Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1279 E. 2018/405 K. 13.04.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1279 Esas
KARAR NO : 2018/405

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 21/11/2016
KARAR TARİHİ : 13/04/2018

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin 21/11/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı şirkete……. poliçe numarası ile sigortalı olan sürücü …. yönetimindeki ….. plakalı araç 06.06.2016 tarihinde ………. istikametinden gelip ……… istikameti güzergahında yolun sağında park yaptığı esnada aynı güzergahta seyreden sürücüsü müvekkil … olan ………. plakalı motosiklete otomobilin şoför mahallinin kapısının açık olması nedeniyle çarpması sonucu sonucu çift taraflı, maddi hasarlı ve yaralanmalı trafik kazası meydana geldiğini, kaza neticesinde müvekkil … ağır yaralandığını, 05.10.2016 tarihli dilekçeyle davalı … şirketine gönderildiği, dilekçenin 10.10.2016 tarihinde tebliğ edildiği, ancak yasal süre içerisinde kendilerine cevap verilmediğini belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalmak kaydıyla, temerrüt tarihinden itibaren işleyen yasal faiziyle birlikte, sürekli ve geçici İş göremezlik nedeniyle şimdilik 2.000 TL. Maddi tazminatın davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 22/12/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; kazaya sebep olan olayda öncelikle kusur durumunun net olarak tespiti gerektiği, davacı tarafın müvekkili tarafından sigortalı araç sürücüsüne raci kusur ve zararı kanıtlayamaması halinde müvekkili şirketin sorumluluğundan söz edilemeyeceğini, dava konusu kaza 06/06/2016 tarihinde meydana geldiğini olayda kaça tarihi üzerinde henüz 12 ay geçmediğinden davacı vekilinin daimi sakatlık iddialarının reddi gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama gideri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava;Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) istemine ilişkindir.
Davacı 22/11/2017 tarihli davadan feragat ettiğine dair dilekçe sunmuş, davacı vekilinin vekaletnamesinde feragat yetkisinin bulunduğu görülmüştür.
Davali vekili 22/11/2017 tarihli dilekçede davadan feragat ettiklerini, masraf ve vekalet ücretinin bulunmadığı görülmüştür.
HMK mad. 307. uyarınca feragat, davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı asilin mahkememizde açtığı davasından feragat ettiği anlaşılmakla davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Davacı tarafça yapılmış yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
3-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana iadesine,
4-Davalı yararına vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
5-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 29,20 TL ile harçtan mahsubu bakiye 6,70 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.