Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/469 E. 2019/879 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
-KARAR-
ESAS NO : 2016/469 Esas
KARAR NO : 2019/879

DAVA TARİHİ : 18/04/2016
KARAR TARİHİ : 01/10/2019
K.YZLMA TARİHİ : 01/11/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —— günü davacıların desteğinin sevk ve idaresindeki —— plakalı araç ile trafik kazası yaptığını, davacıların desteklerinin ————— vefat ettiğini, davacıların geçiminini murisin sağladığını, davacıların vefat eden —————– desteğinden yoksun kaldıklarını, ayrıca desteğin bir takım cenaze ve defin giderleri olduğunu, bu zararların davalıdan tahsilinin talep edildiğini, ancak yapılan başvurulara rağmen davalı sigorta şirketince sürücünün kusuru gerekçesiyle başvurunun reddedidiğini belirtmiş, davacı ——– cenaze giderleri ve — destekten yoksun kalma tazminatı ile davacı —- yönünden — destekten yoksun kalma tazminatının sigorta limit ve sigorta kapsamı ile sınırlı olmak üzere temerrüd tarihinden itibaren — avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara ödetilmesine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davaya konu —– plakalı aracın sigorta şirketince ———— nolu Zorunlu Karayolları Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesi ile sigortalandığını, 12/08/2011 tarihindeki kazanın davacıların desteğinin kusuru sebebiyle meydana geldiğini, destek şahsın kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat dışında olduğunu, kusur durumunu gösteren bilirkişi raporu alınması gerektiğini, müteveffanın gelirinin resmi kayıtlarla ispatlanması gerektiğini belirtmiş, haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, trafik kazası sonucu oluşan ölüm nedeniyle, ölenin yakınlarının, destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
Sigorta poliçesinin incelenmesinde; ——- plakalı aracın, ——- poliçe numaralı zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile ———– sigortalandığı, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle kişi başına ölüm ve sakatlanma için teminat limitinin ——— olduğu görüldü.
Davacı vekilince verilen 16/10/2017 tarihli talep arttırım dilekçesi içeriğinde; dava değerinin davacı ———–yönünden —- davacı ——————- yönünden ise —— çıkartıldığı, talep arttırım dilekçesinin bir nüshasının davalı tarafa 25/10/2017 tarihinde tebliğ edildiği görüldü.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ————- tarafından düzenlenen —— tarihli rapora göre;—————– plakalı araç sürücüsü müteveffa ——kazanın meydana gelmesinde %100 oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi ———– tarafından düzenlenen ——- tarihli esas rapora ve 05/02/2018 tarihli ek rapor içeriğinde; iki seçenekli hesaplama yapıldığı, müteveffanın eşi ————- evlendiği tarihe kadar yapılan hesaplamada ——- destekten yoksun kaldığı, müteveffanın eşi —————– yeni eşinden boşandığı tarihe kadar olan devrenin tenzil edildiği hesaplamaya göre —— destekten yoksun kalma zararının oluştuğu, davacı küçük ———– destekten yoksun kalma zararının oluştuğu, birinci seçenek yönünden hesaplanan zararın teminat limitini aşmadığı, ikinci seçenek yönünden hesaplanan zararın teminat limitine oranlanması gerektiği mütalaa edilmiştir.
Dosya arasında bulunan kayıt ve belgeler, tarafların iddia ve savunmaları, itirazları, itirazların kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasında davalı sigorta şirketi nezdinde başlangıç tarihi ——————-plaka sayılı aracın sürücüsü bulunan—- tam kusuru neticesinde ————- tarihinde meydana gelen tek taraflı trafik kazasında hayatını kaybettiği konusunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Uyuşmazlık bu durumda destekten yoksun kalan davacı eşi ve kızının üçüncü kişi konumunda olup olmadığı ve desteğin kusurunun kendisine yansıtılıp yansıtılamayacağı, sonucu itibariyle de davacının destekten yoksun kalma tazminatı talep etme hakkı bulunup bulunmadığına ilişkindir.
HGK’nın ——————–. Sayılı ilamında bu hususta “araç şoförünün desteğinden yoksun kalanların isteyebileceği tazminatların kapsam dışı olduğuna dair bir düzenlemeye yer verilmediğinden, sürücünün desteğinden yoksun kalanların üçüncü kişi olduğunun kabulü gerekir.” şeklinde hüküm kurmuş, yargı uygulaması da bu karar uyarınca şekillenmiştir. Yine benzer bir olayda Yargıtay ——- HD. (—————-.) “davacıların ölenin salt mirasçısı sıfatıyla değil, destekten yoksun kalan üçüncü kişi sıfatıyla dava açtıklarına, ölüm nedeniyle doğrudan davacılar üzerinde doğan destekten yoksunluk zararının oluşumundaki kusurun davacılara yansıtılamayacağına, dolayısıyla araç sürücüsünün veya işletenin tam kusurlu olmaları halinde, desteğinden yoksun kalan davacıları etkilemeyeceğine, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları’na göre, aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısı davalı sigorta şirketi, işletenin üçüncü kişilere verdiği zararları teminat altına aldığına ve olayda işleten veya sürücü tam kusurlu olsalar bile, destekten yoksun kalan davacılar da zarar gören üçüncü kişi konumunda bulunduğundan, davalı sigorta şirketi sorumlu olacağına göre (—— ——— gün ve ———- karar sayılı ilamları uyarınca) davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddine” şeklinde karar vermiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 92. maddesinin (a) ve (c) bentleri, Trafik Sigortası Genel Şartları A.1 ve A.3 maddesi, A.5 maddesinin (ç) bendi ve yine A.6 maddesinin (c) ve (d) bentleri birlikte değerlendirildiğinde; bir motorlu aracın işletilmesi sırasında meydana gelen ölüm olayına bağlı olarak destekten yoksun kalma halinde, destekten yoksun kalınan zararın ZMM sorumluluk kapsamında olması için ölenin üçüncü kişi olması ve desteğin kusursuz bulunması gerekmektedir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları A.3 maddesine ve A.5 maddesinin (ç) bendine göre; ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla meydana gelen destek zararları, destekten yoksun kalma teminatı kapsamındadır. Sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için motorlu aracın işletilmesi sırasında, mutlaka ölen kişinin üçüncü kişi olması gerekir.
01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları; yürürlüğe girmesinden sonra düzenlenen poliçelerde geçerli olacağından, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortasının kapsamı tüm taraflarca bilinmektedir. Genel şartlarda içeriği belirlenmiş tazminatlara ilişkin talepler bakımından sigortacının sorumluluğu, kaza tarihinde geçerli olan poliçe kapsamında ve sigorta limitleri dahilinde üçüncü kişilerin uğradıkları zararları tazmin etmekte sınırlıdır.
Kazanın meydana gelmesinde davacılar murisi ——–oranında kusurlu oluşuna, 12/08/2011 olan kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken yasal mevzuat ve Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamaları dikkate alındığında; sürücü destek ister kendi kusuru, ister bir başkasının kusuru ile ölmüş olsun, ölüm destekten yoksun kalanlar üzerinde doğrudan zarar doğuran bir sonuç olduğundan; desteğin kusurunun destekten yoksun kalanlara yansıtılamayacağı; araç sürücüsünün veya işleteninin tam kusurlu olması halinde dahi 3.kişi konumunda olan destekten yoksun kalan kişinin sigorta şirketinden tazminat isteme hakkına sahip olduğu konusunda duraksama bulunmadığına; bu durumda 3. kişi sıfatıyla dava açan destekten yoksun kalan kişiler bakımından TBK’nun 135. maddesinde düzenlenen alacaklı-borçlu sıfatlarının birleşmesi durumunun da gerçekleşmemiş olmasına göre; davalı yanın savunmasına mahkememizce itibar edilmemiştir.
Davaya konu edilen cenaze giderleri yönünden, cenazenin defnedilmesi için yapılması zorunlu masraflardan davalının sorumlu tutulabileceği, ——– cenaze masrafının makul ve talep edilebilir olduğu yönünde oluşan kanaat ile bu talep yönünden de davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Destekten yoksun kalma tazminatının hesaplanmasında, desteğin çalışma süresi, yaşam süresi, evlenme ihtimali, gelir artışının belirlenmesi ile desteğini yitirenin bakım süresi varsayıma dayalı olarak belirlenen hususlardır. Ancak davacı eşin evlenmesi gibi eylemli olarak bakım ihtiyacı son bulmuşsa, destekten yoksun kalma tazminatı evlenme tarihine kadar hesaplanır.
Somut olayda; nüfus kayıt örneğine göre davacı eş —— desteğin ölümüne sebep olan trafik kazasından sonra 24.06.2014 tarihinde ikinci bir evlilik yaptığına göre, davacı eş yönünden destek zararı hesaplaması (evlilik tarihinde destek ihtiyacı sona ereceğinden) bu tarihe kadar yapılmalıdır. Aksi düşünce ile hazırlanan bilirkişi raporuna mahkememizce itibar edilmemiş, davacı küçük ——– yönünden ise taleple bağlı kalınarak açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı ————– tarafından, davalı—– Sigorta Şirketi aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile —– vefatı nedeniyle] destekten yoksun kalma tazminatı ile ——giderinin davalı ——–dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Davacı ————– tarafından davalı —— Şirketi aleyhine açılan davanın kabulü ile taleple bağlı kalınarak 46.666,00 TL [destek —————— vefatı nedeniyle] destekten yoksun kalma tazminatının davalı ————— dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacıya ödenmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 3.953,45 TL harçtan peşin alınan 35,87 TL ile ıslah harcı 647,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 3.270,11 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı ——–davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——— uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 2.725,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı ———– verilmesine,
4-Davacı ————- davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ———– uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 5.483,26 TL nispi vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı —————- verilmesine,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ————– uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan ——– nispi vekâlet ücretinin davacı ————- alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvurma harcı ve 35,87 TL peşin harç ile 647,50 TL ıslah harcı toplamı: 712,57 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red %71,13 ve kabul %28,87 oranına göre hesaplanan 360,10 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2(iki) hafta içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve istinaf harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’ne istinaf yolunun açık olduğu, istinaf dilekçesinde istinaf edilen hususlar ile nedenlerinin belirtilmesinin gerektiği, süresi içerisinde kararın istinaf edilmemesi halinde hükmün kesinleşeceği ve infaz edilebileceği açıklanmak suretiyle açık duruşmada verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Davacı Yargılama Giderleri:
Bilirkişi Masrafı : 1.000,00 TL
Posta Masrafı : 247,00 TL
TOPLAM : 1.247,00 TL x %28,87= 360,10 TL