Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/379 E. 2018/626 K. 05.06.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-K A R A R-
ESAS NO : 2014/429 Esas
KARAR NO : 2018/627

DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 16/09/2014
KARAR TARİHİ : 05/06/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin …. nezdinde ki 20.000 … Konut işi ile ilgili olarak dava dışı…. … şirketi ile davalı şirket arasında 25/03/2010 tarihinde protokol imzalandığını; bu sözleşme kapsamında,.yasalarına göre bir şirketin tescil edilebilmesi için şirketin faaliyet gösterebileceği bir adresinin olmasının zorunlu bulunduğunu; … nezdinde şube açma ve işlemlerini yerine getirmek amacıyla davacıya Kadıköy ……. Noterliği’nin 13/04/2010 tarih ve …yevmiye numaralı vekaletnamesi ile müdür tayin ettiğini; davalı şirketin bilahare keşide ettiği ihtarname ile davacıyı vekaletten azlettiğini; davacının, şube açma ve müteakip işlemler kapsamında masraflar yaptığını; davacının, ücret alacağı ve masraflarının bir kısmının davalı tarafından karşılandığını; bakiyesinin ise henüz ödenmediğini; bu nedenlerle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, davacının ücret alacağı için şimdilik …..ve davacı tarafından yapılan masraflar içinde şimdilik .. olmak üzere toplam ….. davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davacının, hem Türk hem de …. vatandaşı olduğunu ve ayrıca, … ikamet etmesi nedeniyle de davalı şirketin ….şubesinin müdürü olarak görevlendirildiğini; davalı şirketin, dava dışı şirketle yapmış olduğu protokolün geçerlilik kazanmadığını; bu protokol gereği herhangi bir ücret, masraf ödenmesinin de kararlaştırılmadığını; davacıya verilen vekaletin de protokoldeki işlerin yapılması için verildiğini; davacı ile başka bir ticari ilişkilerinin olmadığını; talep edilen giderlerin yasal dayanağının bulunmadığını; bu nedenlerle, davanın reddine, karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava; taraflar arasında düzenlenen vekalet sözleşmesi kapsamında, davacı tarafından yapılan masraflar ve ücret alacağının davalıdan tahsili istemine; ilişkindir.
İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nden gelen …. tarih ve ….. sayılı yazı cevabına göre; …Şirketi (Sicil No: …)’nin, halen faal durumda bulunduğunun bildirildiği; görülmüştür.
Davalı tanığı … tarihli oturumda; dinlenmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler………… tarafından müştereken düzenlenen 03/11/2014 tarihli rapor ve bilirkişiler ….. ve …tarafından düzenlenen ek rapora göre; taraflar arasındaki ilişkinin temelinde 25/03/2010 tarihli sözleşmenin yer aldığını ve yine bu sözleşmeye kısmen bağlı olarak 13/04/2010 tarihli vekaletnamenin düzenlendiğinin anlaşıldığını; her iki işlemin bağımsız olduğu yolundaki davacı iddiasının ise dinlenebilir olduğunu; bundan dolayı 25/03/2010 tarihli protokolde yer alan geçerlilik maddesinin mezkur vekaletname açısından bir bağlayıcılığı olduğundan bahsedilemeyeceğini; ancak, vekaletname düzenlenmesinin sahiplerinden birinin de anılan protokol olduğunun yadsınamayacağını; ne var ki protokolün geçerliliğinin vekaletnameyi de etkileyeceği; olsa olsa…….işlem temelinin …” kapsamında kabul edilmesinin mümkün bulunduğunu; oysa somut uyuşmazlık bakımından Yargıtay’ın aradığı “sosyal felaket” niteliğinde olan öngörülemeyen bir vakıanın mevcut bulunmadığını; kaldıki vekaletnamenin içeriğinden, konusunun, protokole nazaran daha geniş olduğunun görüldüğünü; davacının, gerek vekalet ücreti, gerekse vekil sıfatı ile yaptığını iddia ettiği masrafları talep ettiğinin anlaşıldığını; taraflar ücrete ilişkin bir anlaşma yapmamışlarsa özel yasalarda aksi açıkça öngörülmemiş ise ya da teamül aksini öngörmüyorsa vekaletin kural olarak ücretsiz kabul edilmesinin icap edeceğini; TBK.nun. 502. maddesine göre bu gerçeğin açık bir şekilde ifade edildiğini; zira ticari vekilliğin düzenlendiği TBK.nun. 551. maddesinde ticari vekilliğin ücret akdine ilişkin bir düzenlemenin mevcut olmadığını; bilindiği üzere ticari vekil, bir ticari işletme sahibinin kendisine ticari temsilcilik yetkisi vermeksizin, işletmesini yönetmek veya işletmesinin bazı işlerini yürütmek için yetkilendirdiği kişi olduğunu; somut uyuşmazlık bakımından taraflar arasında bir ücrete yönelik bir anlaşmanın bulunmadığını; konuya ilişkin özel bir kanun hükmünde vekilin ücrete hak kazanacağı da yazılı olmadığı; doktrinde ticari vekillikte ücretin teamül gereği ödenmesi gerektiğinin ifade edildiğini; böylelikle taraflar kararlaştırılmamış olsalar bile davacının ücrete hak kazanacağı sonucuna varıldığını; ne var ki talep edilebilecek ücretin davacının iddia ettiği miktar değil, ….Ticaret Odası’nın bu türden işlerden makul olduğunu ifade ettiği aylık … olması gerektiğini; anılan miktarın 2010 yılı içinde uygun kabul edilmesinin mümkün bulunduğunu; vekilin ücret alacağını haketmesi için işin nihayete erdirilmesi zorunluluğu olmadığından bu sonucun hakkaniyete de uygun bulunduğunu; bu kapsamda, davacının, (6) ay ve (18) gün için vekil maaş alacağının …. olarak hesaplandığını; ayrıca davacının öncelikle yaptığını ileri sürdüğü masrafların gerçekliğini usulüne uygun delillerle de ispat etmesinin zorunlu bulunduğunu; davacının, masraflara yönelik talebinin, bu masrafların sözleşme gereği yapıldığının ispat edilmesinin gerektiğini; söz konusu masrafların gerçekten yapıldığına ilişkin usulüne uygun delil sunulmadığı yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
Davacı vekilince verilen 26/02/2018 kayıtlı harcı da yatırılan ıslah dilekçesi ile davacının ücret alacağına ilişkin dava değerinin … artırılarak toplamda ….’ye çıkartıldığı; ıslah dilekçesinin, bir nüshasının davalı vekiline 05/03/2018 tarihinde davetiye ile tebliğ edildiği; görülmüştür.
Davalı vekilince verilen 05/03/2018 kayıtlı ıslaha cevap dilekçesinde özetle; vekalet ücreti alacağının TBK.nun. 147/5.maddesi hükmü gereğince 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu; vekilin 06/07/2011 tarihinde azledilmiş olduğu gözönüne alındığında, ıslah tarihi olan 26/02/2018 tarihi itibariyle vekalet ücreti alacağının zamanaşımına uğradığını; bu nedenle, ıslah edilen ıslah edilen … yönünden davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları ile bilirkişi raporu içeriğine göre;
Taraflar arasında; davalı ile dava dışı yabancı 3.şirket arasında yurt dışında yapılacak işle ilgili sözleşme imzalandığı; bu sözleşmeye bağlı olarak davacı şirketin Irak’ta şube açabilmesi ve işlemleri yerine getirebilmesi için davalı tarafından, davacıya vekaletname verildiği; davalı şirketin Kadıköy …… Noterliği’nin 01/11/2010 tarih ve … yevmiye sayılı azilnamesi ile davacıyı azlettiği; hususlarında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacının, davalı şirketten almış olduğu vekaletname kapsamında yurt dışında/Irak’ta şube açmak ve işlemler yaptığı sırada işçilik giderleri de dahil olmak üzere masraf yapıp yapmadığı; yapmışsa miktarının ne olduğu ile davacının, vekalete dayalı olarak yapmış olduğu faaliyet kapsamında davalı şirketten ücret alacağının doğup doğmadığı; doğmuş ise ücret alacağının miktarının ne olduğunun saptanması ile davacının bu alacaklarını davalıdan talep etme hakkının bulunup bulunmadığı; noktalarında toplanmaktadır.
Kural olarak; mülga 818 sayılı B.K.126.maddesi uyarınca vekalet sözleşmesinden doğan uyuşmazlıklarda zamanaşımı süresinin (5) yıl olduğu; B.K.128. maddesi uyarınca zamanaşımı, alacağın muaccel zamandan başlayacağı; alacağın muacceliyeti bir ihbar vukuna tabi ise zamanaşımı bu haberin verileceği günden itibaren cereyan edeceğinin düzenlendiği; bu düzenlemenin açıklığı karşısında mülga 818 sayılı B.K.101. maddesi uyarınca temerrüt için muaccel bir alacak ve ihtar gerekse de zamanaşımının başlaması için temerrüte düşürülmenin zorunlu bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; taraflar arasındaki ilişkinin temelinde 25/03/2010 tarihli sözleşmenin yer aldığını ve yine bu sözleşmeye kısmen bağlı olarak 13/04/2010 tarihli vekaletnamenin düzenlendiğinin anlaşıldığını; her iki işlemin bağımsız olduğu yolundaki davacı iddiasının ise dinlenebilir olduğunu; bundan dolayı 25/03/2010 tarihli protokolde yer alan geçerlilik maddesinin mezkur vekaletname açısından bir bağlayıcılığı olduğundan bahsedilemeyeceği; davaya konu vekaletnamenin içeriğinden, konusunun, protokole nazaran daha geniş olduğunun görüldüğü; davacının, gerek vekalet ücreti, gerekse vekil sıfatı ile yaptığını iddia ettiği masrafları talep ettiği; bu noktada, tarafların, ücrete ilişkin bir anlaşma yapmamışlarsa özel yasalarda aksi açıkça öngörülmemiş ise ya da teamül aksini öngörmüyorsa vekaletin kural olarak ücretsiz kabul edilmesinin icap edeceği; mülga 818 sayılı BK.386/TBK.nun. 502. maddesine göre bu gerçeğin açık bir şekilde ifade edildiği; zira ticari vekilliğin düzenlendiği mülga 818 sayılı BK.m.453/ TBK.nun. 551. maddesinde ticari vekilliğin ücret akdine ilişkin bir düzenlemenin mevcut olmadığı; bilindiği üzere ticari vekil, bir ticari işletme sahibinin kendisine ticari temsilcilik yetkisi vermeksizin, işletmesini yönetmek veya işletmesinin bazı işlerini yürütmek için yetkilendirdiği kişi olduğu; somut uyuşmazlık bakımından taraflar arasında bir ücrete yönelik bir anlaşmanın bulunmadığı; konuya ilişkin özel bir kanun hükmünde vekilin ücrete hak kazanacağı da yazılı olmadığı; doktrinde ticari vekillikte ücretin teamül gereği ödenmesi gerektiğinin ifade edildiği; böylelikle taraflar kararlaştırılmamış olsalar bile davacının ücrete hak kazanacağı sonucuna varıldığı; ne var ki talep edilebilecek ücretin, davacının iddia ettiği miktar değil, ….. Ticaret Odası’nın bu türden işlerden makul olduğunu ifade ettiği aylık 1.500,00 USD olması gerektiği; anılan miktarın 2010 yılı içinde uygun kabul edilmesinin mümkün bulunduğu; vekilin, ücret alacağını haketmesi için işin nihayete erdirilmesi zorunluluğu olmadığından bu sonucun hakkaniyete de uygun bulunduğu; bu kapsamda, davacının, (6) ay ve (18) gün için vekil maaş alacağının 9.887,67 USD olarak hesaplandığı; ayrıca, TMK.m.6/HMK.m.190 uyarınca, davacının öncelikle yaptığını ileri sürdüğü masrafların gerçekliğini usulüne uygun delillerle de ispat etmesinin zorunlu bulunduğu; davacının, masraflara yönelik talebinin, bu masrafların sözleşme gereği yapıldığının da ispat edilmesinin gerektiği; söz konusu masrafların gerçekten yapıldığına ilişkin usulüne uygun delil veya davalının kabulünde bulunan delil/belge sunularak usulen ispat edilemediği; davacı vekilince verilen ıslah dilekçesine karşı davalının yasal süresi içinde zamanaşımı def’inde bulunduğu; vekalet sözleşmesinden doğan ücret alacağının, sözleşme ilişkisinin bitmesi/azil ile başlayacağı; davalı şirketin, Kadıköy …….. Noterliği’nin 01/11/2010 tarih ve …. yevmiye sayılı azilnamesi ile davacıyı azlettiğinden yukarıda yazılı hukuksal açıklama da dikkate alınarak davacı tarafından ıslahla artırılan ücret alacağının zamanaşımına uğradığı; bu nedenlerle, davacının, işbu davayı açmakta haklı ve hukuki yararının bulunduğu görülmekle; davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 USD (………. vekalet ücreti alacağının 28/06/2011 dava tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının Amerikan Doları cinsinden 1 yıl vadeli döviz hesabına uyguladıkları en yüksek mevduat faiz oranı uygulanmak suretiyle fiili ödeme günündeki ………. efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine; karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davanın kısmen kabulü ile,
5………………) vekalet ücreti alacağının 28/06/2011 dava tarihinden itibaren 3095 Sayılı Kanunun 4/a maddesi uyarınca Devlet Bankalarının Amerikan Doları cinsinden (1) yıl vadeli döviz hesabına uyguladıkları en yüksek mevduat faiz oranı uygulanmak suretiyle fiili ödeme günündeki …….. efektif satış kuru üzerinden hesaplanacak TL karşılığının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine,
Fazlaya ilişkin istemin reddine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 562,12 TL harçtan peşin alınan 244,45 TL ile 500,00 TL ıslah harcın mahsubu ile bakiye 182,33 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde davacıya iadesine,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 2.180,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 18,40 TL başvurma harcı ve 562,12 TL peşin harç harç toplamı: 580,52 TL ile aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red 0,66 ve kabul 0,34 oranına göre hesaplanan 656,15 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yazılı yargılama giderinden davanın red 0,66 ve kabul 0,34 oranına göre hesaplanan 119,46 TL ‘sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.

Davacı Yargılama Giderleri : Davalı Yargılama Giderleri:
Vekalet harcı : 2,90 TL Posta Masrafı : 181,00 TL
Bilirkişi Ücr. : 1.725,00 TL TOPLAM : 181,00 TL x 0,66=119,46 TL
Posta Masrafı : 201,95 TL
TOPLAM : 1.929,85 TL x 0,34=656,15 TL