Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/42 E. 2019/710 K. 04.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/42 Esas
KARAR NO: 2019/710
DAVA : Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 14/01/2016
KARAR TARİHİ: 04/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; Davalı bankadan — tarihinde –TL tık ticari kredi kullandığını, bu kredinin ödenmesi sırasında kendisinden haksız olarak – TL lık komisyon tahsilatı yapıldtğını haksız olarak alınan bu komisyonun — tarihi nden İti baren yasal faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; Davaya konu kredi ilişkisinde bu tanımın dışında kalan bir müzakere neticesinde alman bir komisyon ücreti söz konusu olup davacı tacir söz konusu ücretin iadesini talep ettiğini,davacı ile Sözleşmenin akdedilmesi sırasında sözleşme hükümleri hakkında tek tek müzakere edildiğini, her madde için açıkça bilgi verilmiş ve hangi İsim altında ne kadar ücret Ödeneceği açıkça bildirilmiştir. Yapılan bu bildirim ve izaha ilişkin olarak sözleşme haricinde davacı şirketten — alındığını, Söz konusu talep formunda kredi kullandıran şartlan açıkça belirtildiğini,davacının bilerek ve isteyerek kabul ettiği sözleşme hükümlerinin genel işlem şartı olarak kabul edilmesi hakkaniyete aykırı olduğunu,davacı tacir sıfatım haiz olduğunu, gerçekleştirdiği her ticari işlem de Türk Ticaret Kanunun 18. Maddesi hükmünce “ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir” Taraflar arasında imza edilen genel kredi sözleşmesi sadece tarafları tacir olan ve birbirlerine karşı hak ve yükümlülükleri belirleyen kurallardan ibaret olup dava konusu kredi ilişkisindeki vade, fiyat ve oranları belirleyen hükümler yer aldığını,söz konusu oran ve tutarlar davaya konu kredilendirmelerin starıdart/tip sözleşmeye dayandırılamayacağı; davacı ile müvekkili banka arasında davacının talebine dayalı kurulan ve karşılıklı olarak müzakere edildiği açıkça belli olan ayrı ayrı sözleşmelere ilişkin olduğu açık olduğunu,davacı tarafından iadesi talep edilen kredi komisyonu tutarları birer ücrettir Ücret, kredi sözleşmesinin asli unsuru olduğunu, dolayısıyla genel işlem koşulu sayılamayacağını,davacının söz konusu kredileri kullanmak üzere bizzat imza ettiği kredi talep formlarında, kullandırılması davacı tarafça talep edilen krediler için vade, kar oram ve komisyon oranlarının yazılı olduğu görüleceğinin,davacının bu yönden anılan komisyonlardan haberdar olmaması ve bu ücretin —- oluşturmasının kabulü hayatın olağan akışına aykırı olacaktır. Bu sebeplerle davacının — ile karşılaştığından bahsetmek mümkün olmadığını, dolayısı ile davacı isteyerek ve sonuçlarım bilerek müvekkil banka ile işbu kredi sözleşmesini akdetmiş olduğu, basiretli bir tacir gibi davranmakla yükümlü olduğunu,Kredi sözleşmesinde yer alan ve açıkça belirtilen komisyon masrafından haberdar olmadığı, haksız olarak tahsil edildiği ve genel işlem şartı olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığını,taraflar arasındaki sözleşmelere aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir
İNCELEME VE GEREKÇE:
Davacı —- tarihinde ticari nitelikteki kredi sözleşmesi kapsamında kullandığı kredinin, komisyon ücretini talep etmiştir.
İstinaf kararları uyarınca Ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken öncelikle anılan yasal düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa, bankaların bu oranlar üzerinden masraf ve benzeri kesintiler yapabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, şayet gerekli ilan ve yayımlar yapılmamış ise emsal banka uygulamalarının araştırılması ve alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığının değerlendirilmesi gerekmektedir.
Somut olayda bankacı bilirkişiden rapor alınmış, hükme esas alınan ve denetime elverişli rapor uyarınca davalının kredi tahsis ücretinin — bildirdiği ücret ve komisyon tarifesinin altında olduğu, komisyonun %1.8 oranında alınmış olduğu, diğer bankaların uyguladıkları komisyon ortalamasına göre makul bir oran olduğu anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Reddine,
3-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 76,85 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 32,45 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/09/2019