Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/701 E. 2019/1140 K. 02.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/701 Esas
KARAR NO: 2019/1140
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 07/06/2016
KARAR TARİHİ : 02/12/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ——tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin tacir sıfatıyla davalı bankadan ——- tarihinde ——— TL tutarında ticari kredi aldığını, davalı banka tarafından hiçbir yasal dayanağı olmadan haraç mezaç müvekkilden krediye ilişkin olarak ———-TL dosya masrafı tahsil edildiğini, ana sözleşmeden ayrı olarak müvekkiline masraflar için ayrı bir belge imzalattırıldığını, o belgede alınacak olan masrafların ne için alındığı yazılı olmadığı için müvekkiline dikte edilen bu şartın haksız olduğu ve bu nedenle batıl olduğu aşikar olduğunu, davalı banka tarafından masraf adı altında alınan paranın ne için alındığını müvekkiline müzakere edilmediğini, davalı icra takibine konu likit alacağın müvekkilinden haksız olarak tahsil edildiğini ve güncel hukıık kaideleri çerçevesinde bu parayı müvekkiline iade etmesi gerektiğini bilmesine rağmen sırf takibi sürüncemede bırakmak için icra takibine haksız olarak itirazda bulunduğunu, bu nedenlerle iş bu davayı açma zorunluluğu doğduğunu, davanın kabulü ile ———- İcra Müdürlüğünün ———- Esas sayılı dosyasına yapılan haksız itirazın iptaline, takibin devamına, davalının %20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama masrafları ile ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili ———– tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı ile müvekkili banka arasında var olan ticari iş sebebiyle, müvekkili banka görmüş olduğu işlerden dolayı gerek aradaki genel kredi sözleşmesi, gerek TTK ve sair mevzuat, gerekse ticari örf ve adet gereğince ücret isteyebildiğini, müvekkili banka, davacı ile sözleşme hürriyeti prensibi gereğince imzalanan Genel Kredi sözleşmeleri çerçevesinde iadesi talep edilen komisyon ve masrafları aldığını, yapılan tüm işlemleriin usule ve sair Bankacılık mevzuatı teamüllerine uygun olduğunu, davacı tarafından icra inkar tazminatı talebinde de bulunulmuş olduğunu, davacının bu talebinin de kabul edilebilir bir yanı bulunmadığını, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için alacağın likit olması gerektiğini, oysa davacının taleplerinin zorunlu masraf araştırması dolayısıyla yargılamayı gerektirmekte olup, alacağın likit olmadığını, dolayısıyla icra inkar tazminatı talebi usul ve yasaya aykırı olduğundan bu talebin de reddinin gerektiğini, somut olayda ise, haksız şart tanımına uyan şart olmadığı gibi, itiraz edilen hususlar, bankanın verdiği hizmet karşılığında tüketiciden aldığı hizmetin bedeli ve bu haliyle de haksız şart denetiminin dışında olduğunu, gerek haksız şart bulunmadığından, gerekse dava konusu fiyata ilişkin olduğundan, usul ve yasaya aykırı davanın reddine karar verilmesini, yargılama giderleri ve ücreti vekâletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Davacı ——– tarihinde ——–TL tutarında ticari kredi kullandığını, davalının yasal dayanağı olmadan ———-TL dosya masrafı tahsil ettiğini ileri sürerek alacağın tahsili için icra takibi başlatmıştır.
Davalı ücret isteme hakkının bulunduğunu savunmuştur.
Mahkememizin 1 numaralı celsesinde davacı vekiline HMK.nun 324-1 maddesi uyarınca 2 haftalık kesin sürede —— TL bilirkişi ücretinin mahkeme veznesine yatırılmasına, belirlenen sürede bilirkişi ücreti yatırılmaz ise bilirkişi deliline dayanmaktan vazgeçilmiş sayılacağı ve mevcut delil durumuna göre esastan karar verileceğinin huzurdaki davacı vekiline ihtarına (davacı vekiline ihtarat yapıldı) Davacı vekilince bilirkişi ücretinin yatırıldığının uyap sistemi üzerinden mahkememize 7 gün içinde yazılı olarak bildirilmesine, makbuzunda yazılı bildirime eklenmesine, ara kararı yerine getirildiğinde dava dosyasının resen seçilen bankacılık işlemleri konusunda uzman bilirkişi ————-tevdi ile dosyaya sunulan bilgi ve belgeler incelenmek suretiyle taraflar arasındaki iş bu davanın ön inceleme duruşmasında tesbit edilen uyuşmazlıkla ilgili iddia ve savunmayı da karşılar şekilde denetime elverişli 3 nüsha yazılı rapor düzenlemesinin istenilmesine şeklinde ara karar oluşturulmuştur.
Verilen kesin sürede bilirkişi ücreti yatırılmadığı tespit edilmiş ve davacı vekili tarafından bilirkişi ücreti yatırılmayacağı beyan edilip dosya üzerinden davanın kabulü talep edilmiştir.
Mevcut delil durumu değerlendirildiğinde ispat yükünün davacıda olduğu, davacının iddiasını incelemek üzere bilirkişi ara kararı kurulduğu ve incelenmesi gereken hususun bankacı bilirkişinin uzmanlık alanında olduğu, mahkememiz uzmanlık alanı olmadığı verilen kesin sürede bilirkişi ücretinin yatırılmadığı gözetildiğinde davanın mevcut delil durumuna göre reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: (Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-İspatlanamayan davanın REDDİNE,
Sair hususların gerekçeli kararda gösterilmesine,
2-Alınması gerekli olan 44,40 TL maktu harçtan davacı tarafından peşin olarak yatırılan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 15,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 674,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar açıkca okunup usulen anlatıldı.02/12/2019