Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1229 E. 2021/1299 K. 07.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1229 Esas
KARAR NO: 2021/1299
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 09/11/2016
KARAR TARİHİ: 07/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, davalı —- plakalı aracın — tarihinde karıştığı kazada müvekkilinin yaralandığını ve kalıcı şekilde sakatlandığını, davacının kazanın oluşumunda herhangi bir kusuru bulunmadığını, tüm kusurun davalı —-nezdinde sigortalı bulunan araçta olduğunu, davalının tazmin hususunda sorumlu bulunduğunu, davalı— şirketi nezdinde daha önce yapılan başvuruya istinaden — hasar dosyası açılmış olsa da müvekkilinin zararı tazmin edilmediğini, müvekkilinin, bu kaza neticesinde yaralandığını,—— tedavi gördüğünü, müvekkilinde kaza nedeniyle kalıcı vücut fonksiyon kaybı meydana geldiğini, davacının kazadan önce gelir durumunun asgari ücretin üzerinde olduğunu, bunu davanın seyri esnasında gerek tanık, gerek diğer delillerle ispatlayacaklarını, dava konusu kazaya sebebiyet veren aracın davalı———olduğunu, maddi tazminatın ödenmesinden ilgili şirketin poliçe limitinin tamamından sorumlu olduğunu, gerek davalı tarafın ticari faaliyet yürüten bir şirket olmasından gerekse de taraflar arasında kurulan sigorta sözleşmesinin —— düzenlenmesinden dolayı davada kaza tarihinden itibaren işleyecek avans — ticari faiz uygulanması gerektiğini belirterek geçici bakıcı gideri ile —— tarafından karşılanmayan —— ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, davacının meslekte kazanma gücü kaybı zararı için şimdilik ——- maddi tazminatın olay tarihinden itibaren ticari temerrüt — Avans faizi ile tahsili ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, her türlü yargılama gideri, harç ve vekalet ücretinin de davalıya yükletilmesine karar verilmesini davacı adına ve saygı ile bilvekale talep etmiştir.
SAVUNMA:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle, davacının müvekkili şirkete başvurusu üzerine maluliyet oranının tespit edilmesi için maluliyet raporu talep edildiğini, ancak davacı taraf işbu belgeyi ibraz etmeden dava açtığını, torba yasa ve —– yerine getirilmediğinden işbu davanın usulden reddedilmesini, davacı tarafın şirketlerine işbu davadan önce yaptığı başvuru üzerine şirketleri nezdinde —– dosyası açıldığını, müvekkili şirkete maluliyet oranını gösteren rapor ibraz edilmediğini, bu nedenle davacının maluliyet oranı taraflarınca tespit edilemediğini, müvekkili şirkete yapılan başvuruda yeterli ve gerekli evrakın bulunmaması sebebiyle başvurunun neticelendirilemediğini, davacı tarafın, —- üzerinde alkol alarak trafiğe çıkmış ve park halinde olan sigortalılarının aracına çarpmış ve zarara uğramış olduğunu, davacı tarafın aşırı alkollü bir şekilde araç kullanarak zarar görmesine neden olduğunu, davanın kabulü anlamına gelmek kaydıyla, davacının iddialarında haklı olduğunun tespiti halinde hesaplanacak tazminattan müterafik kusur nedeniyle indirim yapılması gerektiğini, tüm kusurun davacıda olduğunun tespiti halinde ise herhangi bir sorumluluğu olmayacağını, davacı taraf dava konusu kazada malul kalması nedeniyle geçici iş göremezlik süresince bakıcı gideri ve tedavi gideri tazminatını talep etmekte olduğunu, davacının işbu talepleri yeni trafik sigortası genel şartları uyarınca teminat dışı olduğunu, yeni—— maddesi uyarınca “sağlık giderleri teminatı: üçüncü kişinin trafik kazası dolayısıyla bedenen eski haline dönmesini teminen—— dahil olmak üzere yapılan tüm tedavi giderlerini içeren teminat olduğunu, kaza nedeniyle mağdurun tedavisine başlanmasından itibaren mağdurun sürekli sakatlık raporu olan kadar tedavi süresince ortaya çıkan bakıcı giderleri, tedaviyle ilgili diğer giderler ile trafik kazası nedeniyle çalışma gücünün kısmen veya tamamen azalmasına bağlı giderler sağlık gideri teminatı kapsamında olduğunu, sağlık giderleri teminatı sosyal güvenlik kurumunun sorumluluğunda olduğunu, ilgili teminat dolayısıyla sigorta şirketinin ve güvence hesabının sorumluluğu —— maddesi hükmü gereğinde sona erdiğini, ”işbu maddeden de görüleceği üzere tedavi giderleri nedeniyle tüm sorumluluk—— olduğunu, müvekkilİ şirketin herhangi bir sorumluluğu kalmadığını, zaten bu husus —– kesinleştiğini, geçici iş göremezlik talepleri tedavi giderleri kapsamında olup tedavi giderleri ile ilgili tüm sorumluluk —– olduğunu, bu nedenle aleyhlerine açılan davanın reddi gerektiğini, ancak her iki zarar için poliçede tek bir —- teminat bulunduğunu, dava konusu talep karşısında müvekkil şirketin bedeni kişi başı teminatı ile sınırlı olduğunu, bu durumda KTK’nun 96.maddesi uyarınca “bir teminat için birden fazla zarar görenin olması durumunda, teminatın zarar görenler arasında hasarları oranında paylaştırılması gerekir” hükmü uyarınca ——- yapılarak teminatın paylaştırılması gerekli olduğunu, teminatımız tek olduğundan bu hususa özel dikkat edilmesi gerektiğini, bu şekilde alınacak bilirkişi raporlarının taraflarına tebliğini, aleyhlerine açılan haksız davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasını talep ettiklerini bildirmiştir.
İNCELEME ve GEREKÇE: Dava hukuki niteliği itibariyle; trafik kazası şeklinde gerçekleşen haksız fiil nedenine dayalı geçici ve sürekli iş göremezlik maddi tazminat talebine ilişkindir.
Taraf delilleri toplanılmış, —- sayılı hasar dosyası, davacı asile ait —- kayıtları, trafik kazasına karışan araçlara ait trafik tescil belgeleri ve davacı asile ait tedavi evrakları celp edilmiştir.
Davacının ve davalının sigortalısının karıştığı—- tarihli kazada sürücülerin kusur oranının tespiti içi dosya bilirkişiye tevdi edilmiş; kusur bilirkişisi rapor içeriğine göre; “Dosya muhteviyatında bulunan bilgi ve belgeler birlikte nazara alındığında, kaza yerinin konumu ve mahal şartlarla dikkate alınarak olay değerlendirilip, muvacehesinde meydana gelen davacı sürücü —– yaralanması, araçların hasarlanmalarıyla neticelenen trafik kazasında; davacı sürücü —— sevk ve idaresinde bulunan —— kusurlu olduğu, dava dışı sürücü——— bentlerinde açıklanan hükümler gereği açıklanan trafik kurallarını ihlal ettiğinden kazanın meydana gelişinde —— kusurlu olduğu kanaatine varıldığı” bildirilmiştir.
Dosyaya sunulan kaza tespit tutanağında davacının kusursuz, diğer sürücünün ise asli kusurlu olduğu tespitlerine yer verilmiş, soruşturma aşamasında aldırılan —- tarihli raporunda dosya kapsamına göre davalı sigortalısının aracının dörtlü ikaz ışıkları yanıp yanmadığının net olarak tespit edilememesi nedeniyle yanmış olması halinde davacının asli, dava dışı sürücünün tali, yanmamış olması halinde davacının tali, dava dışı sürücünün asli kusurlu oldukları tespitlerine yer verilmiş olup mahkememizce aldırılan rapor, her iki raporu irdeleyerek hazırlandığından ve çelişki giderildiğinden hükme esas alınmıştır.
Davacı asilin maluliyetinin bulunup bulunmadığı ve var ise oranının tespiti hususunda dosya —- tarafından hazırlanan raporda; —– kaza tarihinden itibaren / erişkin olması halinde ——–aya kadar uzayabileceğine oy birliği ile mütalaa edilmiştir.
Maddi zararın hesaplanması amacıyla dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiş, raporda özetle; —-kusurlu olmasına nazaran; davacının belirlenen— aylık tıbbi şifa süresinde — geçici iş göremezlik zararı oluştuğu, dava dilekçesinde bu yönde talep olup olmadığının takdirinin Mahkeme’ye ait olduğu, davacının çalışma gücünde —– sürekli iş göremezlik zararı oluştuğu, bu zarar kalemiyle mükerrerlik teşkil eden indirim nedeni varlığının bulunmadığı, hesaplanan zararın kaza tarihinde cari zorunlu trafik sigortası teminat limitlerini aşmadığı,—-yöntemince yapılan başvuru bulunduğu dosyaya yansımadığından, dava tarihinden itibaren faizden sorumluluğun gündeme geleceği, tüm delillerin takdiri ve hukuki değerlendirmenin tamamı mahkemeye ait olmak üzere, hesaplamaya dayalı kanaatlerini bildirmiştir.
Davacı vekili —– yükseltmiş, gerekli harcı yatırmıştır.
Davaya konu kazaya karışan ———- olduğu anlaşılmıştır.
6098 sayılı TBK’nun bedensel zarar başlıklı 54. Maddesinde “Bedensel zararlar” ;
-Tedavi giderleri,
– Kazanç kaybı,
– Çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıplar,
– Ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıplar, olarak belirtilmiştir.
Bedensel zarara uğrayan kişiler tamamen veya kısmen çalışamamalarından ve ileride ekonomik yönden uğrayacakları yoksunluklardan kaynaklanan zarar ve ziyanlar olan geçici işgöremezlik nedeniyle iş ve kazanç kaybı, sürekli işgöremezlik (kalıcı sakatlık yada maluliyet) nedeniyle çalışma gücü ve kazanç kaybı, tedavi giderleri ve tüm iyileşme sürecinde yapılan her türlü masraflar ve ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpları haksız fiil sorumlularından isteyebilirler. .
Bu kapsamda, davacının haksız bir fiil olan trafik kazası kapsamında uğradığı bedensel zararları olan sürekli ve geçici iş göremezlik tazminatlarını TBK madde 49 ve 54 hükümlerine göre davalıdan isteyebilecektir.
Yukarıda açıklandığı şekliyle meydana gelen kazada, sorumlulukları da TBK, TTK ve KTK kapsamında çizilen davalının, usul ve yasaya uygun olduğu belirlenen bilirkişi raporlarında belirtilen maddi zararlardan sorumlu olmasından dolayı, davacı vekilinin talebi doğrultusunda ———- — yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Faiz yönünden yapılan değerlendirmede; bir haksız fiil olan trafik kazalarından kaynaklı tazminat istemlerinde, temerrüt tarihi kişilere göre farklılık arz eder.
Sigorta şirketi açısından, sigorta şirketinin poliçe kapsamında sorumlu olduğu tazminatı —-günü içerisinde ödemesi gerekmektedir. Bu süre içinde ödeme yapılmaz ise bu sürenin sonra erdiği gün sigorta şirketinin temerrüde düştüğü kabul edilir. Davacı tarafın davadan önce sigorta şirketine bir başvuruda bulunmaması halinde yada başvuru ispatlanmadığı hallerde davalı— dava tarihi itibari ile temerrüte düştüğü kabul edilerek bu tarihten itibaren faize hükmolunması gerekmektedir. —
Somut olayda davalı——– olarak tespit edildiği anlaşılmakla bu tarihten itibaren faize hükmedilmiştir.
Davalı sigortalısına ait kazaya karışan araç ruhsatına göre kullanım amacının yolcu nakli – ticari olduğu, bu haliyle avans faize hükmedilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
Açıklanan tüm gerekçeler doğrultusunda aşağıdaki şekilde karar verilerek hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi tazminata ilişkin davasının KABULÜ İLE; —— ——- tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Alınması gerekli karar harcı 6.290,99 TL’den peşin olarak yatırılan 31,40 TL peşin harç ile 312,00 TL tamamlama harcının mahsubu ile 5.947,58 TL eksik harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 343,40 TL peşin harcın davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 31,40 TL ilk dava masrafı, 455,00 TL tebligat-müzekkere gideri, 2.000,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.436,40 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı kendisini vekille temsil ettirmiş olduğundan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT uyarınca hesaplanan12.698,99 TL nispi vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
6-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —-Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair tarafların yokluğunda karar verildi. 07/12/2021