Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1350 E. 2020/670 K. 10.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1350 Esas
KARAR NO: 2020/670
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 07/12/2016
KARAR TARİHİ : 10/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının davalıdan ——— alacağının bulunduğunu, davalının borcunu ödememesi üzerine davalı aleyhine ————- sayılı dosyası ile icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ve takibin durduğunu belirtmiş olup, davanın kabulüne, davalının itirazının iptaline ve takibin devamına, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde iddia edilen borcun sebebi ve dayanağına ilişkin herhangi bir açıklama yapılmadığını, icra takibinde ise cari hesap alacağı bulunduğunu, taraflar arasında cari hesap sözleşmesi bulunmadığını, davacı taraf ile oluşan ticari ilişki gereği müvekkilinin üzerine düşen yükümlülüklerini yerine getirdiğini, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını, icra dosyasındaki cari hesap ekspresindeki ———– bedelli borç kaydının ve dayanağı faturanın hukuki bir geçerliliğinin bulunmadığını belirtmiş olup, haksız davanın usul ve esas yönünden reddine, davacının alacağın %20’ sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; ———sayılı icra takibine davalının yapmış olduğu itirazın İİK 67 maddesi gereğince iptali ile icra inkar tazminatı isteminden ibarettir.
——- sayılı dosyası celp edilip incelenmiş, alacaklısının davacı, borçlusunun davalı olduğu, takibin —– üzerinden ——- tarihli cari hesap alacağı üzerinden yapıldığı, davalının davacı – alacaklıya herhangi bir asıl ve faiz alacağı bulunmadığı şeklinde itiraz ettiği anlaşılmıştır.
Uyuşmazlığın çözümü uzmanlık gerektirdiğinden taraf defterleri üzerinde inceleme yaptırılmış, mali müşavir bilirkişisi rapor içeririğine göre özetle; “Tarafların incelenen —-yılı defterlerinin TTK ve VUK hükümlerine uygun tutulduğu, iki tarafın da e-defter beratlarının zamanında alındığı, davacı kayıtlarında—–takip tarihi itibarıyla davalıdan —– alacaklı gözüktüğü, takip konusu faturanın kendi defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı şirketin ise, takip konusu ———– tarihinde aynı gün giriş ve çıkış yaparak kayıtlarına davacıya net alacak kaydetmemiş olduğu, takip tarihi itibarıyla kendi kayıtlarında davacıya olan hesabının —–olduğunun anlaşıldığı, somut olayda, taraflar arasında imzalanmış olan ———– tarihli —– ihtilafsız olan ticari ilişki dikkate alınarak, davacının müşterisine ait gümrükten mal çekim işlemi için gerekli olan orijinal ithalat belgelerinin evraklarının —– gönderilmesi aşamasında yaşanan ———- günlük gecikme sebebiyle davalı kargo şirketinin sorumlu olup olmadığının, sorumlu ise miktarının hesaplanması ve değerlendirilmesinin eşya taşımacılığı konusunda uzman bilirkişiden alınacak mütalaaya göre karar verilebileceği, faiz; davacı /alacaklı takip öncesinde faiz talebinde bulunmadığı için taleple bağlılık kuralı gereği bu konuda değerlendirme yapılmamış, Savın Mahkemenin kısmen ya da tamamen davacı lehine hüküm kurması halinde; tarafların tacir olması, işin ticari iş olması, temerrüt faiz oranının önceden kararlaştırılmamış olması münasebetiyle, takip sonrasında hükme esas alınacak asıl alacağı için 3095 s.k m,2/2 kapsamında iskonto avans faiz talebinin verinde olduğu, ancak, Mahkemenin gerek savunmalarının tümü ve gerekse faize hasren tamamen davalı müdafaaları yönünde hüküm kurmak hususunda da hiç şüphesiz muhtar bulunduğu, icra inkâr tazminatı ve sair hususların mahkemenin takdiri içinde kaldığı, “yönünde görüş bildirilmiştir.
Taşımacılık alanında uzman bilirkişi raporunda özetle; uyuşmazlık konusu taşımada davacı gönderen, davalı taşıyan, dava dışı —– isimli firmanın gönderilen sıfatıyla bulunduğu, taraflar arasında——- günlü taşıma sözleşmesinin 5.3 maddesi ile davalı —– taahhüt ettiği taşıma süresinin —– olduğu, taşımanın —- günü başladığı, taşımanın —– sonlandığı, taşımada gecikme halinin bulunduğu, davacı şirketin TTK 889/3. Maddesinde belirlenen 21. Gün içinde davalı —— ihbarda bulunduğu, davalı şirketin TTK 876 . Maddesi hükmü kapsamında bir savunma ileri sürmediği, yine TTK 878. Maddesinde belirlenen ve varlığı halinde taşımacıyı gecikme halinde sorumluluğunu kaldıracak hallerin varlığını ileri sürmediği, bu durumda davalının TTK 875. Maddesine göre gecikmeden dolayı oluşan zarardan sorumlu olduğu, davacının replik dilekçesinin 2. Maddesinde davalının kastının değil kusurunun olduğunu, ileri sürdüğü bu halde TTK 882/3 maddesine göre taşıma ücretinin —–katı ile sorumluluğun bulunduğu, ancak taşıma ücreti ile ilgili fatura bulunmadığı, sayın mahkemenin aksi görüşte olması ve davalının —— gecikmesinin davalının kastı veya özellik ile pervasızca bir davranışı veya böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiiline işaret edeceği ve sorumluluk sınırlandırmalarından yararlanamayacağının kabulü halinde beş ayrı deniz konşimentolarının yeniden düzenlenmesi için dava dışı ——bedelleri gönderen veya taşıyan şirketlere ödeyip ödemediğinin belirlenmesi yönünden —–defterleri üzerinde inceleme ve kayıp olan evrakların yeniden düzenlettirilmesi için bu bedellerin makul olup olmadığı yönünden gümrük müşaviri eli ile inceleme yapılması gerekeceği bildirilmiş, taraf itirazları üzerine ek rapor alınmış özetle; taraflar arasında —— günlü taşıma sözleşmesinin 5.3 maddesi ile davalı —– taahhüt ettiği taşıma süresinin —- olduğu, taşımanın —- günü başladığı, taşımanın ——- sonlandığı, taşımada gecikme halinin bulunduğu, davacı şirketin TTK 889/3. Maddesinde belirlenen —-içinde davalı ——- ihbarda bulunduğu, davalı şirketin TTK 876 . Maddesi hükmü kapsamında bir savunma ileri sürmediği, yine TTK 878. Maddesinde belirlenen ve varlığı halinde taşımacıyı gecikme halinde sorumluluğunu kaldıracak hallerin varlığını ileri sürmediği, bu durumda davalının TTK 875. Maddesine göre gecikmeden dolayı oluşan zarardan sorumlu olduğu, taşıma süresinin ——olarak kararlaştırıldığı, davalının edimini —-sonlandırdığı, TTK 874. Maddesine göre eşya taşıma süresini izleyen —- gün içinde teslim edilmezse hak sahibinin eşyaya zayi olmuş gözüyle bakabileceği, davalınınTTK 874. Maddesinin getirdiği —– günlük sürede de edimini yerine getirmediğinden davalının pervasızca davranışının olduğu ve sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı, mahkemenin aksi görüşte olması halinde ise davalının kastının değil kusurlu olduğu durumunun değerlendirilmesinde dosyada taşımaya ilişkin fatura bulunmadığı, davalının sorumlu olduğu rakamın tespit edilemediği bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre ; uyuşmazlık ve takip konusu taşımada davacı gönderen, davalı taşıyan, dava dışı —-firmanın gönderilen sıfatıyla bulunduğu, taraflar arasında —-günlü taşıma sözleşmesinin 5.3 maddesi ile davalı —- taahhüt ettiği taşıma süresinin —- olduğu, taşımanın —- günü başladığı, taşımanın —– sonlandığı, taşımada gecikme halinin bulunduğu, davacı şirketin TTK 889/3. Maddesinde belirlenen —- içinde davalı —– ihbarda bulunduğu, yine TTK 878. Maddesinde belirlenen ve varlığı halinde taşımacıyı gecikme halinde sorumluluğunu kaldıracak hallerin varlığını ileri sürmediği, bu durumda davalının TTK 875. Maddesine göre gecikmeden dolayı oluşan zarardan sorumlu olduğu, taşıma süresinin —- kararlaştırıldığı, davalının edimini —- sonlandırdığı, TTK 874. Maddesine göre eşya taşıma süresini izleyen —– içinde teslim edilmezse hak sahibinin eşyaya zayi olmuş gözüyle bakabileceği, davalının TTK 874. Maddesinin getirdiği —– sürede de edimini yerine getirmediğinden davalının pervasızca davranışının olduğu ve sınırlı sorumluluktan yararlanamayacağı kanaatine varılmış aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile;
1-Davacının davalı hakkında —— sayılı dosya ile başlatmış olduğu icra takibine davalının yaptığı İTİRAZIN İPTALİ İLE TAKİBİN DEVAMINA,
2-Davacı tarafın tazminat talebinin REDDİNE,
3-Alınması gerekli karar harcı 1.166,64 TL’den peşin olarak yatırılan 206,27 TL’nin mahsubu ile 960,37 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile,
hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan 206,27 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 33,50 TL ilk dava masrafı, 262,50 TL tebligat, müzekkere gideri, 2.200,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.496,00 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan 3.400,00 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafça dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle——- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzüne karşı, verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/11/2020