Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1162 E. 2021/540 K. 29.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2016/1162 Esas
KARAR NO : 2021/540

DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/10/2016
KARAR TARİHİ : 29/04/2021

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 9. maddesine göre Türk Milleti adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız İstanbul Anadolu —–Asliye Ticaret Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
I.GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA:
Davacı vekili; müvekkiline ——- kaybedilen çek yaprağını ele geçiren davalıların ——- tarihini —- bankada yazdırmak istediklerini, müvekkilinin imzasının kendisine ait olmadığı bir çekle icra takibi tehdidi altında olduğunu, çek üzerinde yer alan imzanın müvekkiline ait olmaması nedeniyle davanın kabulüne, —— iptaline, davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine, dava sonuna kadar çekin ödenmemesi için ilgili çek üzerine icra ve iflas kanununun 72/2. maddesi gereğince teminatlı veya teminatsız olarak ihtiyati tedbir konulmasına, yargılama giderleri ve ücreti vekâlet ile %20 oranında kötüniyet tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
ll. SAVUNMA:
Davalı———- vekili; davacının iddialarının —- yoksun olması nedeniyle ve yapılacak incelemeden de anlaşılacağı üzere davanın reddi gerektiğini, haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine, çeki elinde bulunduran bankanın davaya dahil edilmesine, davacının haksız ve kötü niyetli olması sebebiyle davaya esas değerin %20’sinden az olmamak kaydıyla kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, huzurdaki davanın kötü niyetle olarak açılması sebebiyle uğrayacakları herhangi bir zararda dava açma hakkının saklı kaldığını belirterek masraf ve ücreti vekaletin davacı borçluya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
lll.İNCELEME ve GEREKÇE:
Davacı vekili, davacının davaya konu çeki kaybettiğini, davalıların —- doldurduğunu, çekteki imzanın davacıya ait olamdığını, bu sebeple davalılara borçlu olmadığını iddia ederek bu durumun tespitini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili, davalı şirketin ——– kişiden ticari ilişki neticesinde aldığın savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davaya konu çek,———- bedelli, keşidecisi davacı olan çektir.
Davacının, senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirtmesi nedeniyle imza incelemesi yaptırılmış, 27.07.2020 tarihli bilirkişi raporuyla çekteki imzanın davacının eli mahsulü olduğu tespit edilmiştir.
Bu kapsamda, çekteki imzanın davacıya ait olması, davacının davalıların çeki kötüniyetli edindiğine dair delil de sunamaması karşısında, davanın reddine karar verilmiştir.
IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davalı lehine tazminat hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Alınması gereken 59,30 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 853,88 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 794,58 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
4-Davalılar davada kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki —–göre hesaplanan — vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.