Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/811 E. 2021/445 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/811 Esas
KARAR NO: 2021/445
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/06/2016
KARAR TARİHİ: 08/04/2021
—- yargılama yetkisini kullanan bağımsız —-, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili; müvekkili davacı şirketin faaliyetini sürdürdüğü—— alan işyerinde oluşabilecek olan risklerle ilgili olarak davalı ve müvekkili şirket arasında——-düzenlendiğini, bu poliçe gereğince müvekkil şirket tarafında davalı şirkete gerekli ödemelerin yapılarak müvekkilin üîerine düşen yükümlülüğünü yerine getirdiğini, —– tarihinde belirtilen adreste gece saatlerinde meydana gelen hırsızlık sonucunda bir kısım menkul malların çalınarak müvekkilin zararının meydana geldiğini, meydana gelen hırsızlık olayının derhal kolluk kuvvetlerine ve yine davalı ile müvekkil arasında düzenlenen sigorta poliçesi gereğince durumun davalıya da bildirildiğini, hırsızlık olayının davalıya bildirilmesi sonucunda davalı yanca adreste inceleme yapıldığını ve hırsızlık olayı nedeniyle müvekkilin zararının oluştuğu tespit edilerek müvekkil şirkete ——— zarar ödemesi yapılarak riskin tekrarlaması ihtimali olduğu gerekçesiyle sigorta poliçesinin iptal edildiğini, davalı yanca yapılan ödeme miktarının müvekkili şirketin zararını karşılamaktan uzak olduğunu, müvekkili şirket kayıtlarında yapılan incelemeye göre hırsızlık olayının meydana gelmesinden önce——tarihi itibarıyla müvekkil şirket kayıtlarında— bulunduğunu, olay sonrasında yapılan sayım neticesinde —- çalındığının tespit edildiğini, —- adet saatin giriş maliyetinin müvekkilce —- olarak tespit edildiğini, — satış fiyatına göre değerinin ise——- olduğunu, müvekkil şirketin ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılacak incelemeyle çalınan saatlerin adedinin ——olduğunun ve bu saatlerin çalınması nedeniyle uğranılan gerçek zararın belirlenebileceğini iddia ederek, davanın kabulü ile —– tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı nedeniyle ortaya çıkan müvekkil zararının tespit edilerek, tespit edilen müvekkil zararından davalının müvekkil şirkete yapmış olduğu —– hasar ödemesi mahsup edilerek, bakiye müvekkil zararının fazlaya ilişkin haklan saklı kalmak kaydıyla şimdilik —-kısmının hasar tarihi olan —– tarihinden itibaren işleyecek olan ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile müvekkil şirkete ödenmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalı şirkete yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı vekili; davacı şirketin ——- olarak faaliyet gösteren işyerinde oluşabilecek olan ———— sigorta poliçesinin müvekkili şirketçe düzenlendiğini, hırsızlık ihbarına takiben sigortalı işyerinde, davacı şirket yetkililerince çalınan saatlerin satış sonrası promosyon olarak ücretsiz verilen mallar olduğunun beyan edildiğini, işyerinde show room’ da sergilenen saatler hariç tüm saatlerin hırsızlık olayının yaşandığı 3.katta kilitli odada muhafaza edildiği ve hırsızların bu odaya girmediklerinin belirlendiğini, şirket yetkilisi —— karakol ifadesinde —- saatin — çalındığının beyan edildiğini, sigortalı firma kayıtlarında yapılan incelemede—– yılında —— firmasından saat alımı yapıldığı, ——- yılında ortaklık yapısının değişmesi üzerine ——— tarihinde kalan saatlerin davacı şirkete devredildiğinin belirlendiğini, bu nedenle ekspertiz raporunda çalındığı beyan edilen——– alış tutarları ile bunlara işleyen vergi ve lojistik maliyetlerinin dikkate alındığını, ancak faturalardaki kod numaraları ile işyeri kod numaraları uyarlı olmadığından her bir cins saat için ağırlıklı ortalama yöntemiyle—— maliyet tespit edildiğini, takiben davacı şirket tarafından çalındığı beyan edilen kod numaralarına ulaşıldığı ve buna göre oluşturulan talep listesine göre —– talep edildiğinin bildirildiğini, ancak eksper tarafından talebin birim fiyatı yüksek saatlerden oluşturulduğu kanaatiyle bu talep listesinin dikkate alınmadığını ve bu nedenle eksper tarafından tespit edilen ortalama maliyet üzerinden ——- tarihinde davacıya ödendiğini ve müvekkil sigorta şirketinin zimmetinin bu olaydan kaynaklanan başkaca bir hak ve alacak kalmadığının kabulüyle gayrı kabili rücu ibra edildiğini, dosya kapsamı, —- alım faturalarından görüldüğü üzere tüm saatlerin davacı tarafından —- edildiklerini, davacı şirket tarafından ithal edilen saatler uygun bir kar ile ortaklan aynı olan —– satıldığını, —- —- ortaklık yapısının bozulması üzerine aynı malların ——– tarafından yine üzerine bir kar konarak——– tarihinde davacı firmaya satış gösterildiğini, davacı şirketin çalınan saatlere ilişkin talebinin bu son satış faturalarındaki fiyatlara göre oluşturulduğunu, bunun haksız zenginleşme teşkil ettiğinden sigortacının ancak gerçek zararı ödeyeceğine ilişkin amir düzenlemelere aykırı olduğunu, işyerinde yaşanan hırsızlık olayında çalınan malın boyutunun ilk ihbarda bildirildiği üzere dosya açmaya gerek duyulmayacak ölçüde cüzi bir tutar olduğunu, davacı şirketin bu olayı fırsata çevirmeye çalışarak belki de teminata dahil olmayan vs. kıymetlerden kaynaktı zararını kapatmayı amaçladığını, bu nedenle aynı saatler üzerinden kar üstüne kar konularak oluşturulan zarar hesabına dayanan talebin aşkın talep olduğunu, ——— sonra temerrüt oluşacağından davacı vekilinin hasar tarihini yansıtan faiz başlangıç tarihine ilişkin talebinin de yerinde olmadığını savunarak, davanın reddine, yargılama giderlerinin ve vekâlet ücretinin davacı şirket üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Dava, işyeri sigorta poliçesine dayalı tazminat istemine ilişkindir.
Dosya kapsamındaki tarafların iddia ve savunmalarından davacının işyerinde meydana gelen hırsızlığın teminat kapsamında olduğu, rizikonun teminat süresi içerisinde meydana geldiği ve bir kısım zararın oluştuğu hususlarında çekişme bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık meydana gelen yangın sonucu teminat altına alınan tüm zararın karşılanıp karşılanmadığı, taraflar arasında düzenlenen ibraname karşısında
davacının
tazminat talebinde bulunabilip bulunamayacağı noktalarında toplanmaktadır.
Dosyaya ekli davacının reddetmediği —– tarihli ibranameden davacının işyerinde — tarihinde meydana gelen yangın hadisesi sonucu poliçe genel ve özel şartları uyarınca tespit olunan ——– hasar bedelinde mutabık oldukları, anılan meblağı nakden ve tamamen aldığı, tazminatın bedelini almakla sigorta poliçesi hükümlerinin tamamen yerine getirilmiş olduğu, davacının davalı sigorta şirketine karşı meydana gelen olay nedeniyle herhangi bir talep ve iddialarının kalmadığını sigorta şirketini tamamen ibra ettiği anlaşılmaktadır. Sözkonusu ibranamede davacı sigortalının sigorta poliçesi genel ve özel şartları uyarınca teminat kapsamında bulunan zararlarına ilişkin her hangi bir çekince koymadığı görülmektedir. Bu anlamda sözkonusu ibraname TBK 132. maddesi uyarınca tam bir ibradır ————
Yine hasar dosyası kapsamında yer alan ve dosyaya sunulmuş olan kesin ekspertiz raporunda da çalınan——–saat teminatlarının hesaplanmış olduğu, davacının aşırı yararlanma iddiasının davacının tacir olması, çalınan saat sayısı belli olması, sözleşme serbestisi kapsamında davalıyı ibra ettiği anlaşıldığından, TBK madde 28 kapsamındaki iddiası yerinde görülmeyerek, bu kapsamda borcu sona erdiren sebeplerden olan ödeme ve ibraname uyarınca davanın reddine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 671,83 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 612,53 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.900,98 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 5,10 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle,——— Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2021