Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/989 E. 2018/888 K. 16.10.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2016/759 Esas
KARAR NO : 2018/806

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

DAVA TARİHİ : 17/06/2016
KARAR TARİHİ : 04/09/2018

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:
Davacı vekilinin 17/06/2016 tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin müvekkili şirketle arasındaki anlaşma gereği ödemekten imtina ettiği borcunu ödememesi nedeniyle İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasıyla başlatılan icra takibine salt icra takibini sürüncemede bırakmak ve uzatmak kastıyla itiraz ettiğini, işbu davayı açmak mecburiyetinin hâsıl olduğunu, davalının borcu olmadığından bahisle takip konusu borcun tamamına itiraz ettiğini, müvekkil ve davalı borçlu arasında vekâlet ilişkisinden doğan borcun Barolar Birliği Tarifesi gereği sabit olduğunu ve ödenmediğinin anlaşılacağını iddia ederek, davalı şirketinin itirazının iptaline, takibin devamına, alacağın %20′ sinden az olmamak üzere icra inkâr tazminatı hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 01/08/2016 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların gerçek dışı olduğunu, davacı ile davalı şirket arasında dava dilekçesinde iddia edildiği şekilde bir sözleşme bulunmadığını, davacı şirketin müvekkil şirkete verilen bir hizmeti olmadığı gibi alacağının da bulunmadığını, böyle bir hizmetin verilmesinin mümkün olmadığını belirterek davanın reddine, kötü niyetli davacı aleyhine %20′ den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Istanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün —- İcra dosya aslının celp edildiği,
— SGK Müdürlüğüne,— SGK Müdürlüğüne,— SGK Müdürlüğüne, — SGK Müdürlüğüne, —SGK Müdürlüğüne yazılan müzekkere cevapların geldiği görüldü.
Dosya konusunda uzman Mali Müşavir Bilirkişi —-‘ya tevdi edilerek rapor aldırıldı.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğünün —-E. Sayılı dosyasının incelenmesin de; davacının davalı hakkında 8.450,44 TL cari hesap+ 2.43 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 8.452,87 TL alacağın tahsili amacıyla 17/05/2016 tarihinde icra takibi yaptığı, davalının hiçbir borcu olmadığı gerekçesiyle borcunun tamamına ve ferilerine itiraz ettiği bu nedenle takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Tarafların tacir olması, ticari ilişkinin davalı tarafından inkar edilmesi nedeniyle tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinden inceleme yaptırılmasına dair karar verilmiş, mali müşavir bilirkişi — tarafından sunulan raporda ; davacının incelenen 2015-2016 yılı ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu, davacının takip tarihi itibarıyla davalıdan 8.450,44TL alacaklı bulunduğu, davalının incelenen 2015-2016 yılı defterlerinin de usulüne uygun tutulduğu, davalının defterlerine göre takip tarihi itibarıyla davacı şirkete borç/ alacak bakiyesinin 0 olduğu, taraflar arasında 8.450,44 TL mutakabatsızlığın olduğu, bunun sebebinin davalı şirketçe davacı adına düzenlenerek kayıt altına alınan ancak davacı defterlerinde yer almayan 02/11/2015 tarihli —- nolu fiyat farkı içerikli KDV dahil 8.378,12 TL ile 24/11/2015 tarihli — nolu fiyat farkı ( — nolu fatura için düzenlenmiştir. ) içerikli KDV dahil 72.38 TL tutarlı fiyat farkı iadesi faturalarından kaynaklandığı, örnekleri dosyaya kazandırılan faturalardan 8.378,12 TL tutarlı fatura kapsamı fiyat farkının neye istinaden düzenlendiğinin belirtilmediği, 72.38 TL tutarlı fiyat farkının ise 11/11/2015 — nolu davacı şirket faturasına istinaden düzenlendiği , her iki faturanın da davacı şirkete tebliğine ilişkin herhangi bir tebliğ tebellüğ şerhinin bulunmadığı, taraflar arasında yazılı bir sözleşmeye dayalı olmayan ticari ilişki bulunduğu, davacı şirketçe davalı adına düzenlenmiş tüm satış faturalarının taraflarca benimsenerek ve yasal süresinde herhangi itiraza konu edilmeksizin ve de herhangi bir mutabakatsızlığa sebebiyet vermeyecek şekilde taraf ticari defterlerinde kayıt altına alınmış olduğu, buna karşılık davalı şirketçe davacı şirkete muhtelif tarih ve tutarlarda çekler keşide edilmek suretiyle ödemelerin yapılmış bulunduğu, söz konusu çek ödemelerinde her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ayrıca davalı şirketin muhtelif tarih ve tutarlarda 13 adet iade faturası düzenleyerek davacı şirket adına borç kayıtlarını yapmış olduğu, davalı şirket tarafından düzenlenen 13 adet iade faturasında 11 adedinin davacı şirketçe kabul edilerek ticari defterlerine işlendiği, fakat toplam tutarı 8.450,50 TL olan iki adet ” fiyat farkı iade faturası” ‘nın davacı şirket kayıtlarında yer almadığı, taraflar arasında uyuşmazlığa sebebiyet verdiği, ispat külfeti davalıda olan bu faturalar ile ilgili taktir mahkemeye ait olmak üzere bu iki adet faturanın davacı şirket adına yük getirmeyeceği davacı şirketin kendi defterlerine göre 8.450,44 TL alacaklı olduğu bildirilmiştir.
Bilirkişi raporu oldukça ayrıntılı ve tarafların tüm iddialarını karşılamakta olup, taraflar arasında sözleşme bulunmaksızın ticari ilişki bulunduğu, toplam 13 adet iade faturasından 11 adet faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, dolasıyla bu iade faturaları yönünden taraflar arasında bir uyuşmazlığın bulunmadığı anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık 02/11/2015 tarihli —- nolu fiyat farkı içerikli 8.372,12 TL ile 24/11/2015 tarihli — nolu fiyat farkı içerikli 72.38, TL tutarlı toplam 8.450,50 TL ‘lik iade faturalarından kaynaklanmaktır.
Bir faturanın salt düzenlenmesi adına düzenlendiği kişiyi borçlu kılmaz , bu faturanın karşı tarafa tebliğ ile faturayı alan kişinin 8 gün içerisinde fatura ve mündericatına itiraz etmemesi gerekir.
Dosyamıza örnekleri sunulan “fiyat farkı ” içerikli toplam 8.450,50 TL’lik iade faturalarının davacıya tebliğine ilişkin herhangi bir delil bulunmadığı görülmüştür. Faturaların içeriğini teşkil eden fiyat farklarının hangi sebeple düzenlendiği ile faturaların davacı şirkete tebliğine ilişkin ispat külfeti davalı şirket üzerinde olup, davalı şirketin bu faturaların gerekçelerini açıklayamadığı görülmekle, davalı aleyhine değerlendirme yapılarak usulüne uygun tutulan davacının defter ve belgelerine itibar edilmek suretiyle davacının 8.450,50 TL alacaklı olduğu anlaşılarak davanın kabulüne ve davalının itirazının iptaline dair karar verilmiştir.
Bir alacağa faiz istenebilmesi için ya ödeneceği tarihinin kesin olarak belli olması yada karşı borçlunun bir ihtar veya ihbarla temerrüte düşürülmesi gerekir.
Taraflar arasında yazılı sözleşme ilişkisi bulunmadığı için borcun ödeneceği tarih kesin olarak belli olmadığı gibi takip öncesi dönemde davalının ihtar veya ihbarla temerrüte düşürüldüğüne dair bir delil bulunmadığından davacının takip öncesi dönem için işlemiş faiz isteyemeyeceği anlaşılarak davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiştir.
Alacağın faturaya dayalı olması, her iki tarafın defter kayıtları ile örtüşmesi, alacak miktarının hesaplanması konusunda bir uyuşmazlığın bulunmaması, bu sebeple alacak miktarının likit oluşu göz önüne alınarak davalının haksız itirazı nedeniyle alacağına geç kavuşmasına neden davacı lehine asıl alacağın % 20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine dair karar verilmiştir.
Taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari işten kaynaklandığından takipten itibaren asıl alacağa yıllara göre değişen oranda ticari avans faizi uygulanmasına dair karar verilmiştir.
HÜKÜM:(Gerekçesi kararda açıklandığı üzere)
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Davalının İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- E. Sayılı dosyasında 8.450,44 TL asıl alacak yönünden takibe yaptığı itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
Takip öncesi dönem için işlemiş faiz isteyemeyeceğine,
Alacağın likit niteliği göz önünen alındığında asıl alacak olan 8.450,44 TL’nin % 20’si oranın icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Takipten itibaren asıl alacağa ticari avans faizi uygulanmasına,
2-Davacı vekili tarafından yapılan 29,20 TL başvurma harcı, 102,10 TL peşin harç, 4,30 TL vekalet harcı olmak üzere toplam 135,60 TL harç gideri, tebligat, müzekkere ve bilirkişi masrafı olarak toplam 1.162,50 TL masrafı olmak üzere toplam 1.298,10 TL yargılama giderinden kabul edilen kısma isabet eden 1.298,10 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Avukatlık asgari ücret tarifesi uyarınca reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 2.180,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Alınması gereken 577,25 TL karar ve ilam harcından peşin ödenen 102,10 TL harcın mahsubu ile bakiye 475,15 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Davacı tarafca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı d karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/09/2018