Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1222 E. 2018/171 K. 21.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/1222
KARAR NO : 2018/171

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/11/2016
KARAR TARİHİ : 21/02/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; dava dışı —- San ve Tic. Ltd. Şti. Ye kredi kullandırıldığını ve davalı borçlu da iş bu kredi müteselsil kefil olduğunu, dava dışı borçlu şirket ile müvekkili kurum arasında 07/07/2014 tarih 64.000 TL tutarlı 08/07/2014 tarih 2 adet ticari amaçlı taşıt kredi ve rehin sözleşmesi imzalandığını sözleşme hükümlerine göre müvekkili kurumun dava dışı—- San. ve Tic. Ltd Şti ye kredi kullandırmayı ve davalı borçlunun da krediye müteselsil kefil olmayı taahhüt ettiğini, müvekkilinin edimini ifa ettiğini ancak karşılığını alamadığını, müvekkili kurumun dava dışı asıl borçlu olan —şirketine kredi kullandırmak sureti ile sözleşme gereği üzerine düşeni yerine getirdiğini, ancak ne dava dışı asıl borçlu ne de davalı borçlunun taahhütlerini yerine getirmediklerini, kredilerin geri ödenmemesi üzerine müvekkili tarafından asıl borçlu ve müteselsil kefilin hesabının kat edildiğini tüm borcun muaccel hale geldiğini, kredinin geri ödenmemesi üzerine Beyoğlu —-Noterliği’nin 05/08/2016 tarih — yevmiye numaralı ve 05/08/2016 tarih —yevmiye numaralı hesap kat ihtarı gerek asıl borçlu gerekse müteselsil kefil olan davalı borçluya keşide edildiğini, borcun ödenmemesi üzerine dava dışı asıl borçlu—- Kiralama Şirketi hakkında İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — esas sayılı dosyasından mekul rehninin paraya çevrilmesi yulo ile icra takibi, davalı borçlu hakkında ise İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün —esas sayılı dosyası üzerinden haciz yolu ile ilamsız icra takibine girişildiğini, davalı müşterek borçlu tarafından borç ödenmediği gibi müvekkili kuruma herhangi bir borcunun olmadığını borcun tamamına faizine ve ferilerine itiraz edildiği, bu dava ile davada rehin dosyasından rehinli aracı satışı yapıldıktan sonra ve dosya borcunun düşüldükten sonra kalan miktar üzerinden itirazın iptali talep edildiğini, davalı borçlunun borca itiraz etmiş olmasının haksız ve kötü niyetli olduğunu, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün —- esas sayılı dosyası takibi hakkında 55.748,73 TL takip miktarına yapılan itirazın 28.319,62 TL üzerinden iptaline, 28.319,62 TL tutarındaki asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık % 17,76 işleyecek temerrüt faizi ve % 5 BSMV üzerinden yapılan takibin devamına , asıl alacağın % 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacının icra takibi ve akabinde açtığı itirazın iptali davasının haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacının belirttiği kredi sözleşmesindeki kefaletin usulüne uygun olarak alınmış bir kefalet olmadığını, süreli olmayan kefalette süreli olmayan kefalette kefil , asıl borç muaccel olunca , adi kefalette her zaman ve müteselsil kefalette ise kanunun öngördüğü hallerde , alacaklıdan bir ay içinde borçluya karşı dava ve takip haklarını kullanmasını , varsa rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmesini ve ara vermeden takibe devam etmesini isteyebileceğini, borç alacaklının borçluya yapacağını bildirim sonucunda muaccel alacaksa kefil kefalet sözleşmesinin kurulduğu tarihten bir yıl sonra alacaklıdan, bu bildirimi yapmasını ve borç bu bu suretle muaccel olunca , takip ve dava haklarını kullanmasını isteyebileceğini , alacaklı kefilin bu istemlerini yerine getirmezse kefil borcundan kurtulacağını, davacının haksız davasının reddine karar verilmesini savunmuştur
İNCELEME VE GEREKÇE: Talep; İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) istemine ilişkindir.
Davacı vekili tarafından Mahkememize verilen 21/02/2018 tarihli dilekçe ile; dava açıldıktan sonra, davalı tarafından icra dosyasına ödeme yapıldığı, davanın konusuz kaldığı belirtilerek karar verilmesini ,davanın her ne kadar dava açılmasına sebep olmuş ise de davalıdan icra inkar tazminatı ve vekalet ücreti taleplerinin bulunmadığını beyan etmiş, Mahkememizce davacı vekilinin beyanı dikkate alınarak davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın, taraflar arasındaki uyuşmazlığın son bulması ve davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında HMK m.315/1 son hükmü uyarınca karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın, taraflar arasındaki uyuşmazlığın son bulması ve davanın konusuz kalması nedeniyle davanın esası hakkında HMK m.315/1 son hükmü uyarınca KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 483,63 TL harçtan mahsubu ile fazla alındığı anlaşılan 447,73 TL harcın talebi halinde davacıya iadesine
3-Davacının yaptığı masrafların üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine iadesine,
6-Davacı taraf talep etmediği için vekalet ücreti hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, Gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda karar verildi.21/02/2018