Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/888 E. 2019/1035 K. 05.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/888 Esas
KARAR NO: 2019/1035
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 25/07/2016
KARAR TARİHİ: 05/11/2019
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; sürücü ——-sevk ve idaresindeki ——— plakalı aracın ——- tarihinde seyir halinde iken sürücü ——–sevk ve idaresindeki ———— plakalı araca çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, kaza nedeniyle davacı ———- ağır bir şekilde yaralandığını, söz konusu kaza anında yolcu olarak bulunan davacının kazanın meydana gelmesinde kusurunun bulunmadığını, kazada —- plakalı araç sürücüsü ———- asli kusurlu olduğunu, aracın davalı nezdinde sigortalı olduğunu, davalı … şirketine yapılan başvuruya rağmen herhangi bir ödeme yapılmadığını belirtmiş, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla — TL kalıcı işgücü kaybı tazminatı ———– TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam ———– davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu trafik kazasının —— tarihinde meydana geldiğini, yasal – yıllık süre geçtikten sonra aralık ——– tarihinde dava açıldığını, bu nedenle davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddi gerektiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davalı şirketin belirlenecek gerçek zarardan sigortalısının kusur oranına isabet eden oranda ve poliçe limitleri ile sınırlı olarak sorumlu olduğunu, dava konusu kazada davacının —- kusurunun olup olmadığının araştırılarak müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, kalıcı sakatlığının bulunup bulunmadığının ——— tarafından yapılacak muayene sonucu belli olabileceğini, dava konusu kaza ile ilgili olarak yeterli bilgi ve belge ile ihbarda bulunulmadığını, dava tarihinden itibaren yasal faize hükmedilebileceğini belirtmiş, davanın reddine, mahkeme masrafları ile ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; trafik kazasından kaynaklanan kalıcı ve geçici iş göremezlik zararının tazmini istemine ilişkindir.
818 sayılı BK.nun 41. maddesinde haksız fiil tanımlanmış, 60. maddesinde de haksız fiilden zarar görenin bundan kaynaklanan zararın tazmini istemi ile açacağı davaların, zararı ve faili öğrendiği tarihten itibaren -yıl ve herhalde haksız fiil tarihinden itibaren ———-yıllık zamanaşımı süresine tabi bulunduğu belirtilmiştir.
Buna karşılık, 2918 sayılı KTK.nun 109/1. maddesinde “Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak—– yıl ve her halde, kaza gününden başlayarak —- yıl içinde zamanaşımına uğrar.” hükmüne, yine aynı kanunun 109/2 maddesinde ise, “dava, cezayı gerektiren bir fiilden doğar ve Ceza Kanunu bu fiil için daha uzun bir zamanaşımı süresi öngörmüş ise, bu süre maddi tazminat talepleri için de geçerlidir.” hükmüne yer verilmiştir. Söz konusu hükümde, ceza zamanaşımının uygulanması bakımından sürücü ve diğer sorumlular arasında bir ayrım da yapılmamış, böylece kuralın bunların tümü için geçerli olduğu, hepsi için aynı zamanaşımı süresinin uygulanacağı öngörülmüştür.
Kaza nedeniyle dava dışı sürücü ——- hakkında taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçundan soruşturma başlatıldığı, mağdurların şikayetçi olmamaları nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına kararı verildiği görülmüştür. Taksirle birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma suçu, olay tarihinde yürürlükte bulunan 5237 sayılı TCK’nın 89. maddesinin 4. fıkrası kapsamındadır ve dava zamanaşımı süresi 5237 sayılı TCK’nun 66/e maddesi uyarınca – yıldır. Davaya konu trafik kazası ——- tarihinde meydana gelmiş, dava ise —— tarihinde açılmıştır. Buna göre, eylem için öngörülen uzamış ceza zamanaşımı süresinin — yıl ve sürenin başlangıcının olay tarihi olduğu dikkate alındığında, dava tarihi olan ———- zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşıldığından açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın zamanaşımı nedeniyle reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irad kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/11/2019