Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/971 E. 2019/350 K. 19.04.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/971 Esas
KARAR NO : 2019/350
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 01/09/2015
KARAR TARİHİ: 19/04/2019
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP:Davacı vekilinin 01/09/2015 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile——–arasında poliçe düzenlendiğini, düzenlenen bu poliçenin yürürlükte olduğu 11/08/2014 tarihinde sigortalıya ait konutta dahili su hasarı meydana geldiğini, hasara istinaden hasar dosyası açıldığını ve eksper ataması yapıldığını, müvekkili tarafından sigortalısı ——- 6.503,03 TL hasar tazminatının ödendiğini, hasara sebebiyet veren davalıya bilgi ve ödemeye ilişkin belgelerin gönderildiğini, davalının çalışanının verdiği zarardan sorumlu olduğunu, sigortalının evi davalı şirket tarafından yapılan klima keşfi sırasında açılan delik tarafından zarar gördüğünü ve ekspertiz raporunda sunulan hasar masraflarının meydana geldiğini bu nedenlerle 6.503,03 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA:
Davalı vekilinin 16/10/2015 tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın kusur oranı gözetilmeden, haksız bir şekilde zararını tazmin etme amacı ile ekspertiz raporu ile belirlenen hasarda çıkan miktarın tamamının müvekkiline rücu ederek, kusurun tamamından müvekkilini sorumlu tuttuğunu, ekspertizin hazırlamış olduğu raporun miktarını kabul etmediklerini öncelikle hasar miktarını gösterir faturaların sunulması gerektiğini ve ayrıca müvekkilinden bu hasarın istenebilmesi için kusurun tespitinin zorunlu olduğunu beyan ederek davanın reddine karar verilmesini; talep etmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Dava, 6102 Sayılı TTK’nın 1472 maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili istemine ilişkin başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 22.03.1944 tarih ve 37 esas 9 karar RG 03.07.1944 sayılı kararında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, halefiyet davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır.
28.11.2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun’un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Dava dışı sigortalı ———- davacı sigorta şirketi ile konutlar için çağdaş güvence sigorta poliçesi imzalamıştır.
Somut olayda davacı sigorta şirketi olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır.
Dava dışı sigortalıya ait konutta davalı firma tarafından klima montajı yapıldığı sırada hasar oluştuğu, davacının tüketici konumunda olduğu anlaşılmakla davanın mutlak/ nispi ticari dava niteliğinde olmadığı kabul edilmiştir.
Açıklanan nedenlerle mahkememizin görevsizliğine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:(Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere)
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın mahkememizin GÖREVSİZLİĞİ nedeniyle; HMK 115-2 md uyarınca dava şartı noksanlığından usulden REDDİNE,
2-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde dosyanın görevli İstanbul Anadolu Tüketici Mahkemesine gönderilmek üzere Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine,
3-Yargılama giderlerinin, HMK’nın 331-(2) md uyarınca yargılamaya görevli mahkemede devam edilmesi halinde bu mahkemece karara bağlanmasına; görevli mahkemede davaya devam edilmez ise talep halinde dosya üzerinden mahkememizce karara bağlanmasına dair,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren (2) hafta içinde (HMK 345/1), mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere başka yer mahkemesine dilekçe verilmek suretiyle, Bölge Adliye Mahkemesi ilgili hukuk dairesince incelenmek üzere tarafların istinaf yasa yoluna başvuru hakkı bulunduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 19/04/2019