Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1110 E. 2020/105 K. 10.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2016/1110
KARAR NO: 2020/105
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/10/2016
KARAR TARİHİ : 10/02/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle Davalının davacı ile sözleşme imzalarken gerçekte sipariş ettiği malların bedelini ödemek iradesini taşımadığı, malların teslimi sırasında, gerçekleşen eylemler, malların başka bir adrese kaçırılması, 3.şahıslarla mal satışı pazarlığı yapılması ile açıkça görüldüğünü, davalının eyleminin, sözleşme yapma iradesinin, hile ve aldatmaya dayalı olması ,haksız fiil kastı taşıması nedeni ile davacı ile imzaladığı sözleşmenin geçersiz olduğunu,davacı, hileli işlemleri ile gerçek iradesini gizleyerek sipariş sözleşmesi imzalayan, mevcut tüm adreslerini terk eden davalının iradesinin sakat olması nedeni ile sözleşme ile bağlı olmadığını,bedeli ödenmeyen, davacı tarafından üretilerek davalıya şevki yapılan fatura konusu malların davacıya iadesi, malların iadesi mümkün olmadığı takdirde fatura bedelinin, ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesi gerektiğini,davalının haksız fiil kastı ile hareket ettiğini, hileli işlemlerle piyasadan mal topladığını, karşılıksız çekler keşide ederek aldığı mallan piyasa fiyatının oldukça altında bedellerle 3. Kişilere sattığını, alacaklılarından kaçmak amacı ile mevcut adreslerini terk ettiğini sunulan belgelerle sabit olduğunu, ihtiyati tedbir talebimizin kabulü ile davacı tarafından üretilerek davalıya şevki yapılan fatura konusu mallann davacıya iadesi, malların iadesi mümkün olmadığı takdirde fatura bedelinin, ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini fatura alacağı olan ———– avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödenmesine masraf ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini, talep etmektedir.
Davalı tarafın davaya cevap vermediği görülmüştür.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
İddia, savunma ve tüm dosya kapsamından; dava, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle davalıya teslim edilen malların iadesi istemine ilişkindir
Davacı, davalı ile ——- tarihli sipariş sözleşmesi imzaladığını, sözleşme gereği ——– bedelli fatura içeriğini üreterek teslim etmek üzere davalının gönderdiği —– tarihinde —— plakalı araca yüklediğini, —— tarihinde ise gelen telefon üzerine davalı tarafından fatura konusu malların piyasaya yarı fiyatına satılmak istendiğini öğrendiklerini, davalının sözleşme imzalarken gerçekte sipariş ettiği malların bedelini ödeme iradesi taşımadığı, malların teslimi sırasında gerçekleşen eylemler malların başka adrese kaçırılması ve 3.şahıslarla mal satışı pazarlığı yapılması nedeniyle davalının sözleşme yapma iradesinin hile ve aldatmaya dayalı olması nedeniyle geçersiz olduğunu iddia etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ——– tarihli raporunda özetle, Mahkemenin —– tarihli müzekkeresi üzerine, ———-tarihli bilgilendirme yazısı ekinde sistem kayıtlarından temin edilerek Mahkemeye gönderilen davalının —– dönemi “Mal ve Hizmet Satın alınan kişilere ilişkin Bildirim formu (Ba) incelendiğinde; davacı şirketten mal alımına ilişkin beyan edilmesi gereken ———– tutarın beyan edilmediğinin görüldüğü, davacı şirketin davalıya ——– tutarında kablo sattığını, davalının bu ürünler için ———— tarihli bir çek keşide ederek davacıya verdiği çekin karşılığı olmadığını içinde davacının alacağı tahsil edemediği, davacı firmanın ———- nolu yevmiye maddesinde kayıtlı olduğunun görüldüğü, davacının incelenen ticari defterlerinde davalıya ait cari hesabın ve ticari defterlerinin tetkikinde davacının davalıdan ———– alacak bakiyesinin bulunduğu ve söz konusu alacak bakiyesinin davacı şirketin kapanış fişinde de görüldüğünü tespit etmiştir.
Toplanan deliller, bilirkişi raporu ve tanık beyanları değerlendirildiğinde, davacının davalıya—– bedelli fatura içeriği elektrik kablolarını davalıya teslim ettiği, ——- tarihinde davalının gönderdiği ——-plakalı araca yüklendiği, malzemelerin davalının adresinde depolanması gerekirken —— bölgesinde bulunan ———– depolandığı anlaşılmıştır.
Hile sebebiyle sözleşmenin geçersiz sayılabilmesi için kişide aldatma kastının bulunması gerekmekte olup ——- tarihli dava dışı alacaklılar tarafından tutulan haciz tutanağında davalının 10 gün önce adresi terk ettiğinin tespit edildiği, dinlenen tanık beyanlarının da davacı iddialarını doğruladığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
Davanın kabulü ile ,
1-Taraflar arasınadaki sözleşmenin gerçersizliğinin tespiti ile fatura konusu malların davacı tarafa iadesine ,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 5.785,68 TL karar ve ilam harcından 1.446,43 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 4.339,25 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.810,67 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 29,20 TL başvuru harcı 1.446,43 TL peşin harç toplamı toplamı 1.475,63 TL ile tebligat, müzekkere ve bilirkişi ücreti, talimat gideri olmak üzere 2.850,10 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 1.475,63 TL nin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, ——— Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/02/2020