Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/300 E. 2021/190 K. 17.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/300 Esas
KARAR NO : 2021/190
DAVA : Alacak
DAVA TARİHİ : 15/03/2016
KARAR TARİHİ : 17/02/2021
Mahkememizde görülmekte olan alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında —— tarihli sözleşme ve ——– yapıldığını devam sürecinde davalının sözleşmeyi haksız olarak fesih ettiğini ve davalının kendi alacaklarını cezai şart olarak irat kayıt edildiğini bu nedenle fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile ———– davalının ihtarname ile temerrüde düşürüldüğü tarihten itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline ve değişik iş sayılı dosya da yaptıkları masrafında davalıya yükletilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafça dava belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmiş olup, davacının bu beyanı usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkil şirket tarafından yükümlülüklerinin yerine getirilmediği iddia edilerek haksız fesih sebebi ile uğranılan zararın talep edildiği, ancak, davacının bu taleplerinin hukuki ve fiili dayanağının bulunmadığını, davacı tarafça sözleşme kurulduğu andan itibaren sözleşme ile taahhüt ettiği hizmeti eksik sunduğunu, davacının müvekkil şirketin ——–boyunca sessiz kaldığı yönündeki beyanları da gerçeği yansıtmadığını, zira davacıya sözleşme fesh edilmeden önce ——– ihtarnameler gönderilmiş ve sözleşmenin devam ederek işin tamamlanması için müvekkil şirket tarafından davacı müteaddit defalarca uyarıldığını, teminatların irat kaydedilmesi hususu ise sözleşmenin 35.maddesine uygun olup, ayrıca gecikmeden dolayı müvekkil şirketinde cezai şart talep etme hakkı sözleşmenin açık hükmü gereğince bulunmadığını, bu nedenlerle hukuki ve fiili dayanaktan yoksun davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini; talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında imzalanan—– tarihli götürü bedel sözleşmesi ve ek protokol gereği, davacı/ yüklenicinin sözleşmeden kaynaklı edimini ifa ettiğinden bahisle ödenmeyen imalat bedeli istemine ilişkindir.
Davacı vekilince sunulan —tarihli ıslah dilekçesi ile; dava dilekçesindeki dava değerinin — olduğu, dava değerini — artırarak talep sonucunu —- olarak ıslah ettikleri görülmüştür.
———— sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, dava öncesi, davacı şirket istemine binaen yaptırılan tespit ve alınan bilirkişi raporu olduğu belirlenmiş, Mahkememizce tetkik edilmiştir.
———– sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış, davalı tarafça dava öncesi yaptırılan tespite ilişkin rapor alındığı belirlenmiş, Mahkememizce tetkik edilmiştir.
Davalı vekilince ——– tarihli dilekçesi ekinde uzman görüşü sunulmuş, Mahkememizce tetkik edilmiştir.
Uyuşmazlık yönünden taraf delileri toplanmış, teknik bilirkişi heyetinden kök ve ek rapor alınmış, itirazlar gözetilerek heyete bilirkişi dahil edilmesi ——- tarihli ek bilirkişi raporu alınmıştır.
Alınan raporlar dosya kapsamına, delil durumuna, oluşa uygun denetime elverişli bulunmakla Mahkememizce de, raporlardaki tespitlere iştirak olunmuş yapılan tespitler, alınan raporlar hükme esas alınmıştır.
Tüm dosya kapsamının değerlendirilmesinde; taraflar arasında —— tarihli —başlıklı eser sözleşmesi ve —- edildiği, davalı şirketçe davacı şirkete gönderilen ——- tarihli ihtarname ile anılan sözleşmenin feshedildiği belirlenmiştir.
Taraflar arasındaki sözleşme ile, davalı işveren tarafından inşaatı yapılan ——— kapsamında, davacının, prekast cephe elemanlarını, işçilik ve malzeme dahil yapmayı üstlendiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça da işbu dosya kapsamında, sözleşme gereği işin yapımına başladıkları, ——— getirdikleri, davalı tarafça sözleşmenin haksız feshedildiği, yapılan işe karşılık ödenmeyen imalat bedeli bulunduğu belirtilerek bakiye imalat bedelinin tahsil edilmesi talep olunmuştur.
Davalı vekilince ise aşamalarda, davacının sözleşmede belirtilen süre içinde işi tamamlamadığı, davalı tarafça sunulan iş programına uyulmadığı, bu nedenle taraflar arasındaki sözleşmenin 27.maddesinde öngörülen şartların gerçekleştiğinden bahisle sözleşmeyi feshettikleri yanı sıra yine sözleşmenin 21.2.maddesinde düzenlenen cezai şart alacaklarının bulunduğu belirtilerek davanın reddi talep olunmuştur.
Taraf iddia ve savunmaları çerçevesinde; öncelikle fesih ihtarında belirtildiği suretle bir gecikme bulunup bulunmadığı var ise hangi taraftan kaynaklandığı, feshin bu yönüyle haklı olup olmadığı, davalının gecikmeden kaynaklı cezai şart alacağının doğup doğmadığı, yanı sıra davacının ödenmemiş iş bedeli alacağının olup olmadığı yönünde inceleme yapılmış, bu kapsamda taraflar arasındaki sözleşmenin 11.maddesi gereğince davacının, ana binanın betonarmesinin tamamlanmasından 3 ay sonra en geç——— tarihinde işi bitirmeyi üstlendiği, taraflar arasındaki yazışmalardan ve ihtarlardan davalı şirketin sorumluluğunda bulunan ana binanın betonarmesinin tamamlanması işinin gecikmesi nedeniyle, davalının davacıya tanıdığı süreyi —–tarihine kadar uzattığı, davacının işe başlaması için gereken ana binanın betonarmesinin tamamlanması işinin, davacının dahli olmayan sebeplerle gecikmesi nedeniyle uyuşmazlık konusu işe ilişkin teslim tarihinin de davalı tarafça ertelenerek —- tarihi olarak belirlendiği, anılan tarih yönünden tarafların mutabakata vardığının davalı tarafça kanıtlanamadığı, dolayısıyla davacının ———- tarihinde meydana gelen temerrüdünden söz edilemeyeceği, aynı nedenle cezai şart koşullarının da oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Anılan kanaat nedeniyle, davacının iş planına uymadığı, gecikmeler yaşandığı gerekçesiyle davalının sözleşmeyi feshinin haksız olduğu kanaati hasıl olmuştur. Bundan başka fesih tarihine nazaran davacı tarafça tamamlanan işlere yönelik inceleme ile Mahkememizce de tespitlerine iştirak olunarak hükme esas alınan raporlarda tespit edildiği üzere, davacı tarafça işin ——- oranında tamamlanmış olması nedeniyle feshin dayanağı yapılan taraflar arasındaki sözleşmenin 27.maddesi kapsamında bir fesih nedeni bulunmadığı, tamamlanan işe nazaran, işteki eksik ve ayıpların feshi haklı kılacak düzeyde bulunmadığı, anılan ayıp ve eksiklerin iş bedelinde indirim sebebi olabileceği kanaatine varılmıştır. Bu çerçevede davacı tarafça tamamlanan iş bedelinden, tespit edilen fesih ve ayıplara ilişkin giderim bedellerinin tenzili sonucu davacının —— alacağının ödenmediğinin taraf ticari kayıtlarının da incelenmesi neticesinde tespit edildiği, anılan bu tutardan, taraflar arasındaki sözleşme 19. maddesi gereğince davacı yükümlülüğünde olup ancak, hakedişlerden kesilerek davalı tarafça yatırılacağı kararlaştırılan —- ana paranın tenzili sonucu davacının ödenmemiş —alacağının bulunduğu kanaatiyle ve davacı tarafça gönderilen —- tarihli ihtarın davalı şirkete —- tarihinde tebliğ edildiği, tanınan —– sürenin ——- tarihinde dolup temerrüdün —- gerçekleştiği Mahkememizce gözetilerek davanın kabulüne dair karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile,
1.———-tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 86.310,64 TL karar ve ilam harcından 1.707,75 TL peşin harç ile 19.869,92 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 66.411,52‬ TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 77.022,99 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı ve 1.707,75 TL peşin harç ile 19.869,92 TL ıslah harcı toplamı:21.606,87‬ TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 11.800,00 TL bilirkişi ücreti, 611,00 TL talimat masrafı, 126,30 TL posta masrafı, 1.651,9‬0 TL delil tespiti masrafı olmak üzere toplam: 14.189,2‬0 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/02/2021