Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/216 E. 2018/506 K. 08.05.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-GEREKÇELİ KARAR-

ESAS NO : 2016/216
KARAR NO : 2018/506

DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 24/02/2016
KARAR TARİHİ : 08/05/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının dava dışı ……. ‘ den bir adet ….. kiraladığını, mevcut iş makinesinin değişik risklere karşı davalıya …………. Poliçesi ile 29.06.2010 tarihinde sigortalattırıldığını, kompresörün 04.08.2010 tarihinde evinin önünden çalındığını, yapılan hasar tespitinde iş makinesinin değerinin 12.750,00 Euro olduğunun, poliçede bulunan % 10 muafiyet düşüldüğü zaman ödenmesi gereken hasar bedelinin 11.475,00 Euro olduğunun tespit edildiğini, davalı şirketin hasar tespiti yapılmasına karşın meydana hırsızlık olayının …. Genel Şartlarına göre teminat dışı olduğu gerekçesiyle talebi reddettiğini, bu sebeplerle davacının her türlü haklarının saklı kalması kaydı ile şimdilik 8.287,00 Euro tazminatın 18.08.2010 tarihinden itibaren en yüksek avans faiz oranı ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı …’ e ait ……. tarafından sigorta ettirilen ….model kompresörün kamuya açık mahalde sokakta bırakıldığı sırada çalındığını, bu nedenle rizikonun teminata girmeyen bir halde gerçekleştiği için davacının poliçe tahtında talep edilebilir bir hakkının bulunmadığını, davacının aktif husumet ehliyetinin bulunmadığını, poliçenin istisnalar başlığı altındaki 9. maddesinde sigortalı veya kiralayanın ve temsilcilerinin kastı veya ağır ihmalinden kaynaklanan ziya ve hasarların teminat harici olduğunu, davacının makineyi sokakta korumasız bırakmasının ağır ihmal olduğunu, bu nedenle dahi rizikonun poliçe teminatına girmediğini beyanla; sigorta kapsamına girmeyen haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile masraf ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, finansal kiralama sözleşmesi kapsamında sigortalanan kompresörün çalınmasından doğan hasar tazminatının tahsili istemine ilişkindir.
Mahkememizin (İstanbul Kapatılan ………… Asliye Ticaret Mahkemesinin 2013/141 E., 2013/392 K. Sayılı kararı ile davanın kısmen kabulüne dair karar verildiği, verilen kararın temyiz edilmesi üzerine dosyanın Yargıtay’a gönderildiği, Yargıtay ………. H.D.nin 2015/9594 E., 2015/10052 K. Sayılı ilamı ile “…Dosya kapsamında mevcut 13.08.2010 tarihli eksper raporuna göre, hasarın meydana geliş şekli itibariyle Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarına uymadığı, adresin poliçedeki riziko adresi ile aynı olduğu ve hasarın poliçe teminatına dahil olmadığı yönünde kanaate varılmış, 29.05.2012 tarihli bilirkişi raporunda ise poliçede riziko mahalinin binanın 1. kat giriş üstü olarak gösterildiği, oysa kompresörün binanın ön tarafında bekletilirken hıırsızlık olayının gerçekleştiği, kompresörün daimi olarak poliçede gösterilen yerde duramayacağı, poliçede riziko adresinin doğru gösterilmediği, gerçekleşen rizikonun poliçe teminatı dışında tutulduğuna dair poliçede açık bir şart bulunmadığı, bu nedenle rizikonun poliçe teminatına dahil olduğu yönünde görüş beyan edilmiştir. Bu durumda eksper raporu ile bilirkişi raporundaki tespitlerin birbiri ile çeliştiği, bu çelişki giderilmeden ve hasarın poliçe teminatına dahil olup olmadığı hususu açıklığa kavuşturulmadan yazılı şekilde bilirkişi raporuna itibar edilerek davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.” denilmek sureti ile bozma kararı verilerek dosyanın Mahkememize gönderildiği, Mahkememizce bozma ilamına uyulmasına karar verilerek uzman bilirkişi heyetinden bozma ilamında belirtilen çelişkinin giderilmesi için rapor alındığı, dosyaya sunulan 06/07/2017 tarihli bilirkişi heyeti raporunda; Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarının A.1 maddesi ilk dört fıkrasında, “girilerek”, “girilip saklanarak” kelimeleri ile, sigortalı emtianın kapalı veya duvar ile çevrili vb. Özelleştirilmiş bir mahalden çalınmasına teminat verildiği, dava konusu olayda ise kompresörün davacı …’e ait ev ve iş yerinin önündeki kamuya açık alanda durduğu ve buradan çalındığı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı, buna bağlı olarak dava konusu hırsızlığın Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarının A.1 maddesince poliçe kapsamında olmadığı hususunun tespit edildiği bildirilmiş, Mahkememizce uzman bilirkişilerce hazırlanan rapor hüküm kurmaya ve denetime elverişli olması nedeni ile dava konusu kompresörün davacının ev ve iş yerinin önündeki kamuya açık alanda durduğu ve buradan çalındığı bu nedenle hasarın Hırsızlık Sigortası Genel Şartlarının A.1 maddesince poliçe kapsamında olmaması nedeni ile davanın reddine kaar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 414,60 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 378,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davalı iş bu davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.344,53 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından sarf edilen 463,80 TL ( 400,00 TL bilirkişi ücreti ve 63,80 TL tebligat gideri olmak üzere ) yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine
6-Taraflarca tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333. maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı vekilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı