Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2017/511 Esas
KARAR NO: 2020/108
DAVA: İtirazın İptali
DAVA TARİHİ: 04/02/2013
KARAR TARİHİ: 10/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya sözleşme uyarınca güvenlik hizmeti sunduğunu, fatura tanzim ettiklerini ve tebliğ ettiklerini, ayrıca ödemesi için ihtar gönderdiklerini, davalının ödemediğini, davalı aleyhine ——-İcra müdürlüğünün —— esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptıklarını, davalı önce borcun tamamına itiraz ettiğini, daha sonra davalı vekilinin asıl alacağın —– bölümü için itirazdan feragat ettiğini, bu nedenle bakiye alacak için itirazın iptali davası açtıklarını iddia ile davalının haksız olan itirazın iptaline takibin devamına ve İcra İnkar tazminatına hükmedilmesini karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşmeye göre , altı aylık aralarla hizmet bedelinin artırılarak ödenmesi gerektiğini, ne varki davacı taraf önceki yıllarda sözleşmeye yazılı olandan daha az artış yaptığını, daha az bir miktarı kabul etmek suretiyle fatura kestiklerini, artık bu faturalardan geriye dönülmeyeceğini, bu fatura tarihinden itibaren sözleşmedeki artışların uygulanması suretiyle ödenecek miktarın tespit edilmesi gerektiğini, kendi yaptıkları hesaplara görede bu miktarın —– tutmakta olduğunu, ancak bazı işçiler daha sonra işveren sıfatıyla kendilerine dava açtıklarını, kendilerininde işçilerle ibralaşın bu miktarı öyle ödeyeyim dediklerini davacıya herhangi bir borçlarının bulunmadıkları yani kabul ettikleri miktar dışında başka bir borçlarının bulunmadıklarını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ——– tarafından düzenlenen raporda, Davalı ——- İcra Müdürlüğünün —Esas sayılı dosyası bakiye borcunun— olduğu, Davalı —– İcra Müdürlüğünün — E. sayılı dosyasında —- kalemi ile talep edilen bedelin —— kısmına yaptığı itirazın ——— kısmının yerinde olduğu, Sayın Mahkemenin bozmaya konu — günlü kararında, — İcra Müdürlüğünün— Esas sayılı dosyasında ———kalemlerine yönelik itirazın iptali talebi ret edildiği ve kararın bu kısmının Yargıtay —-HD sinin bozma ilamı kapsamı dışında kaldığı, Bu halde Davalı ——- İcra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosyasında — kalemi ile talep edilen bedelin —- lık kısmına yaptığı itirazın,——ye isabet eden kısmının iptali ile, takibin —- üzerinden kaldığı yerden takip talebindeki şartlar ile devamının gerekeceği, Bu bedelin %40 na isabet eden icra inkar tazminatının ——— olduğu, bu bedele hükmedilip hükmedilmeyeceğinin Mahkemenizin taktirinde olduğu, kanaatine varmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki özel güvenlik hizmetinin görülmesine ilişkin sözleşmeden kaynaklanan——— ayı hizmet bedellerinin tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan sözleşme uyarınca müvekkilinin davalıya güvenlik hizmeti sunduğunu, davalının sözleşmeyi —– tarihinden itibaren geçerli olmak üzere haksız şekilde feshettiğini, bu tarihe kadar hizmet veren müvekkilinin alacağının ödenmemesi üzerine davalı hakkında ilamsız icra takibi başlattıklarını, davalının alacağının —– kısmına haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazının iptali ile %40 icra inkâr tazminatının tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, sözleşmede kararlaştırılan fiyat artış oranının ——— yılı başına kadar uygulanmadığını, tarafların anlaşma yoluyla bazı durumlarda fiyatlarda indirim uygularken bazen hiç arttırım yapmadığını, takibe konu fatura bedelinin nasıl hesaplandığının belli olmadığını savunarak, davanın reddini ve %40 oranında kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Taraflar arasındaki güvenlik hizmetleri sözleşmesinin 8.4-b maddesi “Bir sonraki dönem fiyat tespiti: — fiyatları endeksi —– üretici fiyatları endeksinin —- son altı aylık artışlarının aritmetik ortalaması oranında artırılacaktır.” hükmünü içermektedir.
Bu hüküm uyarınca, uyuşmazlık konusu —-ayına ilişkin hizmet fiyatları belirlenirken, önceki dönem olan ve taraflarca kabul edilen ——–ayındaki hizmet fiyatları esas alınarak, bu fiyatlar üzerinden artırım yapılarak, —- ve daha sonra ——— ayı alacağının hesaplanması için bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi kök ve ek raporunda ayrıntılı hesaplama yapıldığı ve yapılan hesaplamanın dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin son alınan bilirkişi raporunda değerlendirildiği, bilirkişi raporunun gerekçeli olduğu ve denetime elverişli olduğu anlaşılmakla, rapor hükme esas alınmış ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-Davanın kısmen kabulüne,
2——-İcra müdürlüğünün —- esas sayılı dosyasının davalı tarafın yaptığı itirazın —– yönünden iptali ile ,takibin bu miktar üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
3-İtirazın iptaline karar verilen miktara yıllık % 15 oranını geçmeyecek şekilde yıllık % 15 ve degişen ve değişecek oranda avans faizi uygulanmasına,
4-İtirazın iptaline karar verilen miktar üzerinden takip tarihi gözetilerek % 40 icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Alınması gerekli karar harcı 157,94 TL’den peşin olarak yatırılan 21,15 TL’nin mahsubu ile 136,79 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 21,15 TL peşin harcın davalı taraftan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
7-Davacı tarafından yapılan 24,45 TL ilk dava masrafı, 520,00 TL tebligat-müzekkere gideri, 1.900,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.444,45 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre(%35 kabul) 847,19 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 1.597,26 TL’nin davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Davalı tarafından yapılan 48,00 TL yargılama giderinin kabul-red oranına göre 31,36 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine, kalan 16,64 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalı tarafça sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 2.312,11 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
10-Davalı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
11-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair gerekçeli kararın taraflara tebliğten itibaren 15 gün içinde temyizi yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2020