Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/36 E. 2021/363 K. 23.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/36 Esas
KARAR NO: 2021/363
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 13/01/2016
KARAR TARİHİ : 23/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 3645 sayılı yasa kapsamında kurulan ve kamu kuruluşu olan idarenin —- ulaşım sistemleri kurma, kurulu sistemleri işletme ve işlettirme hak ve yetkisine sahip olduğu, bu kapsamda —- çıktığı— tarihinde sözleşme imzaladığını, inşaat güzargahında kalan dava dışı —–duvarından birinin davalı yüklenicinin tünel inşaatında kullanılan ağır betonarme elemanlarının ve kazılardan çıkan toprağın geçici olarak istinat duvarı arkasındaki bölüme konulması sebebiyle istinat duvarının yıkıldığı, diğerinin de hasar gördüğü, —– davası ile zararın giderilmesi için —-aleyhine dava açıldığı, davanın işin yüklenicisine ihbar edildiğini, yargılama aşamasında yapılan keşif ve düzenlenen bilirkişi raporu ile istinat duvarının aşırı yüklenmeden dolayı yıkıldığının tespit olunduğunu, — tarihinde davanın kısmen kabulü ile—- ödenmesine karar verildiğini, davanın — sürecinden geçerek kesinleştiğini,—-sayılı icra dosyasına — ödeme yapıldığını, ihale sözleşmesi uyarınca —- ödemenin istendiği ancak talebin yerine getirilemeyeceğinin belirtildiğini, —- uyarınca meydana gelen zarardan sorumlu olduklarını belirtilerek —– ödeme tarihi olan ——- tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte sözleşme ve poliçe hükümleri uyarınca müştereken ve miiteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı —– taahhüdünde bulunulduğunu, bu kapsamda — tarihli sözleşmenin imzalandığını, sözleşmenin 46. Md. gereğince tahkim şartı bulunduğunu, öncelikle uyuşmazlığın tahkim yoluyla çözümlenmesi gerektiğini, yüklenici tarafından yapımı üstlenilen işin işverenliğinin— tarihli protokol ile —-devredildiğini,—tarihli sözleşmeye konu tüm hak ve alacakların da —devredilmiş olması nedeniyle —davacı ehliyeti bulunmadığını, görev yetki ve husumet itirazında bulunduklarını, işveren —- tarafından ihale edilen söz konusu — işinin —- emir ve talimatı ile onun yardımcısı konumundaki müşavir firma —- denetiminde emanet usulü yürütülen bir iş olduğunu, davaya konu———– ait istinat duvarının hasarlanmasında ortaklığın bir sorumluluğunun olmadığını, meydana gelen hasarların —- inşaası ve ortaklığın faaliyetleri sonucu oluşmadığını, duvarlardaki dizayn ve inşaat hatalarından kaynaklandığını,—— yazıda hasar sebebinin detaylı açıklandığını, kamu güvenliğini temin amacıyla istinat duvarının yıkılmasını müteakip bu bölgedeki molozların kaldırtılması ve yıkılmış alanın yaya ve araç güvenliğine karşı tehdit oluşturması sebebiyle—- aldırılarak yol daraltma ve yaya kaldırımı kapatma işlemlerinin yapılmasının—- sorumluluğunda olmamasına rağmen temin edildiği, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğu, bunun yanı sıra —– tarihli sözleşmeye konu tüm hak ve alacakların — tarihli protokol ile —- devredildiği, bu doğrultuda — arasında imzalanan —-yürürlük tarihli mutabakat zaptı ile ortaklık tarafından —– aleyhine tahkim yoluyla başlatılan tüm davalardan feragat edilmiş bunun karşılığında da işin —– devri öncesinde ilgili taraflar arasındaki her türlü iş ve işlemler hakkında tarafların birbirine karşı hukuksal ihtilafa yol açabilecek hiçbir talep ve görüşte bulunmayacakları, tahkim konusu edilebilecek ihtilaflı hususlar yaratmayacaklarının kararlaştırıldığını, kabul anlamına gelmemek kaydı ile, davaya konu bedellerin tazmin edilmesinden ortaklığın değil —tarihli —– sorumlu olacağını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı —— vekili cevap dilekçesinde özetle; Tahkim şartı, görev, yetki ve husumet itirazında bulunmuş, esasa ilişkin beyanlarında sözü edilen sahanın inşaat sahasının dışında olduğu, inşaat faaliyeti ile ilgili olmadığını, —- tarafından davacıya gönderilen yazıda istinat duvarının yıkılmasına etken sebeplerin belirtildiğini, ———– dosyasında “duvarın devrilme güvenliği ve kayma güvenliği azaldığı, projesine göre olmaması gereken ilave yükten kaynaklanan artan momenti karşılayacak donatı istinat duvarında olmadığı” belirtilmiş olmasına rağmen bu hususlar dikkate alınmaksızın münhasıran malzeme istifi sonucu duvarın yıkıldığının farz edildiğini, olayda yıkılan istinat duvarının bulunduğu yerin ağır taşıtlar tarafından kullanılıyor olması, duvarın yıkılmasında zarar gören 3.kişinin duvarın orijinalinde olmayan ancak daha sonra yapılan değişiklikler olduğundan sigortalının çalışması ile olay arasında illiyet bağı olmadığını, bir an için sigortalının yaptığı kazının duvarın yıkılmasına sebep olduğu kabul edilse dahi sözleşme şartlarına göre toprak yapısının ve buna uygun kullanılacak araçlar ile güvenlik önlemlerinin alınmaması halinden davacının sorumlu olduğu, söz konusu alanla ilgili tüm projeler ve yerleşim planları, çevresel etkiler, jeoteknik araştırmalar, denetim ve kontrol yükümlülüğü davacıda bulunmakla birlikte işle ilgili tüm onayların davacıdan alındığını, yapılan işin davacının bilgisi dahilinde olduğunu, kimsenin kendi kusurundan faydalanamayacağını, davacı tarafından talep edilen tazminatın poliçe kapsamında bulunmadığını, söz konusu hasarın inşaat sahası ve riziko adresi dışında kaldığını, olayın sebebinin ne olursa olsun inşaat poliçesi bitim tarihini takip eden ——– ay içinde ihbar edilmesi gerektiğini, bu süre sonrasında yapılacak ihbarlara konu olayların sigorta şirketinin sorumluluğunda olmayacağının kararlaştırıldığını, ihbarın kararlaştırılan süre içinde yapılmadığını, düzenlenen poliçede——- çalışmalarına özel şartlar başlığı ile yapılan düzenlemede dava konusu olayı da kapsayan olaylardan kaynaklanan giderlerin teminat kapsamına alınmadığını, sorumluluğa karar verilmesi halinde sigorta bedeli ve limitleri ve bunları aşmayacak şekilde sorumluluğa hükmedilmesini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; davacının —- ilamı çerçevesinde hak sahiplerine ödemiş olduğu — davalılardan ödeme tarihi olan ——tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte rucüen tazmini talebine ilişkindir.
Dilekçeler aşaması tamamlanmakla, ön inceleme duruşması sonrası dava şartları ve ilk itirazlar incelenmiş, tarafların sulh olma imkanının bulunmadığının tespiti ile, uyuşmazlık noktaları belirlenerek tahkikat aşamasına geçilip deliller toplanmış, konunun incelemesi uzmanlık gerektirdiğinden bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Sigorta hukukçusu bilirkişi rapor içeriğine göre; “Taraflar arasında düzenlenen —- —-sigortalı sıfatıyla yer aldığı, inşaatın yüklenicisi davalılar ——- davalı — tarafından düzenlenen—— olarak yer aldıkları, davaya konu edilen tazminatın dayanağı olan olayın 3. Şahsa ait istinad duvarının, poliçe konusu inşaat hafriyatının duvara yığılması sebebiyle yıkılmasından kaynaklanan zarar olduğu, poliçede verilen 3.Şahıs Mali Sorumluluk Teminatı kapsamında değerlendirileceği, 3.şahıs zararına ilişkin olarak istinad duvarının maliki—- tarafından inşaatın işvereni durumunda olan işbu davanın davacısı—– davasında yapılan yargılama sonucu — denetiminden geçerek kesinleşen karar gereğince ——– ise idare alacağının mahsubu suretiyle ödendiği , davacı ———– muafiyet hükmü dikkate alınarak, davacı —– Şahıs zararı ödemesinin, muafiyet uygulaması sonrasında —- kısmının davalı .— talep edilebileceği, — davanın davacı—– tarafından sigorta şirketine ve diğer davalı ortaklığa ihbar edilmiş olması nedeniyle, sigorta şirketinin ödeme tarihlerinden itibaren avans oranında faizi ile birlikte —– zararın ödenmesinden diğer davalılarla birlikte müşterek ve müteselsilen sorumluluğundan bahsedilebileceği yönünde görüş bildirilmiştir.
Heyet bilirkişi kök rapor içeriğine göre; “Davacı idarenin, icra dosyasına yaptığı ödeme tutarının, ödeme tarihinden itibaren işletilecek ticari faiziyle —- birlikte tahsilini davalı —– talebe hak kazandığı; davalı şirketlerin, davacı alacağından müteselsilen sorumlu oldukları —- işbu ödeme tutarının tahsilini, davalı — de talebe hak kazanıp kazanmadığı —- hususu kurulumuzun uzmanlığına girmediğinden, bu konuda bir değerlendirme yapılamadığı”; ek rapor içeriğine göre; “Davacı —- ödemenin ——— talebe hak kazanacağı, davalı şirketlerin, davacı alacağının ———mikarından müteselsilen sorumlu oldukları, alacağın — —- düzenlediği poliçenin 3. Şahıs mali sorumluluk teminatı dahilinde olacağı, sigorta şirketinden de —- itibaren avans faizi talep edilebileceği, dava dosyasına, Bilirkişi heyetinde bulunan bilirkişilerce ayrı ayrı ——- tarihli bilirkişi raporlarındaki kanaatlerin korunduğu,”yönünde görüş bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve denetime elverişli hükme esas alınan bilirkişi kök ve ek rapor içeriklerine göre yapılan değerlendirmede; —- sözleşme imzalandığı, işin yapımı sırasında dava dışı —–ait istinat duvarının hasarlanması nedeniyle davacı aleyhine dava dışı kooperatif tarafından ———— dosyasında görülüp karara bağlanan davanın açıldığı, davanın işin yüklenicisi olan davalı ortaklığı oluşturan şirketlere ihbar edildiği, yargılama aşamasında yapılan keşif ve düzenlenen bilirkişi raporu ile istinat duvarının aşırı yüklenmeden dolayı yıkıldığının tespit olunduğu, — tarihinde davanın kısmen kabulü —- ödenmesine karar verildiği, iş bu kararın ——— ödeme yapıldığı, davacının bu beyanına karşı davalıların herhangi bir itirazlarının bulunmadığı, davacı tarafça ödeme yapıldığından rücu hakkına da sahip olanın kendisi olduğu, sigorta poliçesinin incelenmesinde, —-sigortalı sıfatıyla yer aldığı, inşaatın yüklenicisi davalılar ———-sigortalı olarak yer aldıkları, davaya konu edilen tazminatın dayanağı olan olayın 3. Şahsa ait istinad duvarının, poliçe konusu inşaat hafriyatının duvara yığılması sebebiyle yıkılmasından kaynaklanan zarar olduğu, poliçede verilen 3.Şahıs——değerlendirilebileceği, ——— muafiyetinin ödeme tarihindeki kura göre belirlenir ibaresinin poliçede açıkça belirtildiği, ilgili poliçede hem davacının hem de davalıların sigortalı sıfatı bulunduğundan müşterek ve müteselsil sorumluluklarına gidilemeyeceği anlaşılmakla davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE;
a) —– tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle birlikte alınarak davacıya verilmesine,
b) —— tarihinden itibaren işleyecek ticari faizle ile birlikte müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 7.821,70 TL’den peşin olarak yatırılan 1.955,43 TL harcın mahsubu ile 5.866,27 TL eksik harcın; davalılardan tahsili ile 3.109,12 TL lik kısmının, davalı — kısmının davalılar ——– hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan toplam 1.955,43 TL harcın davalılardan tahsili ile — kısmının, davalı—– kısmının davalılar —– davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 29,60 TL ilk dava masrafı, 1.063,50 TL tebligat-müzekkere gideri, 3.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 4.093,10 TL yargılama giderinin davalılardan tahsili ile ——– davacı tarafa ödenmesine,
5-Davalı taraflarca sarfedilen yargılama giderinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 14.827,79 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan —— alınarak davacıya verilmesine,
7-Karar kesinleştiğinde ——- dosyasının ekleriyle birlikte mahkemesine iadesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ———- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalılar vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 23/03/2021