Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/658 E. 2020/259 K. 16.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/658 Esas
KARAR NO: 2020/259
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/05/2016
KARAR TARİHİ: 16/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davalı ve davacı şirketin ——- faaliyeti konusunda ticari faaliyette bulunduğunu, davacı firmanın davalı firmadan ——— tarihinde gönderi aldığını, gönderinin aynı gün havalimanına ve ——— taşınmasının sağlandığını, davacının hava taşımasının gerektirdiği özenli bir şekilde taşımayı gerçekleştirdiğini ve gönderinin teslimini sağladığını,——— tarihinden itibaren taraflar arasındaki görüşmelere uygun olarak davacının faturaları tanzim ederek davalıya gönderdiğini, davalının bir adet faturanın ——– kısmını ödediğini ancak ————– ödemediğini, diğer fatura alacaklarının ise hiçbirinin ödenmediğini, davacının taşıma işini yaptırdığı alt taşıyıcıya taşıma bedellerini eksiksiz ödediğini, ancak hizmet bedelini davalıdan alamadığını, davacının alt taşıyıcıya hizmet verdiği şirket adına ödeme yaptığını, davacının verdiği hizmetin bedelini alamadığınından zarara uğradığını,———– İcra Müdürlüğü ——- sayılı dosyasında ödenmeyen ——–için takip başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirtmiş, itirazın iptali ile %20 den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekilince verilen cevap dilekçesinde özetle; davacının taleplerinin davalının sorumluluğunda olmadığını, yükün alıcısının———– olduğunu, davalının davacının taleplerinden sorumluluğu olmadığını,———- ücretinin ödendiğinin belirtildiğini, davacının alacağı ve talep hakkının bulunmadığını, davacının hizmet verdiğini ispat etmesi gerektiğini, söz konusu faturaların davalı tarafa tebliğ edilmediğini, davalının temerrüdünün bulunmadığını, davacının faiz talebinin yasal olmadığını belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; taraflar arasındaki taşıma ilişkisinden kaynaklı taşıma bedelinin ödenmediğinden bahisle başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine; ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı şirket arasında sözleşme ilişkisi bulunup bulunmadığı, davacının sözleşmeden kaynaklı edimini yerine getirip getirmediği, taşıma hizmeti tesliminde bulunup bulunmadığı, davalının teslim edilen mal ve hizmetin bedelini ödeyip ödemediği, bu itibarla davacının davalı şirketten takibe konusu faturalar gereği alacaklı olup olmadığı, hangi miktarda alacaklı olduğu noktasında toplanmaktadır.
——– İcra Müdürlüğü’nün ——- sayılı takip dosyasının incelenmesinde; ——– tarihinde başlatılan takibin alacaklısının davacı ———–borçlusunun davalı———olduğu; takibin toplam ———– asıl alacağın fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; örnek no:7 ödeme emrinin borçluya —— tarihinde tebliğ edildiği; borçlu vekilince verilen———— tarihli itiraz dilekçesi ile borca ve fer’ilerine itiraz edildiği; icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verilmiş olduğu; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi —— tarafından düzenlenen ——– tarihli bilirkişi raporunda; davacı tarafın ——- yılı ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun tutulmuş olduğu, davalı şirketin ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmediğini, davacı şirketin davalı şirketten takip tarihi itibariyle ——— alacaklı olduğu mütalaa edilmiştir.
Bilirkişi —–tarafından düzenlenen —— tarihli bilirkişi raporunda; hizmetin verilip verilmediğinin dosyada bulunan deliller ile anlaşılamadığı mütalaa edilmiştir.
6100 sayılı HMK 200. maddeye göre bir hakkın doğumu, düşürülmesi, devri, değiştirilmesi, yenilenmesi, ertelenmesi, ikrarı ve itfası amacıyla yapılan hukuki işlemlerin, yapıldıkları zamanki miktar veya değerleri ————geçtiği takdirde senetle ispat olunması gerekir. Bu hukuki işlemlerin miktar veya değeri ödeme veya borçtan kurtarma gibi bir nedenle ———— aşağı düşse bile senetsiz ispat olunamaz.
Yazılı sözleşme olmasa da sözleşmenin varlığını ortaya koyan davalının veya onun adına hareket eden kişinin imzasını taşıyan teslim belgesi, irsaliyeli fatura, ile de sözleşme ilişkisinin ispatı mümkündür. Yazılı delil niteliğinde olmayan ancak kesin delil niteliğindeki ticari defterler ve yemin delilleri ile de sözleşme ilişkisi ispatlanabilir.
Tek başına fatura düzenlenmesi akdi ilişkinin varlığının ve mal tesliminin kanıtı olamaz. Ayrıca faturaların davacı defterlerinde kayıtlı olması da teslimini kanıtlamaya yeterli değildir.————
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama sonucunda; davacı/takip alacaklısının davalı/takip borçlusu hakkında faturaya dayalı olarak takip başlattığı, davalı/takip borçlusunun tebliğ edilen ödeme emri üzerine takibe borca ve fer’ileri yönünden süresinde itiraz ettiği ve takibin durduğu, eldeki itirazın iptali davasının süresinde açıldığı, taraflar arasındaki ihtilafın takip dayanağı belgeye konu mal ve/veya hizmetin bedelinin ödenip ödenmediği hususundan kaynaklandığı, uyuşmazlığın halli ve taraflar arasındaki ticari ilişkinin tespiti için defter incelemesine karar verildiği, takibe konu faturanın davacı ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının ticari defter ve kayıtlarını sunmadığı, davalının taraflar arasındaki akdi ilişkiyi kabul etmediği, davacının dava konusu mal ve hizmetin teslim edildiğini ispat yükünün davacının üzerinde olduğu, davacının buna ilişkin yazılı delil sunamadığı, dosya içerisinde yer alan ——— üzerindeki isimsiz kaşe ve imzanın davalı tarafından kabul edilmediği, bu itibarla davanın temelini oluşturan hukuki ilişkiyi ispat edemediğine mahkememizce kanaat getirilmiş, davacı vekiline yemin deliline dayanıp dayanmayacağı hatırlatılmış, davalının davanın çözümü bakımından önem taşıyan, çekişmeli olan ve kendisinden kaynaklanan vakıalarda yemin eda etmesi ve dava konusu faturalara ilişkin taşıma hizmetinin alınmadığını savunması üzerine, davacının davasını ispat edemediğinden bahisle ———- aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davanın reddine,
Koşulları oluşmayan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 105,40 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 51,00 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı şirket yetkilisi ve vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 16/06/2020