Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/236 E. 2018/290 K. 16.03.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/236 Esas
KARAR NO : 2018/290

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/02/2016
KARAR TARİHİ : 16/03/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 23/02/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalının, müvekkil şirkete borcunu ödemediğini, davalı şirketin müvekkil şirketten almış olduğu hizmete ilişkin 3 adet faturanın bulunduğunu, davalı tarafından 02.07.2015 tarihinde davacı müvekkilin alacaklarına ilişkin 50.000,00 TL bedelli, 30/10/2015 ödeme tarihli — numaralı çek verildiği, çek verildikten sonra cari hesapta görüleceği üzere 02/07/2015 tarihinde ödeme yapılmış gibi cari hesaptan çekin bedeli düşülerek geriye 7.820,00 TL bakiye alacağın kaldığı, 02/07/2015 tarihinde müvekkile teslim edilen çekin ödeme tarihi 30.10.2015 olduğu, ancak çekin bedeli tahsili ile fatura tarihi olan 16.03.2015 tarihinde ödenmesi gereken 51.920,00 TL bedelli faturanın tarihi arasında geçen sürenin 7 ay 28 gün olduğu, arada geçen süreye ilişkin karşılıklı olarak mutabakat sonucu 01.07.2015 tarihli — numaralı 5.900,00 TL vade faturasının kesildiği, 25.07.2015 tarihinde ise 23.364,00 TL fatura kesildiği, böylece toplam alacağın 31.184,00 TL olduğu,bu borcun kapanması için davalı şirkete 3 ay süre tanındığı ancak borcun ödenmediği, 3 aylık süre sonu olan 25.10.2015 tarihinden soma asıl alacağa faiz işletildiği, borca ilişkin müvekkil şirket yetkilisi davalı şirkete 15,10.2015 tarihinde e-mail yolladığı, davalı şirket tarafindan maile cevap olarak pazartesi günü borcun ödeneceğinin söylendiği, ancak borç ödenmediği gibi ödeme sözü dahi verilmemiş olduğu müvekkil şirketin oyalandığı, müvekkilinin davalı şirkete tüm kolaylıkları sağladığını, ancak davalı taraf 12/01/2016 tarihinde icra dosyasına haksız yere itirazda bulunmakla, söz konusu itirazın İptali ile takibin devamına, davalıya %20’den aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilinin 28/04/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesinde iddia ettiği aleyhe beyanların gerçeği yansıtmadığı, davacı şirket tarafından taahhüt edilen hizmetin yerine getirilmediği, müvekkil şirketin davacı şirkete borcunun bulunmadığı, haksız takibe itirazımız üzerine davacı şirket taraündan itirazın iptali davasının açıldığı, davacı şirket yerine getirmediği hizmet için müvekkil şirketten alacaklı olduğunu iddia ederek icra takibine başvurduğu, işbu sebeple haksız kazanç elde etmeye çalıştığı, davacı firma alacağın ispatında salt faturaya dayanılmış olup aradaki ilişkiyi ispatlayan ve bahsi geçen hizmetlerin sunulduğuna dair bir delilin sunulmadığı, söz konusu fatura münderecatının kabulü için aradaki akdi ilişkinin ispatın yanında fatura konusu işin, sahibine teslim edildiğinin ispatının gerektiği, bu ispat yükü de davacı tarafın üzerinde olduğunu davacı tarafın salt faturaya dayanarak yaptığı takip ve ikame ettiği davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, aradaki akdi ilişkinin varlığı ve hizmetin verildiğine ilişkin hususların ispata muhtaç olduğunu, müvekkil firmanın davacı firmadan hizmet almadığını, davacı tarafın haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, iş bu sebeple fazlaya ilişkin dava ve taleplerinin saklı kalmak üzere davacının açtığı davanın reddine, takibin haksız ve kötü niyetli olması nedeniyle takip konusu meblağın %20 den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve avulatlık ücretinin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ:
— İcra Müdürlüğünün — icra dosya aslının geldiği ve mahkememiz dosyası arasına alındığı, —-Bankasına,— Vergi Dairesine yazılan müzekkere cevapların geldiği ve mahkememiz dosyası arasına alındığı, Dosya konusunda uzman Mali Müşavir bilirkişi Hızır OKUTUCU’ya tevdi edilerek rapor alındığı görüldü.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı alacağın tahsili amacıyla yapılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
— İcra müdürlüğünün — E.sayılı dosyasının incelenmesinde; davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında 31.184,00 TL asıl alacak + 560,03 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 31.744,03 TL fatura alacağının tahsili amacıyla 25/12/2015 tarihinde takip yapıldığı, borçlunun borcun tamamına , faiz ve ferilerine itiraz ederek takibin durmasına neden olduğu anlaşılmıştır.
Tarafların tacir olması nedeniyle ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi marifetiyle inceleme yaptırılmasına dair verilen karar üzerine bilirkişi tarafından sunulan raporda; davacının 2015 yılı ticari defter ve belgelerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının defterlerine göre 81.184 TL’lik üç adet faturanın davalıya borç, yapılan 50.000 TL’nin ödemenin alacak kaydedilmek üzere 25/12/2015 takip tarihi itibarıyla 31.184,00 TL alacaklı göründüğü ,taraflar arasındaki 10/02/2015 tarihli karşılıklı mailleşmeleri içerir belgelerden taraflar arasında ticari ilişkinin bulunduğunun ve ödeme konusunda görüşmeler yapıldığının anlaşıldığı, davalıya ait 2015 yılı Mart, Nisan, Temmuz ve Ağustos dönemlerine ait form BA bildirimlerinde davacı tarafından tanzim edilen 3 adet faturanın yer aldığı, yine vergi dairesince celp edilen yazıda davalı firmanın Mart ve Temmuz 2015 döneminde davacından alınan mal ve hizmetlere ilişkin — Vergi Dairesi Başkanlığına bildirimde bulunduğu, buna göre takip tarihi itibarıyla davacının 31.184,00 TL alacaklı göründüğü, davalının ticari defterlerini incelemeye sunmaması nedeniyle incelenemediği bildirilmiştir.
Davalı vekili bilirkişi raporuna ” hizmetlerden hiçbirisi gereği gibi sağlanmamış olup, bu nedenle müvekkil firmanın davacı firmaya herhangi bir borcu bulunmamaktadır.” şeklindeki gerekçe ile itiraz etmiş ise de ; tacirler arası yapılan ayıp ihbarının bulunmaması, iade faturasının kesilmemesi, tam tersi davacı tarafından kesilen faturaların bilanço alış beyannamesi( form BA) ile Vergi Dairesine bildirilmesi, ticari defter ve belgelerini incelemeye sunmayarak gizlemesi nedeniyle savunmalarının doğruluğu denetlenemediğinden bu durumda sahibi lehine kesin delil teşkil eden davacının ticari defterlerine itibar edilmek suretiyle davanın kabulüne dair karar verilmiştir.
İcra takibinde işlemiş faiz talep edilmiş ise de borçlu tarafından yapılan itiraz üzerine faiz isteminden vazgeçilerek sadece asıl alacak üzerinden itirazın iptali davasının açıldığı anlaşılmakla, davanın tam kabulüne dair karar verilmiş, alacağın faturaya dayalı olması ve tespitinin özel bir hesaplamayı gerektirmemesi, miktarının belirli – likit olması nedeniyle takibe haksız yere itiraz eden davalı aleyhine asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve tarafların tacir olması nedeniyle takipten itibaren asıl alacağa yıllara göre değişen oranda ticari avans faizi uygulanmasına karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın Kabulü ile;
Davalının — İcra müdürlüğünün — E.sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 31.184,00 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Takipten itibaren asıl alacağa ticari avans faizinin uygulanmasına,
Asıl alacak miktarı belirli bulunmakla 31.184,00 TL’nin % 20’si oranında icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Davacı tarafça yapılmış 29,20 TL başvurma harcı, 29,20 TL peşin harç, 25,00 TL tamamlama harcı, 4,30 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 87,70 TL harç gideri ile müzekkere, tebligat ve bilirkişi ücreti olarak 729,50 TL masraf olmak üzere toplam 817,20 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesaplanan 3.742,08 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Alınması gereken 2.130,18 TL karar ve ilam harcından peşin alınan 29,20 TL ile 25,00 TL tamamlama harcın mahsubu ile bakiye 2.075,98 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından sarfı yapılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı davalı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 16/03/2018