Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/970 E. 2018/302 K. 20.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/970 Esas
KARAR NO : 2018/302

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/08/2016
KARAR TARİHİ : 20/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili 25/08/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı ve müvekkili şirketin davalının üstlendiği —-işinin 113.280,00 TL bedelle, müvekkili şirket tarafından yapılması konusunda, 20.11.2015 tarihinde anlaştıklarını, müvekkili şirketin anlaşma gereği otokorkuluk imalat ve montajı işini tam ve eksiksiz olarak tamamladığını, davalı yana teslim ettiğini ve hakkediş raporu düzenlendiğini, ancak davalının müvekkili şirkete ödenmesi gereken 110.825,60 TL nin ödenmediğini, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmediğini ve dava konusu iş için ödeme yapmadığını, dava konusu iş için teklif formunda belirlenen birim fiyatlar dikkate alınarak belirlenen toplam iş bedeli olan 110.825,60 TL asıl alacak, 5.559,75 TL işlemiş faiz, toplam 116.385,35 TL nin tahsili için Ankara —- İcra Müdflrlüğü’nün —- Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının yetki itirazı üzerine dosyanın İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — Esas numarasını aldığını, bu dosya üzerinden ödeme emrine karşı davalı şirketin tüm borca itiraz ettiğini ve itirazı durdurduğunu, davalının İstanbul Anadolu— İcra Müdürylüğünün — Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali İle icranın devamına, %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri va vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekilinin 07/04/2018 tarihli kısmı feragat dilekçesinde özetle; Dava konusu olan, 110.825,60 TL asıl alacak ve 5.559,75 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 116.385,35 TL alacağın, 100.000,00 TL asıl alacak ve 5.016,67 TL işlemiş faiz olmak üzere 105.016,67 TL kısmından feragat ettiklerini, feragat edilen kısma yönelik yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı taleplerinin olmadığını belirtmiş olup, İstanbul Anadolu—- İcra Müdürlüğü’nün — takip sayılı icra dosyasına davalı tarafından yapılan itirazın 10.825,60 TL asıl alacak, 543,08 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.368,68 TL kısmı için iptali ile haklı davanın kabulüne, yargılama gideri ve avukatlık ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 24/10/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davacı şirkete herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı şirketin üstlendiği iş ile ilgili olarak müvekkili şirkete 29.12.2015 tarihli, — seri numaralı, 110.825,60 TL tutarında fatura kestiğini, söz konusu fatura bedelinin 100.000,00 TL tutarındaki kısmının ödemesinin, — Bankası’na ait 31.01.2016 vadeli, — numaralı, 100.000,00 TL bedelli çek ile yapıldığını, fatura bedelinin bakiye kalan kısmı olan 10.825,00 TL tutarındaki borcun ise, 05.02.2016 tarihinde 4.500,00 TL, 12.02.2016 tarihinde 4.500,00 TL, 19/02/2016 tarihinde ise 1.825,00 TL olarak üç parça halinde müvekkili şirket tarafından davacı tarafa elden ödendiğini ve davacının kesmiş olduğu fatura bedelinin tüm ödemelerinin davacı tarafa yapıldığını, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmaması nedeniyle, davacı tarafça müvekkili aleyhine başlatılan icra takibi ve bu davanın açıkça hukuka aykırılık teşkil ettiğini belirtmiş olup davanın reddine, İstanbul Anadolu—İcra Müdürlügü’nün — Esas sayılı takibinin iptaline, davacı tarafın takip konusu faturanın ödenmiş olmasına rağmen müvekkili aleyhine icra takibi başlatmış olmasından dolayı takip miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, vekâlet ücreti ve yargılama harç ve masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DERLENDİRİLMESİ:
İstanbul Anadolu —-Icra Müdürlüğünün — Esas sayılı dosya aslının celp edildiği, dosya arasına alındığı,
—Ticaret Sicil Müdürlüğüne, — Vergi Dairesi Müdürlüğüne, —-Bankası — Şube Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevapların geldiği,
Dosya Ankara Nöbetçi Asliye Ticaret Makkemesine talimat yazılarak davacı şirkete ait defterler incelenip bilirikşi rapor alındığı,
Dosya konusunda uzman mli müşavir bilirkişi —-‘ya tevdi edilerek rapor alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki oto korkuluk imalat işinin yapılmasından doğan ticari ilişkiden kaynaklı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından Ankara —-İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasında seri — nolu 29.12.2015 tarihli faturaya istinaden 110.825,60 tl asıl alacak, 5.559, 75 tl işlemiş faiz olmak üzere toplam 116.385,35 tl alacağın tahsili amacıyla 20.06.2016 tarihinde icra takibi yapıldığı, borçlu tarafında yetkiye, borca, faiz ve ferilerine itiraz edilmesi üzerine dosyanın 05.08.2016 tarihinde İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğüne gönderilerek — esasına kaydedildiği, bu dosyadan gönderilen ödeme emrine de davalı tarafından “herhangi bir borcu olmadığı “gerekçesiyle itiraz etmesi üzerine takibin durmasına karar verilerek İİK 67/2 maddesi gereği 1 yıllık hak düşürücü sürede mahkememizde iş bu itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmıştır.
Her iki tarafın tacir olması nedeniyle ticari defter ve belgeleri üzerinde inceleme yaptırılmasına karar verilmiş, davacının Ankara ilinde faaliyet göstermesi nedeniyle defter belgelerinin incelenmesi için bu yer mahkemesine talimat yazılmış, gelen bilirkişi raporunda; davacının 2016 -2017 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, bahse konu faturanın davacının defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı tarafından yapılan işe karşılık 110.825,60 tl lik fatura düzenlendiği, bu faturaya karşılık davalı şirket tarafından davacı şirket adına 31.01.2016 tarihinde 100.000 tl tutarında çek keşide edilerek — A.Ş adına —Bankasına ödendiği, kalan bakiye olan 10.825,60 tl lik kısım içinse ödeme kaydına rastlanmadığı bildirilmiş,
Davalının defterlerinin bulunduğu yer itibariyle ise mahkememizce bilirkişi—-dan aldırılan raporda; taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, bunun 2015 yılında başladığı, bahse konu faturanın davalının defterlerinde kayıtlı olduğu, yapmış olduğu 100.000 tl lik çek ödemesi düşüldükten sonra davacıya 10.825,60 tl borcunun kaldığı anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığa konu faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olması göz önüne alındığında taraflar arasında ticari ilişkiye konu işin ifasına yönelik herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığı, yine faturanın tebliği ile davalı tarafından fatura içeriğine itiraz edildiğine /iade edildiğine yönelik bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, davalının bu faturadan kaynaklı borçlu olup olmadığının tespitine ilişkindir.
Her iki tarafında defter incelemelerinden de anlaşıldığı üzere davalının davacıya 100.000 tl lik çek ödemesinde sonra 30.01.2016 tarihi itibariyle 10.825,60 tl bakiye borcu kalmıştır. Bu borcun ödendiğine yönelik ise davalı tarafça yazılı herhangi bir delil sunulmadığı gibi elden ödeme yaparak borcu ifa ettiğine dair davacının imzasını ihtiva eden bir belge de bulunmamaktadır. Dolayısıyla davalı taraf, HMK 200 kapsamında bakiye borcunu ödediğini ispat edememektedir. Davalı tarafından çekle yapılan ödeme tarihi ise icra takip tarihinden önce olup davacının yapılan ödemeye rağmen fatura bedelinin tamamını icra takibine konu etmekte kötüniyetli olduğu açıktır. Zira alacağın dayanağı faturaya dayalı olup miktarının tespiti özel bir yargılamayı ve hesaplamayı gerektirmemektedir. Bu sebeple davalının cevap dilekçesindeki talebi dikkate alınarak davacı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmiştir. Davalının ise çekle yapılan ödemeden sonra bakiye borcunun kaldığını bildiği, bu durum kendi defterlerinde de belli olduğu halde hiçbir borcu olmadığı gerekçesiyle takibin tamamına haksız yere itiraz ederek alacaklının alacağına geç kavuşmasına neden olduğu anlaşılmakla kabul edilen miktar olan 10.825,60 tl nin % 20 si oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine dair karar verilmiştir.
Taraflar arasında yazılı herhangi bir sözleşme bulunmadığı gibi davacı tarafından borca ilişkin keşide edilmiş herhangi bir ihtarname bulunmadığı için icra takip tarihi faizin başlangıç tarihi olarak kabul edilmiştir. Çünki BK 117 gereği temerrüt için , ya borcun vadesinin sözleşme ile belirlenerek ödeneceği tarihin kesin olarak belli olması halinde yada karşı borçlunun ihtar yada ihbarla temerrüde düşürülmesi gerekir. Olayımızda borcun ödeneceği tarih kesin olarak belli olmadığı gibi davacı tarafından yapılmış bir ihtar yada ihbar da bulunmadığından davacının takip öncesi dönem için işlemiş faiz talep edemeyeceği anlaşılmıştır.
Her ne kadar davacı taraf 07.04.2017 tarihli dilekçesi ile kısmi feragat talebinde bulunarak 10.825,60 tl asıl alacak+ 543,08 tl işlemiş faiz olmak üzere toplam 11.368,68 tl için davaya devam ettiğini belirterek 105.016,67 tl lik feragat ettiği kısım için yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminat talebinin bulunmadığını belirtmiş ise de hem haksız miktarla davayı açan kendisi hem de feragat eden kendisi olmakla böyle bir hakkının zaten bulunmadığı anlaşılmış, zira Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 6.maddesi gereği ön inceleme aşamasından sonra yapılan feragat işleminde tarifede belirlenen ücretin tamamına hükmolunacağı belirtilmekle davalı lehine, davacı aleyhine yargılama gideri, vekalet ücreti ile kötüniyet tazminatının tamamının ödenmesine dair karar verilmiştir.
Taraflar arasındaki iş ticari iş olmakla ticari avans faizi istenebileceği anlaşılmış ise de taleple bağlılık gereği takipten itibaren asıl alacak olan 10.825,60 tl ye geçerli takip olan İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğündeki takibe başlama tarihi olan 05.08.2016 tarihinden itibaren yıllık % 9 oranında yasal faiz uygulanmasına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Davalının İstanbul Anadolu —- icra Müdürlüğünün — E. Sayılı dosyasında 10.825,60 TL asıl alacak yönünden takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin istemlerinin reddine,
Asıl alacak miktarı belirli bulunmakla 10.825,60 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatı davalıdan alınarak davacıya verilmesine ,
Talepte bağlılık ilkesi gereği takipten itibaren asıl alacağa yıllık % 9 oranında yasal faiz uygulanmasına,
Davanın reddedilen kısmı olan 105.559,75 tl yönünden davacının takibe geçmekte kötüniyetli olduğu anlaşıldığından reddedilen miktarın %20 si oranında ( 21.111,95 tl ) kötünüyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya ödenmesine
2-Davacı vekili tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 1.987,58 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 2.021,08 TL harç gideri, tebligat, müzekkere, 1400 tl bilirkişi ücreti, talimat masrafı olarak 1.517,00 TL olmak üzere toplam 3.538,08 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 318,43 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye 3.219,65 TL’sinin davacı üzerinde bırakılmasına
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 12.667,17 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Alınması gereken 739,50 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 1.987,58 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.248,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,

Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/03/2018