Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2016/1063 E. 2019/975 K. 21.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2016/1063 Esas
KARAR NO : 2019/975
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ: 06/03/2013
KARAR TARİHİ: 21/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili ——- tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacının —- günü saat ——- sıralarında markete alış veriş için gittiği sırada——–üzerinde karşıdan karşıya geçerken ——- plaka sayılı aracın süratli bir şekilde davacıya çarparak kaçtığını, davacının kafasından ve bacağından yaralandığını, kalça kemiğinin kırıldığını, haftada – gün ———TL yevmiye karşılığında ev temizlik işleri yapmakta olduğunu, iki ay boyunca yataktan hiç kalkamadığını, bir ay boyunca da evden çıkmadan istirahat ettiğini, çalışamadığı sürelere ilişkin ücret kaybına uğradığını, sürekli sakatlık nedeniyle meydana gelen sürekli iş görmezlik durumunun söz konusu olduğunu, davalı——— hız yaparak davacıya çarptığını, —- Sulh Ceza Mahkemesinde ———– Esas sayılı ceza davası açıldığını, davalı ———- aracın işleteni olduğunu, —————– olduğunu, davacının haksız fiil nedeniyle acı duyduğunu, ızdırap çektiğini bildirmiş, tüm talepleri için, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kaymak kaydıyla, sigorta şirketinin sorumlulukları maddi tazminat ve teminat kapsamı ile sınırlı kalarak —- manevi ve ———- maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ———- vekili cevap dilekçesinde özetle; İstenen manevi tazminatın fahiş olduğunu, taleplerin kişinin ekonomik statüsünü değiştirecek nitelikte olmaması gerektiğini, maddi zararların poliçe teminatı kapsamında olduğunu savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ————- cevap dilekçesinde özetle; Davanın reddi ile yargılama masraflarının davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini istemiştir.
Davalı———– vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin düzenlemiş olduğu poliçe nedeniyle manevi tazminat sorumlulukları bulunmadığından davacının manevi tazminat talebinin reddi gerektiğini, dava konusu trafik kazasında davacnın tam kusurlu olduğunu, bu durumun mahallinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya çıkacağını, bu nedenle sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerektiğini , davacının sürekli iş göremezlik oranının belli olmadığını, taraflarına müracaat edilmeden müvekkilinin temerrüde düşmesi sözkonusu olamayacağından müvekkili şirketten kaza tarihinden itibaren faiz talebinin de reddinin gerektiğini bildirmiş, cevap beyanlarında müvekkili tarafından düzenlenmiş poliçenin zorunlu mali sorumluluk poliçesi olduğunu bildirerek davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacıya tahmiline karar verilmesini istemiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava; trafik kazası neticesinde geçici ve sürekli iş göremezlik zararının davalılardan tazmini istemine ilişkindir.
Davalı ——— sürücüsü —— işleteni ——– plakalı araç,——— tarihinde davacıya çarpmıştır.
—— incelenmesinde; ——-plakalı aracın, ——- başlangıç ve bitiş tarihli ———– tarafından sigortalandığı, poliçenin düzenlendiği tarih itibariyle kişi başına ölüm ve sakatlanma için teminat limitinin ——— olduğu görüldü.
———–tarihli raporuna göre; davacının — tarihinde meydana gelen ———- —– — yaralanmasının “Çalışma gücü ve meslekte kazanma gücü kaybı oranı tespit işlemleri yönetmeliği”ne göre %8.3 meslekte kazanma gücü kaybına ve 3 ay geçici iş göremezliğe yol açacağı tespit edilmiştir.
Davacı vekili tarafından verilen ——– tarihli değer artırım konulu beyan dilekçesinde; maddi tazminatı toplam —–TL’den —— TL arttırılarak ———TL’ye çıkartıldığı görüldü.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
——— tarihli adli tıp kurumu raporunda davalı sürücünün ———– oranında kusurlu olduğu davacı yaya ————- oranında kusurlu olduğu tespit edilmiştir.
Bilirkişi ——tarafından ———- tarihinde düzenlenen rapora göre; davacının sürekli maluliyet zararının ——- TL, geçici iş göremezlik zararının ise ——- TL, toplam maluliyet zararının —TL ye denk gelen kısmının davalı————- teminat limiti sınırları içinde bulunduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; kazanın meydana gelmesinde davalı sigorta şirketine sigortalı aracın sürücüsünün %25 oranında kusurlu olduğu, davacının yaralanması nedeniyle, olay tarihindeki yaşına göre halihazırda —— oranında meslekte kazanma gücü kaybına uğradığı ve geçici iş göremezlik süresinin — ay olduğu, sigortalının kusuruna isabet eden davacının meslekte kazanma gücü kaybına ilişkin zararının ——– TL, -aylık geçici iş göremezlik zararının ise—- olduğu, davalı sigorta sürücü ve işletenin bu zarardan sorumlu olduğu, davadan önce gerekli tüm belgeler ile davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığının davacı tarafından ispatlanamadığı, bu itibarla faiz başlangıç tarihinin sigorta yönünden dava tarihi olması gerektiği yönünde oluşan kanaat ile açıklanan nedenlerle aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56/1. maddesine göre, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi tazminat adı ile hak sahibi yararına takdir edeceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer işlevi olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi, malvarlığı hukukuna ilişkin zararın karşılanması da amaç edinilmemiştir. O halde, tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir.
Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerektiği kadar olmalıdır.——— günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar, her olaya göre değişebileceğinden; hakim, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Dava konusu olayda, davalı sürücünün — oranında, davacının ——- oranında kusurlu olduğuna dair rapor düzenlendiği kazanın meydana geldiği tarih, kusur durumu, davacının maluliyet oranı ve tarafların dosyaya yansıyan ekonomik ve sosyal durumları, olay tarihindeki paranın alım gücü, manevi tazminatın bir sebepsiz zenginleşme aracı olmaması ile yukarıda açıklanan ilkeler göz önünde tutulduğunda manevi tazminat isteminin kısmen kabulüne karar verilmiş ve manevi tazminatta her ne kadar sigorta şirketi yönünden de manevi tazminat kabul edilmiş ise de sehven sigorta şirketinin yazıldığı kısa karar ile gerekçeli karar arasında çelişki oluşturmamak adına bu hususa değinilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-Maddi tazminat istemi yönünden DAVANIN KABULÜ ile;
—TL geçici iş göremezlik, ——–TL sürekli maluliyet olmak üzere toplam ———TL maddi tazminatın davalı sigorta yönünden dava tarihi olan — tarihinden itibaren davalılar ———— yönünden kaza tarihi olan ———– tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine
2-Manevi tazminat istemi yönünden DAVANIN KISMEN KABULÜ ile;
2.000-TL manevi tazminatın davalı sigorta yönünden dava tarihi olan —— tarihinden itibaren davalılar —– yönünden kaza tarihi olan —— tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Karar harcı 1.120,94 TL’den davacı tarafça peşin olarak yatırılan 54,65 TL, ıslah harcı olarak yatırılan 46,00 TL olmak üzere toplam 100,65 TL harcın mahsubu ile 1.020,29 TL bakiye harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafça yatırılan toplam 100,65 TL harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan 28,65 TL ilk dava masrafı 462,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 900,00 TL bilirkişi ücreti, 200,00 TL Adli Tıp Gideri olmak üzere toplam 1.590,65 TL yargılama giderinden kabul ve red oranına göre(%56 kabul) 887,53 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine, kalan 703,12 TL’nin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
6-Davalılardan—– tarafından yapılan — yargılama giderinden kabul ve red oranına göre 44,20 TL’sinin davacıdan tahsili ile anılan davalı tarafa ödenmesine, kalan 55,80 TL’nin davalı üzerinde bırakılmasına,
7-Diğer davalı taraflarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı maddi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
9-Davalılardan ——— maddi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.725,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalı taraflara ödenmesine,
10-Davacı manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
11-Davalılardan ————–manevi tazminat davasında kendisini vekille temsil ettirdiğinden karar tarihinde geçerli A.A.Ü.T. deki esaslara göre belirlenen 2.000,00 TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile anılan davalı taraflara ödenmesine,
12-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde ilgili tarafa iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, —————- Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.21/10/2019