Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/795 E. 2022/194 K. 01.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/795 Esas
KARAR NO: 2022/194
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 04/04/2016
KARAR TARİHİ: 01/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilin davaya konu olan icra dosyasında borçlu — yasal mirasçısı olduğunu, davalının muris —– tutarındaki bononun vadesinde ödenmemesi iddiası ile kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibinin başlatıldığını, ödeme emrinin —- tarihinde muris yort dışında iken muhtara yapıldığını, yurt dışından döndükten sonra takipten haberi olduğunu, takibin başlatıldığında murisin kanser hastası olduğundan sürekli doktor kontrolünde olduğunu, murisin kızı olan müvekkilinin ——– ettiğini ve söz konusu bonodan yapılan devirden ve başlatılan takibinden muris öldükten sonra haberini n olduğunu, —– tek başına yaşadığını, tek yaşamasının ve ruhen buhran içerisinde olduğundan kendisine yakınlık gösterildiğini hile ile kendisine bononun imzalatıldığını, herhangi bir temel ilişki olmadan imzalanan bononun murisin iradesi hile ve desise ile sakat olduğunu, murisin takibe konu bononun bedelini her ne kadar imzalanan bononun bedelsiz olmasına rağmen davalıya hissesini devretmek suretiyle ödendiğini, söz konusu taşınmaz üzerinde arsa niteliğinde üzerinde daire ve dükkanların mevcut olduğunu, ibraname verilmesine rağmen davalının icra işlemlerine devam ettiğini, taşınmaz üzerindeki hacizleri dava konusu icra dosyasında da olan muris adına kayıtlı olan taşınmazlar için haciz talebinde bulunulduğunu, kötüniyetle açılan takibin taraflarına düşen miras mukabilince durdurulmasına ve akabinde iptalini, murisin takibe konu bononun borçlusu olmadığının tespitini, davalının kötüniyetli olmasından dolayı %20 tazminata mahkum edilmesine, yargılama ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı müvekkilinin— yılı aşkın bir süredir —-, daha sonra —- bağlı olarak çalışan kişi olduğunu, davacının annesinin muris—-bu vesile ile tanıştığını, gayrimenkullerinin satışı ve değerlendirilmesi hususunda kendisine yardımcı olduğunu, bu süreçte — güven ve dostluğunu kazandığını, aralarında dostlu ve profesyonel iş ilişkisi olduğunu, —- dava dilekçesinde iddia edilenin aksine hukuki haklarının bilincinde olan sağlıklı bir kişi olduğunu, —– dosyanın icra müdürlüğüne bizzat gidip borcunu kabul ettiğine dair beyanın mevcut olduğunu, dava dilekçesinde dava konusu senedin hile ve desise ile imzalatıldığı ve temel ilişki olmadığından irade sakatlığı neden ile hukuki ilişkinin geçersiz olduğu bedelsiz senedin icraya konulduğunu ancak bu iddiaların hukuken geçersiz olduğunu yazılı delille ispat edilmesi gerektiğini, ——yaptığı taşınmaz devir işlemleri sırasında —- taşınmaz üzerine koyduğu ceza yaptırımları ve ödenmesi gereken bedeller nedeniyle devri işlemlerini yapamadığını, işbu sebeplerle davanın reddini, %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya hükmedilmesini talep etmiştir,
İNCELEME VE GEREKÇE :
Dava,—-bedelli keşidecisi —– olan senet sebebi borçlu olunmadığı iddiasıyla açılan menfi tespit davasıdır.
Tarafların iddia ve savunmalarının incelenmesinde, davacının iddialarının; vefat eden annesinin iradesinin sakatlanması sureti ile takibe konu edilen senedin elde edildiğinin belirtildiği, davalının savunmasının ise işbu senet bedelinin müteveffaya nakit olarak verildiğinin ancak temeldeki ilişkinin gayrimenkul satışı olduğunun belirtildiği anlaşılmıştır. Davalı tarafça sunulan dilekçeler incelendiğinde müteveffa —– iki adet taşınmaz satın almak için kendisi ile anlaştığı ve taşınmazların bedelinin peşinen ödendiği, ancak taşınmazların devri konusunda vergi ve borçlar nedeni ile sorun yaşandığı ve devrin yapılamaması üzerine alınan paranın davalıya iade edilmesi yerine işbu senedin verildiği anlaşılmıştır. Eldeki dava kambiyo senedine dayalı olarak açılan bir menfi tespit davası olması nedeni ile ispat yükü kural olarak davacı tarafa aittir. Davacı tarafça müteveffanın akıl zayıflığı ve irade sakatlığından faydalanılmak sureti ile senedin alındığı iddiasında bulunulmakla mahkememizce tüm tedavi evrakları toplanmış ve dosyanın —– tevdii sağlanmıştır.—- tarafından tüm veriler incelenmek sureti ile müteveffanın ayırt etme gücünden yoksun olmadığı, hukuki tabirle fiil ehliyetinin bulunduğu mütalaa edilmiştir. Her ne kadar davacıların vekilleri tarafından işbu rapora itiraz dilekçeleri sunulmuşsa da salt beşeri yorumlara dayalı, soyut varsayımlar ve bir takım şahsi yorumlar ile itiraz edildiği, ancak somut bir şekilde rapora karşı bilimsel eleştiri yöneltilmediği anlaşılmakla itirazlara itibar edilmemiştir. Diğer yandan senet metninde yer alan nakden ibaresi ile davalının beyanlarındaki taşınmaz bedelinin peşinen ödenmesi ancak taşınmazın devredilmemesi ve ödenen bedelin de iade edilmemesi iddiaları göz önüne alındığında, senedin talil edilmediği bu nedenle de ispat yükünün davalı taraf üzerinde kalmadığı anlaşılmaktadır.
Son olarak davalı vekilince cevap dilekçesinde talep edilen tazminatın bulunduğu, İİK 72/4 maddesi uyarınca son oturumda ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmiş ve kanun hükmü gereği davalı alacaklının dava değerinin %20 si oranında —— tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesi gerekmektedir.
İzah olunan gerekçeler ile davacıların davasını ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine, dava değerinin %20si oranında tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine dair karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın ispatlanamaması nedeniyle REDDİNE;
2—– tarihli ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına,
3-İİK 72/4 uyarınca dava değeri olan — tazminatın davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
KARAR HARCI
4-Alınması gerekli 80,70 TL harcın davacı tarafından peşin olarak yatırılan 2.561,63 TL’nin ve yargılama sırasında yatırılan 2.561,63 TL ve 120,00 TL tamamlama harcın mahsubu ile kalan 5.162,56 TL nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
AVUKATLIK ÜCRETLERİ
5-Avukatlık asgari ücret tarifesine göre davalı vekili için takdir olunan 29.450,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
DİĞER YARGILAMA GİDERLERİ
6-Davacı tarafından sarfedilen yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından sarfedilen 161,73 TL posta ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
8-Bakiye gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/03/2022