Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1321 E. 2019/850 K. 26.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1321 Esas
KARAR NO: 2019/850
DAVA : İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/12/2016
KARAR TARİHİ: 26/09/2019
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;davalılardan ——- üzerine kayıtlı —— plaka numaralı araç diğer davalı —– sevk ve idaresinde iken, ———- tarihinde——–plaka numaralı araca çarpmak suretiyle hasarlanmasına sebebiyet verdiğini, meydana gelen hasar nedeniyle yapılan ekspertiz neticesinde müvekkili şirket tarafından sigortalıya ———– ödeme yapıldığını, mezkur kazaya ilişkin tanzim edilen “Trafik Kazası Tespit Tutanağında” davalıların sevk ve İdaresinde olan aracın kazanın oluşumunda %100 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiğini, arılan kazada ağır kusur söz konusu olduğunu, tespit evraklarının müvekkili şirkete iletilmesinin akabinde; Müvekkili şirketin,”… Türk Ticaret Karunu’nun 1472. Maddesi, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve sigorta genel şartları gereğince Ödenen tazminat miktarı üzerinden kusur oranına İsabet eden —— TL’nin hasar ödeme tarihinden itibaren işleyen yasal faizi ile birlikte ödenmesini—- tarihli yazı İle davalılardan ———- ihbar ve ihtar ettiğini, mezkur yazıya rağmen müvekkili şirkete ödeme yapılmaması sebebiyle anılan meblağın tahsili amacıyla ———– icra Müdürlüğünü’nün —– E. Sayılı dosyası ile davalılar hakkında ödeme emri düzenlendiğini, davalıların yasal süresi İçerisinde yaptıkları yetki itirazı dolayısıyla, icra dosyasının yetkili icra müdürlüğüne gönderildiğini,——. İcra Müdürlüğü’nün ——– E. sayılı Ödeme emri ile davalılar (borçlular) hakkında yeniden takip başlatıldığını, davalılar ——— borca ve ferilerine itiraz etmeleri neticesinde ——– İcra Müdürlüğü’nün —– E. Sayılı takibinin durduğunu, tüm açıklamalar ve re’sen görülecek nedenlerle davalı borçlunun, hukuki dayanaktan yoksun, borcun ödenmesini geciktirmeye yönelik, haksız itirazının iptalini fazlaya ilişkin talep ve dava hakkı saklı kalmak üzere, davalı borçluların, mezkur İcra takibine yaptığı İtirazın iptalini ve takibin devamını, davalı borçluların takip konusu borcu takip dosyasında belirtilen yasal faiziyle ödemeye mahkum edilmesini, davalı borçluların, hukuki dayanaktan yoksun ve haksız itirazları sebebiyle, takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkum edilmelerini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini, talep etmiştir.
Davalı —- verdiği cevap dilekçesinde özetle ;dava haksız ve yersiz açıldığından davanın reddini talep ettiğini, dava konusu olay sebebiyle ——.Asliye Ceza Mahkemesi’nin ——.Esas dosyası ile davanın açıldığını, dava devam ettiğinden ve kesinleşmediğinden bu davada verilen kusur oranları ve maddi tespitler bu davanın sonucunu etkileyeceğinden ceza davasının sonucunun bekletici mesele yapılmasını, davacının sigortalısını aracında meydana gelen hasar miktarı daha az olup talep edilen hasar miktarının fahiş olduğunu, kazaya birçok araç karışmış olduğundan davada araçların kusur oranlarının ayrı ayrı belirlenmesi gerektiğini, davacının veya sigortalısının sürücüsü olduğu araç, gerekse diğer araçla sigortalarından Ödeme alıp almadığını araştırılmasını, ödeme alınmış ise güncellenerek talepten mahsubunu talep ettiğini, dava konusu alacak yargılamayı gerektirdiğinden likit olmadığından davacının İcra inkar tazminatı talebinin reddini talep ettiğini, dava dilekçesi ekindeki deliller ve belgelerin tarafına tebliğ edilmediğini, bu usule aykırı olup deliller tebliğ edildiğinde bu belge ve delillere karşı itiraz ve beyan hakkını saklı tuttuğunu, ayrıca delil avansı olarak—— havalesi ile ——- TL yatırdığını beyan ile, haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini, mahkeme giderleri ile ücreti vekaletin davacı üzerinde bırakılmasını, talep etmiştir
Davalı ————davaya cevap vermediği görülmüştür
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, kasko poliçesinden kaynaklı rücuen tazminat istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
—— tarihinde davalı ——– maliki diğer davalı —– sürücüsü, olduğu —- plakalı araç ile ——– plakalı araç arasında trafik kazası meydana gelmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
———- tarihli bilirkişi raporunda özetle; —– tarihinde —- plakalı araç ile ——— plakalı araç arasında meydana gelen trafik kazasında davacının kusursuz olduğu, davalının yüzde yüz oranında kusurlu olduğunu, olaya ait trafik kazası tespit tutanağındaki tespitlerin —— plakalı araçta meydana gelene hasar ile uyumlu olduğu, hasar durumunun kazanın oluş şekline, alınan darbelere uygun olduğu, araçta meydana gelen hasarın —–TL olduğu tespit etmiştir.
Kazanın oluşumuna ilişkin dosyaya yansıyan bilgi ve belgelerin bilirkişi raporunda değerlendirildiği, bilirkişi raporu gerekçeli ve denetime elverişli bulunmakla hükme esas alınmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 163. maddesinde müteselsil sorumluluk halinde alacaklının, borcun tamamının veya bir kısmının ifasını, dilerse borçluların hepsinden, dilerse yalnız birinden isteyebileceği, borcun tamamı ödeninceye kadar borçluların sorumluluğunun devam edeceği hüküm altına alınmıştır. Yine aynı kanunun 166. maddesinde ise borçlulardan birinin, ifa veya takasla borcun tamamını veya bir kısmını sona erdirmesi halinde, bu oranda diğer borçluları da borçtan kurtarmış olacağı belirtilmiştir. Davalılar da dava konusu zarardan Karayolları Trafik Kanunu’nun 85 ve 88. maddeleri ile 6098 sayılı TBK’nın 61. maddeleri gereğince müteselsilen sorumludur.
Davalı sürücü ve işletenin kaza tarihiden itibaren temerrüde düştüğü kabul edilmiş davaya konu aracın ticari olmadığı anlaşılmakla yasal faize hükmedilmiştir.
Yukarıda açıklanan nedenler gözetilerek davalı sigortalı aracın kazanın meydana gelmesinde yüzde yüz oranında kusurlu olduğu, zarar gören araçta kusura karşılık gelen denetime elverişli bilirkişi raporu ile tespit edilen hasar bedelinden davalıların sorumlu olduğu kabul edilmiş, alacağın varlığının tespiti yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı verilmesine yer olmadığında karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile,
1)Davalıların ——-.İcra Dairesi’nin ——– Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu itirazın 5.040-TL asıl alacak ve 603,97 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 5.643,97-TL alacak üzerinden iptali ile, asıl alacak olan 5.040-TL takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2) Alacak likit olmadığından icra inkar tazminatı verilmesine yer olmadığına,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 385,54 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 68,17 TL harçtan mahsubu ile bakiye 317,37 TL karar ve ilam harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı, 68,17 TL, harç toplamı 913,10 TL bilirkişi, tebligat ve müzekkere gideri olan 1.010,47 TL. yargılama giderinin davalılar müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair taraf davacı vekilinin ve davalı asil Mehmet İpek’in yüzüne karşı diğer davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 26/09/2019