmasınca belirlenen 499 puanına uygun kura torbasından, kura çektirilip çekirilmediğ; davalı kooperatifin kura yönetmeliğinde göre; davacının, 30/09/2017 tarihli kurada Güneybatı (5) nolu kura torbasından çektiği B blok 22. kat 182 nolu dairenin puanına uygun eşdeğer daire olup olmadığı; bu kapsamda, davacının kura çekiminin iptali istemli olarak işbu davayı açmakta haklı ve hukuki yararının bulunup bulunmadığı hususlarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davalı kooperatifçe düzenlenen kura sonucu davacıya B Blok 22.kat 182 nolu dairenin isabet ettiği; davacının, yıkılan binadaki dairesinin F Blok 12. kat güney batı cephesinde bulunduğu; davalı kooperatif tarafından yeni inşa edilen binalar için şerife raporu ve kura yönetmeliği uygun şekilde Güney- Batı (5) nolu kura torbasından 494-500 puanı bulunan davacı ile birlikte 20 üyeye kura çektirildiği; davalı kooperatif tarafından yapılan işlemlerin şerefiye raporu ve kura yönetmeliğine uygun bulunduğu; bu durumda, davalı tarafından davacı aleyhine eşitlik ilkesini zedeleyen haksız bir durumun yaratılmadığı ve işlemlerin açık/kontrol edilebilir/ denetlenebilir nitelikte bulunduğu; davacıya kura çekimi sonucu isabet eden dairenin eski dairesi ile tamamen/birebir aynı konumda bulunmamasını yeni yapılan dairelerinin kura çekimi sonucu dağıtılmasının doğal sonucu olarak ortaya çıktığı; bu nedenlerle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın sübut bulmadığından reddine; karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davanın reddine,
Davacı tarafından ihtiyati tedbir kararı uyarınca yatırılan teminatın HMK.nun. 392-(2). maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden veya ihtiyati tedbir kararının kalkmasından itibaren (1) ay içerisinde tazminat davası açılmaması durumunda davacıya iadesine,
2-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 31,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 4,50 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,

3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı 1.000,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,

Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin ve davalı kooperatif başkanının yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.18/04/2018