Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1088 E. 2019/671 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

-KARAR-
ESAS NO : 2016/1088 Esas
KARAR NO : 2019/671

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 04/10/2016
KARAR TARİHİ : 16/07/2019

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında ——-yükseltilmiş döşeme işine ilişkin olarak yapılan sözleşme gereği işin yapımı için sözleşme bedelinin %50’si sözleşme imzalandığında peşin veya nakit, %50’si iş bitiminde davacı firmanın —————ödenmesi konusunda anlaşıldığını, bu sözleşme gereği davalının kaşe ve imzasının bulunduğu sipariş onay formunda——————- ürününü 720,00 TL birim fiyatı olarak toplam KDV de dahil olmak üzere 44.179,00 TL sipariş verildiğini, bu sözleşmeye istinaden davalı firmaya 20.000,00 TL çek ve 5.000,00 TL EFT yapılmak suretiyle ödeme yapıldığını, taraflar arasında imzalanan sözleşme gereği davacı firma sözleşmeye uygun olarak iş tamamlanmasına rağmen, davalı firmanın sadece beğenmemesi ve değişiklik yapılmasını istediğini; davacı firma yapılan değişikliğin ücrete tabi olduğunu sözleşmede kararlaştırılan şekilde işlerin tamamlandığını belirttiğini, alacağın davacıya ödenmemesi üzerine İstanbul Anadolu ———– İcra Müdürlüğü’nün 2016/15293 sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, başlatılan icra takibine borçlu tarafından itiraz edildiğini, borçlunun itirazının iptali ile takibin devamına, %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki sözleşme doğrultusunda davalı şirketin, davacı firmadan alacaklı olduğunu, davacının sözleşme ile üstlendiği yükümlülükleri gereği gibi yerine getirmediğini, cevap dilekçesindeki ayrıntılı açıklamalar kapsamında, haksız ve hukuka aykırı davanın reddine karar verilmesi gerektiğini belirtmiş, mahkeme aksi kanaatte ise davacı tarafça yapılan ayıplı ve eksik imalatlar nazara alınmak sureti ile yüklenici olan davacı firmanın sözleşme konusu imalata ilişkin olarak hak kazandığı iş bedelinin belirlenmesine, davacının hak kazandığı iş bedelinden davalı şirketin bugüne dek yapmış olduğu ödemelerin ve fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla ayıp ve eksik işlerin giderim bedelinin mahsup edilmesine, icra inkar tazminatının reddine, davacı firma aleyhine %20’den az olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, taraflar arasında akdedilen eser sözleşmesi gereği davacının davalıdan alacaklı olduğuna dair başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bakırköy ——–. İcra Müdürlüğü’nün 2016/3007 sayılı dosyasının incelenmesinde; 17/02/2016 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının ——– borçlusunun ———- olduğu; takibin takip talebinde yazılı faturaya dayalı olarak 19.179,20 TL alacağın asıl alacağa işleyecek fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik genel haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu, —- ödeme emrinin borçluya 29/02/2016 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafından, 02/03/2016 tarihinde borca ve fer’ilerine itiraz edildiği, icra müdürlüğünce 02/03/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği, alacaklı vekilinin yetkisizlik talebi üzerine icra müdürlüğünce 22/07/2016 tarihinde dosyanın yetkisizlik ile kapatılmasına karar verildiği, takibe İstanbul Anadolu ——-. İcra Müdürlüğü’nün ——–sayılı takip dosyası ile devam olunarak; borçlunun itirazı üzerine takibin durdurulduğu, görüldü.
Uyuşmazlığın çözümü amacıyla İstanbul Anadolu ————Asliye Ticaret Mahkemesi —— sayılı değişik iş dosyası ve dosya kapsamında alınan bilirkişi raporu yargılamaya dahil edilmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişi ———– tarafından düzenlenen ——tarihli rapora göre; davacı ticari defterlerine göre 22.02.2016 takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 19.179,20 TL bakiye alacağı olduğu, davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi sonucu ise takip tarihi itibariyle davalının davacıdan 4.609,60 TL alacaklı olduğu, 05.02.2016 tarihli —- numaralı —–tutarlı faturanın davalı ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı tespit edilmiştir.
Bilirkişi —– tarafından düzenlenen 08/11/2017 tarihli esas ve 11/06/2018 tarihli ek rapor içeriğine göre; döşemede bulunan ——— 40 adet birleşim noktasında 1 cm açıklık oluştuğu, bu noktalara standart döşeme elemanı konulmadığı, döşenen camların yerinden oynadığı, aralardan aşağıya pislik ve atıkların indiği, standart dışı ayarlanabilir yükseltilmiş döşeme elemanı olmayan taşıyıcıların sökülüp yerine ayarlanabilir yükseltilmiş döşeme kullanılması ve yeniden projelendirme yapılması gerektiği, yapılan işlerin sözleşmeye aykırı ayıplı imalat olduğu, işverence kesin kabulün yapılmadığı, ayıbın giderilmemesi halinde teklif bedelinin %50 nefaset kesintisi yapılması gerektiği, ayıbın davalı tarafından giderilmesi halinde ise 27.300 TL ilave KDV toplam gider yapılması gerektiği tespit edilmiştir.
Taraflar arasında eser sözleşmesi akdedildiği, sözleşme konusu iş bedeli olarak 44.179,20 TL kararlaştırıldığı ve davalı tarafından davacıya sözleşme gereği 25.000 TL peşin ödeme yapıldığı uyuşmazlık konusu değildir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı ile davalı arasındaki sözleşme gereği davacının edimini tam ve ayıpsız ifa edip etmediği, davacının karşı edimi talep hakkının doğup doğmadığı, bu itibarla davacının davalı aleyhine İstanbul Anadolu—————— İcra Müdürlüğünün 2016/15293 E. Sayılı dosyası üzerinden başlattığı takibe davalının 16/08/2016 tarihinde İstanbul Anadolu esasına vekili aracılığı ile yapmış olduğu itirazın haklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Eser sözleşmesi tam iki tarafa borç yükleyen bir sözleşmedir. Yüklenicinin sözleşmeden doğan asli borcu bir eser meydana getirerek bunu iş sahibine teslim etmektir (6098 s. TBK.m.470). Yüklenicinin eser meydana getirip teslim etme borcunun karşısında, eser sözleşmesinin iş sahibine yüklediği edim “bedeli ödemek”tir (6098 s. TBK.m.470).
Sözleşmenin koşulları ya da özelliğine göre daha sonra ifa hakkı bulunmadıkça, karşılıklı edimler içeren sözleşmelerde, sözleşmenin ifasını isteyen tarafın öncelikle kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir (6098 s. TBK.m.97). Eser sözleşmesinde de yüklenicinin bedelin ödenmesini istemesi, eseri ayıpsız biçimde teslim etmesi ya da etmeye hazır olduğunu bildirmesi koşuluna bağlıdır.
TBK’nın 475. maddesine göre, yapılan şeyin, iş sahibinin kullanamayacağı ve hakkaniyet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı oranda kusurlu veya sözleşme şartlarına aykırı olması halinde eserdeki ayıp sebebiyle yüklenicinin sorumlu olduğu hallerde iş sahibi, o şeyi kabulden kaçınabilir veya yükleniciden zarar ve ziyanının tazmin edilmesini isteyebilir. Eserdeki ayıp, yukarıda açıklandığı gibi önemli değilse iş sahibi, işin kıymetinin noksanı oranında fiyatı tenzil edebilir veya aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları yükleniciye ait olmak üzere, eserin ücretsiz onarılmasını da isteyebilir.
Kural olarak, eser sözleşmelerinde işin yapıldığını ve teslim edildiğini kanıtlama külfeti yükleniciye, eserin ayıplı olduğunu kanıtlama külfeti ise iş sahibine aittir. İş bedelinin ödenmesi için açılmış olan bir davada, iş sahibi kendisini ancak ayıpları ispatla kurtarabilir; eserin sözleşmeye uygunluğuna sadece itiraz yeterli değildir. Ayıp, eser sahibine teslim edilen eserin niteliklerinde, sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına göre teslim edilmesi gereken eserin özellikleriyle karşılaştırıldığında, ortaya çıkan sapmadır. Kısaca ayıp, teslim edilenle, teslim edilmesi gereken arasındaki farktır. Buna göre, ayıbın ortaya çıkarılması için iş sahibi tarafından teslim edilen ile sözleşmede kararlaştırılanın karşılaştırılması ve eksiklikler bulunması halinde teslim edilen eserin ayıplı olduğunun kabulü gereklidir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılamaya göre; İstanbul Anadolu ——–. Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında alınan bilirkişi raporu ile mahkememiz dava dosyasında alınan bilirkişi raporu gereği işin iş sahibinin kullanamayacağı ve hakkaniyet kurallarına göre kabule zorlanamayacağı oranda ayıplı olduğunun sabit olduğu, davacının edimini tam ve ayıpsız ifa etmedikçe davalıdan bedelin ödenmesini talep edemeyeceği, bilirkişilerce yapılan teknik hesaplama neticesinde davalı tarafından yapılan ödeme mahsup edildiğinde davalının davacıya bakiye borcu bulunmadığı, bu itibarla İstanbul Anadolu ———-. İcra Müdürlüğünün 2016/15293 E. Sayılı dosyasında davalının borca itirazının haklı olduğu, davacının kötüniyetli olduğunun ise ispat edilemediği anlaşılmış, açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Subut bulmayan davanın reddine,
Koşulları oluşmadığnıdan kötüniyet tazminatı talebinin reddine,
2-Alınması gereken 44,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 231,64 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 187,24 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki ——- göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 2 hafta süre içinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.