Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/860 E. 2018/76 K. 07.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A R A R-
ESAS NO : 2016/860 Esas
KARAR NO : 2018/76

ESAS DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
ESAS DAVA TARİHİ : 21/07/2016

BİRLEŞEN DAVA
BİRLEŞEN DAVA : Genel Kurul Kararının İptali
BİR.DAVA TARİHİ : 28/07/2016
KARAR TARİHİ : 07/02/2018

Davacılar vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu esas ve birleşen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Esas davada davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin, 26/06/2016 tarihli olağan genel kurulunun ve bu genel kurul toplantısının gündeminde yer alan 4-5-6-7 ve 8.maddelerinin yasaya, iyiniyet kurallarına ve yerleşik yargıtay içtihatlarına aykırı yönetim ve denetim kurulu faaliyet raporlarının kabulü ve bu kurulların ibrazı ile bilanço ve gelir gider tablolarının görüşülerek, ibrazı ve kabulü kararlarının iptalinin gerektiği; daha önce 03/04/2016 tarihli genel kurulda alınan ve yönetim ve denetim kurullarına ibra edilmemesi, bilanço ve gelir gider hesaplarının reddi konularında alınan kararlara rağmen, yönetim ve denetim kurullarının göreve yeniden seçilmeleri üzerine iki çelişkili karar olduğu gerekçesi ile İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nce kabul edilmediğini ve toplantı tutanaklarının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ilan edilmediğini; dolayısıyla yeni bir genel kurul toplantısı yapılmak zorunda kalındığını; davalı kooperatifin daha önce 2009 yılına ait 2010 tarihli genel kurulun iptali davasında İstanbul—-. Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen iptal talebinin reddine ilişkin kararın, Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin ////////////////// esas, ///////////////sayılı ////////////// tarihli kararı ile bozulmasına karar verildiğini; davalı kooperatifin 31/01/2011 tarihli genel kurulun iptali davasının da İstanbul (Kapatılan) — Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilen iptal talebinin reddine ait kararın da Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin //////////tarih ve //////////////esas, 2016/2109 sayılı kararı ile bozulmasına karar verildiğini; dava dilekçesindeki ayrıntılı açıklamaları kapsamında, davalı kooperatifin 26/06/2016 tarihli genel kurulunda ve gündeminde yer alan 4,5,6,7 ve 8.maddelerinin yasaya, iyiniyet kurallarına ve yerleşik içtihat kurallarına aykırı olması ve mutlak butlan nedeniyle, iptaline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Esas davada davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davaya cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamaları kapsamında, genel kurulda alınan kararların, kanuna ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu iddialarının kabulüne imkan bulunmadığını; hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
Birleşen davada (İstanbul Anadolu—Asliye Ticaret Mahkemesi—) davacılar vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davalı kooperatifin ortaklarından olan müvekkillerinin asaleten/vekaleten 2015 yılına ilişkin olarak 26/06/2016 tarihinde gerçekleşen genel kurula yasal, Anayasal haklarını kullanmak üzere iştirak ettiklerini bu genel kurulun Kooperatifler Yasasına, TTK’na, Komiserler Yönetmeliği’ne tamemen aykırı olduğunu, kanunen yok hükmünde olduğunu, Divan Başkanı ve Hükümet Komiserinin görevlerini kötüye kullandığını, davalı kooperatifin 185 ortağı olduğunu, müvekkiller ile birlikte hareket eden 29 ortağın, gündemin 2. ve 3. maddesine geçilmeden hemen önce TTK 420. maddesi hakkı olan sermayenin (ortaklığın) 1/10 nitelikli azınlık ile toplantı gündem maddelerinin tamamının ibralar dahil ilgilendirdiği için Kooperatifler Yasası mad. 89 delaletiyle hak olarak ertelenmesi için önerge verdiğini, TTK 420 gereği bu oranın kooperatiflerde 1/20 olduğunu,bu önergede müvekkilerin ve nitelikli azınlığın talebinin açıkça bilançonun incelenmesi veya ibranın ertelenmesi olmadığının belli olduğunu, Divan Başkanının ortak sayısının 1/10’u olan önerge sahiplerinin bu müracaatını zapta geçirip oylama dahi yapmadan genel kurulu ertelemesinin şart olduğunu, zira azınlığın bu önergesinde söz konusu edilen gündemin tüm maddelerini bilanço ile ilgili olduğunu, genel kurulun takdir hakkı olmadığı halde nitelikle azlığın talebini gündemin 2. ve 3. maddesinde alınan divan, hükümet komiserinin de onayını alarak yasada olmadığı halde bu erteleme talebini genel kurulun onayına sunup oylattığını, bu nedenlerle genel kurul toplantı tutanağı incelenerek dava konusu genel kurulun her türlü tiscil ve ilan işleminin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve kararın Ticaret Sicil Müdürlüğüne elden tebliğine karar verilmesini ve genel kurulda alınan ilk 3. maddesi hariç tüm kararların iptaline karar verilmesini: arz ve talep etmiştir.
Birleşen davada (İstanbul Anadolu —-Asliye Ticaret Mahkemesi —) davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; kooperatifler kanununa göre “aksine açıklama olmayan hususlarda TTK’nin anonim şirketlere ait hükümler uygulanır” hususunda genel kurul kararlarının iptalini talep etmesi açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, kooperatife kayıtlı ortakların en az 1/10’unun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunmaları halinde, hesap tetkik komisyonununun seçilmesi, bilanço incelemesinin ve ibranını geriye bırakılması, çıkan veya çıkarılan ortaklar hakkında karar alınması, genel kurulun yeni bir toplantıya çağrılması ve kanun, anasözleşme ve iyiniyet esasları ile genle kurul kararlarına aykırı olduğu ileri sürülen yönetim kurulu kararlarının iptali, yönetim kurulu üyeleri ile denetçeliren azli ve yerlerine yenilerinin seçilmesi ile ilgili hususlar, genel kurula katılanların yarıdan bir fazlasının kabulü ile gündeme alınacağını, üyelerin 1/10 u her ne kadar yazılı teklifte bulunmuş olsalar da , Koop. Kanunu 46. Maddesine uygun olarak, 42 kabul oyuna karşılık 69 red oyu ve oy çokluğu ile toplantının ertelenmesine gerek olmadığını karar verildiğini, genel kurul toplantı tutanağında açıkça bilançonun incelenmesinin yönetim ve denetim kurulunun ibrasının ertelenmesi görülmekte olduğunu, davacıların kötü niyetli olduğunu ve davanın reddini arz ve talep etmiştir.
Esas ve birleşen dava; davalı kooperatifin 26/06/2016 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında alınan dava konusu kararların iptali istemine; ilişkindir.
Esas davada davacı 07/02/2018 tarihli oturumda; eski yazılı ve sözlü beyanlarını tekrar ettiğini, 2012 yılının genel kurulunun gündeminin ve aynı şekilde huzurdaki dava ile alınmış olan aynı kararların iptali konusunda İstanbul — Asliye Ticaret Mahkemesi’nden verilmiş olan iptal kararı, kooperatif tarafından İstinafa götürülmeyerek kesinleştiğini; huzurdaki davada aynı konuda ve aynı şekilde alınmış olan kararların da iptal edilmiş sayılması görüşünde bulunduğunu; takdirin mahkemeye ait bulunduğunu beyan etmiş, beyanını imzası ile de onayladığı ve devam eden duruşmadaki beyanında; esas davanın konusunun kalmadığını beyan etmiş olduğu; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi — tarafından düzenlenen 26/01/2018 tarihli rapora göre; davalı kooperatifin 26/06/2016 tarihinde yapılan 2015 yılına ait olağan genel kurul toplantısında alınan 4,5,6,7,8,9,10,11 ve 12.maddelerindeki kararlara ilişkin olarak davacıların dava açma haklarının bulunmadığını; dava açma süresinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığına ilişkin hukuki değerlendirmenin takdirinin mahkemeye ait bulunduğu; davalı kooperatifin üye sayısının 185 olduğunu; genel kurul toplantı nisabının 147 olduğunu; 74 ortağın asaleten, 49 ortağın vekaleten olmak üzere toplam 123 ortağın hazirun cetvelinde tespit edildiğini; davacıların toplantı nisabı ve karar nisabına ilişkin itirazlarının bulunmadığını; ancak, genel kurulda alınan kararların tümüne itirazlarını içeren dilekçe/ önergelerinin tutanağa geçtiğini; davalı kooperatifin 26/06/2016 tarihinde yapılan olağan genel kuruldaki alınan karar 63 kabul oyuyla alınabileceğini; 7.maddenin 62 kabul oyuyla kabul edildiğini; bu kararın, karar nisabını sağlayamadığını; bunun dışındaki tüm maddelerin karar nisabını sağladığını; davacıların toplantıya ilişkin muhalefet şerhlerinin tutanakta bulunduğunu; toplantı karar nisabının 63 olduğunu ve buna göre tüm dosya kapsamında ve yukarıdaki tespitlere göre iptali istenen karar maddelerine ilişkin hukuki değerlendirme ve takdirin mahkemeye ait bulunduğu yönünde yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporu içeriğine göre;
Esas ve birleşen davada; davacıların, davalı kooperatifin üyesi olduğu; davalı kooperatifin 03/04/2016 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında yönetim ve denetim kurulunun ibra edilmediği; 26/06/2016 tarihinde olağan genel kurul toplantısı yaptığı; hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalı kooperatifin, 26/06/2016 tarihli genel kurulunda alınan (4), (5), (6), (7) ve (8) alınan kararların, esas dava yönünden, (4), (5), (6), (7), (8), (9), (10), (11), (12), (13), (14), (15), (16), (17), (18), (19) ve (20) nolu olarak alınan kararların birleşen dava yönünden yasaya iyiniyet kurallarına ve kooperatif ana sözleşmesine aykırılığının bulunup bulunmadığı; bu kapsamda, bu kararların iptali koşullarının oluşup oluşmadığı; noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre;
esas davanın yasal süresinde açılmış bulunduğu; esas davada davacının, 07/02/2018 tarihli duruşmadaki beyanları kapsamında; davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına; karar vermek gerekmiştir.
birleşen davada; davanın yasal süresi içinde açılmış bulunduğu; birleşen davanın davacıları ve birlikte hareket eden 29 ortağın gündemin 2. ve 3. maddesine geçilmeden hemen önce TTK.nun. 420. maddesi hakkı olan sermayenin (ortaklığın) 1/10 nitelikli azınlık ile toplantı gündem maddelerinin tamamının ibralar dahil ilgilendirdiği için kooperatifler yasasının 89.maddesi delaletiyle TTK.nun. 420.maddesi gereği ertelenmesi için önerge verilmesi ve TTK.nun. 420.maddesi gereği bu oranı kooperatiflerde 1/20 olarak kabul edilmesi gerektiğinden; kooperatif genel kurulunda taleplerinin kabul edilerek, erteleme kararı verilmemesinin yasaya aykırı bulunduğuna ilişkin iddianın, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 46. maddesi uyarınca kural olarak; gündemde olmayan hususların görüşülemeyeceği; anılan yasanın 46/3. maddesi ve ana sözleşmenin 31. maddesi hükmüne göre gündemde olmayan konular kooperatife ortak olanların en az 1/10’unun gündem maddelerinin görüşülmesine geçilmeden önce yazılı teklifte bulunması ve genel kurula katılanların yarısından bir fazlasının kabulü ile gündeme alınabileceği; birleşen davacıların bu husustaki talebinin, 26/06/2016 tarihli olağan genel kurul toplantısında oya sunulduğu ve reddedildiği; bu husustaki oylamanın yasaya ve ana sözleşmeye aykırılığının bulunmadığı; ayrıca, dava konusu gündem maddelerinin [7.madde hariç] genel kurula katılan 123 ortağın 63’ünün kabul oyuyla kabul edildiği; gündemin 7.maddesinin ise ibrası oylanan yönetim kurulunun [5 üye] oy kullanamaması nedeniyle yönetim kurulu üye sayısı düşüldüğünde [123-5=118] oylamaya katılanların [118/2=59+1=60] oy çokluğu ve yeterli nisapla ibralarına karar verildiği; bu nedenlerle, birleşen davada davacılar tarafından, davalı aleyhine açılan işbu davanın sübut bulmadığından reddine; karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
A-Esas davada; davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
B-Birleşen dava (İstanbul Anadolu —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — Esas) reddine,
ESAS DAVADA YARGILAMA GİDERLERİ:
1-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,

2-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,

BİRLEŞEN DAVADA YARGILAMA GİDERLERİ:
1-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 29,20 TL harçtan mahsubu ile bakiye 6,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,

2-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacıların yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
C-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,

Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2018