Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1080 E. 2020/503 K. 30.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
KARAR
ESAS NO : 2016/1080 Esas
KARAR NO : 2020/503

DAVA : Ticari Şirket
DAVA TARİHİ : 04/02/2013
KARAR TARİHİ : 30/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ve davalının dava dışı—— oranda ortak olduğunu, şirketin başkaca ortağının bulunmadığını, davalı ortağın şirketin tek müdürü ve yetkili temsilcisi olduğunu davalının şirketi basiretli şekilde yönetmediğini ve zarara uğrattığını, şirketin —- olarak bilinen tarihi harebe ve—işletme amacıyla kiraladığını, bu binanın şirket tarafından tadil edildiğini ve bu tadilat için 2 milyon TL para harcandığını, bu sırada yanlış projeler uygulandığını, şirketin bir çok dava ile karşı karşıya geldiğini, binanın kullanmaya hazır hale gelmesinden sonra davalının buraya başkalarına kiraya verdiğini, bu süre içerisinde —– ödemediği için tahliye kararı aldıklarını ve mahkemece tahliyeye karar verildiği, bu süreçlerin müvekkiline bildirilmediği ve müvekkilinin bilgisi dışında kendisinin müdürlükten azledildiğini, şirket hakkında da hiçbir bilgilendirmede bunulmadığının TTK nın 630.md yazılı haklı sebeplerin gerçekleştiğini iddia ile davalı müdürün müdürlükten azlıne ve davacının müdür olarak atanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde davanın reddini savunmuştur.
Mahkememizce yargılama önce İstanbul Anadolu—-.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —– esas sayılı dosya üzerinden yürütülmüş, davanın kabulü ile davalı müdürün azline dair karar verilmiştir.
Anılan kararın temyizen incelenmesi neticesinde kararın bozulmasına dair karar verilmiş, yargılamaya Mahkememizin işbu esası üzerinden devam olunmuştur.
Dava devam ederken davacı — vefat etmesi üzerine mirasçıları adına ihtarlı davetiye çıkarılmış, mirasçılardan——- tarihli celsede; vefat eden davacı—– terekesine temsilci atanmasına yönelik dava açması yönünden kesin süre verilmiş, aksi halde davanın reddedilebileceği ihtar olunmuştur.
Ne var ki bir kısım mirasçılar vekilince, verilen kesin süre içinde dava açılmamış; Mahkememize sunulan 09/12/2019 tarihli dilekçe ile müdürlükten azil için açılan işbu davada, dava süresince dava dışı şirket yetkilisinin değişmiş olduğu, davada karar verilmesine yer olmadığının ortaya çıktığı, müvekkilleri yönünden hukuki menfaat kalmadığından bahisle davadan feragat ettikleri bildirilmiştir.
Mahkememizce yargılama kapsamında dava dışı —-sicil kayıtları dosya içine alınarak tetkik edilmiş, davalı– tarihine kadar münferiden görevli olmak üzere —- müdür olarak atandığı, gelinen aşama itibariyle müdürün azli isteminin konusuz kaldığı belirlenmekle keyfiyete ilişkin karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermek gerekmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama kapsamında dava tarihi itibariyle davacı tarafın haklılığına ilişkin yeterli kanaat hasıl olmamakla davalı lehine vekalet ücretine hükmetmek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına,
2-Mahkememizin —– Esas sayılı dosyası üzerinden verilen 22/04/2015 tarihli kayyım atanmasına dair kararın kaldırılmasına,
Keyfiyete ilişkin sicil müdürlüğüne müzekkere yazılmasına,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 21,15 TL harçtan mahsubu ile bakiye 33,25 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineyi irad kaydına,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki —- göre hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan 50,00 TL posta yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine,
6-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, Davacı Vekilinin ve Davalı Vekilinin yüzlerine karşı tebliğden itibaren 15 gün içinde Temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.