Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/327 E. 2018/252 K. 09.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/327 Esas
KARAR NO : 2018/252

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/03/2016
KARAR TARİHİ : 09/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekili 21/03/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; borçlu aleyhine İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyası ile icra takibine yapıldığını, kendilerine ödeme emrinin tebliğ edildiği, borçlu itirazda bulunduğunu, alacağın elde edilmesinin imkansızlaştığını ve zorlaştırdığını belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekili 25/05/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; her iki tarafın da et işi yaptıklarını, dosyaya sunacakları faturaya bakıldığında borçlu olmayıp alacaklı olduklarının ortaya çıkacağını, itirazlarının haklı olduğunu, delil olarak faturalar, teslim irsaliyeleri, ticari defterler tanık, bilirkişi incelemesi, ikamesi mümkün her türlü yasal delillere dayandıklarını, davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine, %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER :
Istanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün — İcra dosyasının celp edilip mahkememiz dosyası arasına alındığı,
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir Bilirkişi —‘ya tevdi edilerek rapor alınmış ve mahkememiz dosyasına alındığı,
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, cari hesaptan kaynaklı alacağa dayalı yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı vekili süresinden sonra sunduğu cevap dilekesinde , davacı ile karşılıklı et alışverişi içerisinde olduklarının doğru olduğunu, dosyaya sunacakları fatura ve belgelere göre davacıya borçlu değil bilakis alacaklı olduklarını dile getirmiştir.
İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün — esas sayılı dosyasının incelenmesinde 29.671,08 tl cari hesap bakiyesine dayalı alacağın tahsili için 23.02.2016 tarihinde ödeme emri düzenlendiği, davalının “herhangi bir borcu olmayıp alacaklı olduğu” gerekçesiyle takibe itiraz ederek durmasına neden olduğu, takibin ekine herhangi bir fatura ile cari hesap belgesinin eklenmediği anlaşılmıştır. Bu anlamda İİK 61 gereği yapılan takibin usulsüz olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların ticari ddefter ve belgeleri üzerinde malimüşavir bilirkişi aracılıpıyla inceleme yaptırılmış, bilirkişi tarafından sunulan raporda davacının 2015-2016 yılı ticari defterlerinin usulğüne uygun tutulduğu, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, her iki firmanın da birbirine karşı hem alıcı hem satıcı konumunda bulunduğu, davacının defterlerine göre takip tarihi itibariyle davalıdan 29.671,50 tl alacaklı göründüğü, davalının 2015-2016 yılı defterlerinin de usulüne uygun tutulduğu, davalının kendi defterlerine göre takip tarihi itibariyle davacıdan 19.895,35 tl alacaklı gözüktüğü , her iki hesabın birebir karşılaştırmasında davacının tanzim ettiği 40.566,74 tl tutarındaki fatura ile davacı taarfından yapıldığı iddia edilen 9.000 tl ödemenin davalı kayıtlarında yer almadığı , tarafların defterleri arasındaki farkın 29.671,50 tl + 19.895,35 tl = 49.566, 85 tl olduğu, davacının kendi kayıtlarında gözüken 29.565,89 tl alacağını oluşturan davalıya mal teslimini içeren 4 adet fatura karşılığı 40.565,89 tl lik faturaların ne şekilde davalıya teslim edildiği, fatura konusu irsaliyelerde imzası olup olmadığı ibrz edilmediği için incelenememiştir şeklinde anlatımın bulunduğu görülmüştür.
Yani davacının incelenen defterlerine göre davalıdan 29.671,50 tl alacaklı olduğu, davalının incelenen defterlerine göre ise davacıdan 19.895,35 tl alacaklı olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda davacının mal teslimi ile davalıdan alacaklı olduğu hususunu HMK 200 gereği yazılı delillerle ispat etmesi gerekir.
Davacı taraf bilirkişi raporunun tebliği üzerine 4 adet faturayı sunduğunu belirterek ” faturaya konu malların davalıya teslim edildiğine ve 9.000 tl lik ödemeye ilişkin ellerinde davalının imzasını havi belge bulunmadığını ” belirterek yemin deliline dayanmak istediğini belirtmiş ise de dava dilekçesindeki deliller arasında açık bir şekilde yemin deliline dayanmadığı görülmüş, bu sebeple talebinin reddine karar verilmiş, diğer yasal deliller demek suretiyle yemin deliline dayandığını tekrardan belirtmiş ise de yemin deliline açık bir şekilde dayanılması gerektiğinden bu talebi mahkememizce kabul edilmemiştir.
Davacı tarafından sunulan 4 adet faturanın incelenmesinde 01.02.2016 tarihli 2.439,15 tl bedelli, 05.02.2016 tarih ve 5.9…( fotokopi olduğu için eksik çıkmış) ,30.01.2016 tarih ve 30.364,44 tl, 02.02.2016 tarih ve 1.769,52 tl bedelli faturalr olduğu, davalı adına tanzim edildiği görülmüş ise de teslim eden ve teslim alan kısmında herhangi bir imzanın bulunmadığı, malların davalıya teslim edildiğine dair irsaliyeli faturaların da sunulmadığı görülmüş, bu nedenle teslim olgusu ile alacaklı olduğu hususunu ispatlayamadığı anlaşıldığından davanın reddine dair karar verilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar kötüniyet tazminatı istemiş ise de her iki tarafında kendi kayıtlarına göre karşılıklı alacaklı görünmesi nedeniyle davacının bu kayıtlara dayanarak takip yapmasında ve iddiasını ispatlayamamasında kötüniyetli hareket ettiği konusunda kesin bir kanaate varılamadığından kötüniyet tazmşnat isteminin reddine dair karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın REDDİNE,
Davacının takibe geçmekte kötü niyetli olduğu tam olarak ispat edilemediğinden davalı tarafın kötü niyetli tazminat isteminin reddine,
2-Davacı tarafça yapılmış yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Uyarınca Hesaplanan 3.560,64 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Alınması gereken 2.026,83 TL red karar ve ilam harcından peşin ödenen 358,73 TL nin mahsubu ile bakiye 1.668,10 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Taraflarca yatırılmış gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatıran tarafa iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/03/2018