Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/793 E. 2019/1156 K. 04.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

KARAR
ESAS NO : 2019/597 Esas
KARAR NO : 2019/1161

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 15/02/2018
KARAR TARİHİ : 05/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; İstanbul Anadolu—–.Asliye Ticaret Mahkemesi’nde yazılı şirket hisse devir sözleşmelerindeki imzaların müvekkiline ait olmadığı gerekçesiyle sahteliğine ilişkin dava açtıklarını ve halen derdest olan davanın —– esasına kaydedildiğini, bu nedenle işbu dava dosyasının İstanbul Anadolu —-.Asliye Ticaret Mahkemesi’ndeki derdest olan —- esas sayılı dava dosyası ile birleştirilmesini; talep ve dava edilmiştir.
Davacı vekilince dava dilekçesinde işbu dava ile İstanbul Anadolu —-.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- esas sayılı dosyasının birleştirilmesi talep edilmiş olup, Mahkememizin —– esas sayılı dosyasında görülmeye başlanmıştır.
Mahkememizin —– esas sayılı dosyasının yargılaması kapsamında—-tarihli tensip tutanağının 9.maddesi ile “davacı tarafından (8) nolu ara kararında yazılı şirket hisse devir sözleşmelerindeki imzaların davacı eli ürünü olmadığı iddiasını ileri sürmekle bu imzaların sahteliğini iddia ettiği zira noterden tasdikli imzanın ve şirket ortaklar kurulu kararı altındaki imzanın inkarı nedeniyle açılan dava aynı zamanda davayı asliye şeklinde açılmış bir sahtelik davası olduğu; öte yandan HMK.nun 204.ve 1512 Sayılı Noterlik Kanunun 82/f-III.maddeleri hükümlerine göre, noterlikçe onaylanan imza sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli bulunduğu; böyle bir imzanın sahteliği iddiası ise sözleşmelerin diğer tarafına olduğu kadar devir sözleşmesini düzenleyip imzayı onaylayan noterlere karşı ileri sürülmüş olup; hemen sabit görülmesi halinde noterin Noterlik Kanunun 162.maddesi uyarınca hukuki sorumluluğuna da yol açabileceği gibi noterin savunması bu davanın sonucunu da etkileyebileceğinden bu halde onaylı imzanın sahteliği iddiasının bu imzaları onaylayan noterlerin taraf olmadığı bir davada, incelenip hükme bağlanmasının usul hukuku ilkelerine uygun düşmediği; bu durumda, davacı tarafa ilgili noterler aleyhine işbu dava ile birleştirilmesi talepli olarak dava açmak ve açılmış davaya ilişkin belgeleri yazılı bir beyan ekinde dosyaya sunmak üzere (1) aylık kesin süre verilmesine; belirlenen kesin sürede dava açılmadığı ve/veya davanın açıldığına ilişkin bir beyanda bulunulmadığı takdirde işbu davanın HMK.nun 114-(1) d) ve115-(2) maddesi uyarınca usulden reddine karar verileceğinin ihtarına, ” şeklinde ara karar oluşturulmuştur.
Anılan ara karara istinaden davacı vekilince Kadıköy ——-. Noterliği’ne ve Kadıköy —-.Noterliği’ne karşı sahte işlemlerin tespiti istemiyle açılan dava İstanbul Anadolu ——Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- esas —- karar sayılı dosyası ile mahkememiz—–esas sayılı dosyası ile birleştirilmiştir.
Mahkememizin—– esas sayılı dosyasının —-tarihli celsesinde davacı vekilince ” bizim müvekkilimizin imzasının sahte olduğunu ileri sürdüğümüz kararlar davalı şirketin karar defterinin—- numaralı kararları altındaki imzalardır. Bizim Noter huzurunda yapılmış bulunan düzenleme şeklindeki hisse devir işlemlerine yönelik imza itirazımız yoktur. Ayrıca, Kartal —-. ve Kartal—–.Noterliği’nde ilgili karar defteri sayfası tasdiki yapılmıştır, müvekkilimizin imzası orda da alınmamıştır, ancak Noterlerin tasdikten önce imzayı teyit etmesi gerektiği düşüncesiyle onlara husumet yöneltilmiştir.” şeklinde beyanda bulunulmuş davaya konu sahteliğin, davalı şirket karar defterinin — ve —– karar defterindeki davacı imzalarına ilişkin olduğu belirtilerek talep sonucu somutlaştırılmıştır.
Davaya konu, yukarıda anılan kararların tetkikinde; —- nolu kararın, …’nden —- sayı ile tasdikli hisse devir ve temlik sözleşmesi ile şirket ortaklarından —– adresinde ikamet eden —– kimlik numaralı — devrettiğine ilişkin olduğu, —–nolu kararın da, Kadıköy —–.Noterliği’nden —–sayılı tasdikli hisse devir ve temlik sözleşmesi ile şirket ortaklarından ——-adresinde ikamet eden —– devrederek ortaklıktan ayrılmasına ilişkin olduğu belirlenmiştir.
Davacı vekilince Mahkememizin —–esas sayılı dosyası — tarihli celsesinde de açıklandığı üzere herhangi bir noterlik huzurunda atılan bir imzaya yönelik bir sahtelik iddiası bulunmadığı gibi, noterlikçe düzenleme şeklinde oluşturulmuş hiçbir belgenin de dava konusu edilmediği, anlaşılmıştır.
Mahkememizin 04/12/2019 tarihli celsenin (3) nolu ara kararı uyarınca birleşen dosyaların tefrikine karar verilmiş olup, açılan işbu dosya tefrik edilen mahkememizde —- esasına kaydedilmiş ve yargılamaya bu dosya üzerinden devam olunmuştur.
Davacı taraf sahtelik iddiasının, davalı şirket karar defterindeki imzalara ilişkin olup imzaların noter huzurunda atılmamış olduğu, yalnızca anılan defter suretinin noterlikçe tasdikinin söz konusu olduğu,—–esas sayılı dosyada davacı tarafa ilgili noterler aleyhine birleştirme talepli dava açmak üzere süre verildiği halde davacı tarafça Kadıköy ——gösterilerek dava ikame edildiği, Noterliğin işbu davada pasif husumetinin bulunmadığı değerlendirilmekle davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle usulden reddine,
2-Alınması gereken —– maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan —- harçtan mahsubu ile bakiye —- davacıdan tahsili ile hazineyi irat kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalılar tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
İlişkin; dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda, kararın taraflara tebliğinden itibaren (2) hafta içinde istinaf/ kanun yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.