Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/83 E. 2023/758 K. 05.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/83 Esas
KARAR NO: 2023/758
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 15/01/2015
KARAR TARİHİ: 05/10/2023

—— maddesine göre —- adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız —– Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
I.DAVA: Davacı vekili; hisse devri ile ortaklık tasviye sözleşmesine göre hissesini davalı ———- devir ettiğini şirket müdürlüğünden 22/11/2011 tarihinde ayrıldığını davalıların yapması gereken işlemleri sözleşmeye göre yapmadığını davalılara ihtarname gönderdiğini ayrıca gereğini yapmadıkları için dairesindeki ipoteğin kaldırılmamasından dolayı dairesinin satılıp borcunu kapattığından bankalara çok fazla faiz ödediğini iddia ederek uğramış olduğu zararın 35.000,00 TL’sini ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.

ll. CEVAP:Davalı vekili; davacının tam olarak neyi talep ettiğinin anlaşılamadığını kısmi dava açılamayacağını müvekkili şirketin sözleşmede kaşesi veya temsilen atılan imzasının olmayıp davanın husumet nedeni ile reddi gerektiğini davanın zamanaşımına uğradığını noterde yapılan devir sözleşmesi sonucunda davacının hiçbir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.

lll.İNCELEME ve GEREKÇE: Davacı hisse devri ile ortaklık tasviye sözleşmesine göre hissesini davalı——- devir ettiğini şirket müdürlüğünden 22/11/2011 tarihinde ayrıldığını davalıların yapması gereken işlemleri sözleşmeye göre yapmadığını davalılara ihtarname gönderdiğini ayrıca gereğini yapmadıkları için dairesindeki ipoteğin kaldırılmamasından dolayı dairesinin satılıp borcunu kapattığından bankalara çok fazla faiz ödediğini iddia ederek uğramış olduğu zararın 35.000,00 TL’sini ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili davacının tam olarak neyi talep ettiğinin anlaşılamadığını kısmi dava açılamayacağını müvekkili şirketin sözleşmede kaşesi veya temsilen atılan imzasının olmayıp davanın husumet nedeni ile reddi gerektiğini davanın zamanaşımına uğradığını noterde yapılan devir sözleşmesi sonucunda davacının hiçbir alacağının bulunmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.Taraflar arasında ———– Limited Şirket hisse devri sözleşmesi ile davacının ——hisselerini davalı ——-devrettiği 27/01/2011 tarihinde ise davacı ve davalı gerçek kişiler ile dava dışı —– hisse devri ile ortaklık tasfiye sözleşmesinin imzalandığı konusunda her hangi bir uyuşmazlık yoktur.Uyuşmazlık; hisse devri ile tasfiye sözleşmesi kapsamında tarafların edimlerini yerine getirip getirmediği davanın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve var ise davacının alacak kalemleri ile miktarı hususundadır.Ticari defterler üzerinde inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılmıştır.
24.11.2017 tarihli bilirkişi raporunda; “Davalı şirkelin ticari defterlerinde yapılan incclemede davacının dava dilekçesinde talep ettiği alacaklarla ilgili olarak yukarıda çıkarılan tabloda taraflara arasındaki sözleşme tarihi 27.01.2011 tarihi itibariyle tutarlar, kayıtlar karşılaştırmalı olarak yapılmış ve 15.01.2015 dava tarihi itibariyle toplam tahsilat tutarmın 6.964,80 TL olduğu,Davacının, evi üzerindeki ipoteğin kaldırılması için bankalara faiz ödemesine ilişkin herhangi bir belgenin dosya kapsamında bulunmadığı” belirtilmiştir.Davacı ve Davalı— arasında———– hisse devri sözleşmesi ile davacının —-şirketindeki hisselerini davalı —– devrettiği, devir bedeli olan 250.000,00 TL’nin ödenmesi ile 250.000,00 TL’lik hissenin devrinin gerçekleştirildiği,
27/01/2011 tarihinde ise Davacı—- Davalı — arasında hisse devri ile ortaklık tasfiye sözleşmesinin imzalandığı,İlgili sözleşmenin 1.maddesi hükmüne göre, şirket değerlemesi sonucunda ortaya çıkmış olan 180.000 TL’lık aktif değer sözleşme şartlarına uygun hisse devri karşılığında ———- ödeneceği,
2.maddesine göre, şüpheli görünen 150.000,00 TL alacağın yarısının davacıya ödeneceği,
4.maddesine göre, mülkiyeti davacıya ait olan ve şirket işlerinden dolayı —————– teminat olarak ipotek verilen——- ipotek’in fekki şirket tarafından en geç sözleşme tarihinden itibaren 90 gün içerisinde gerçekleştirileceği, İpotekin fekkinin sağlanması hususunda şirket ve devir alan müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları,—–maddesinde, sözleşmede ——– sorumluğundaki tüm mali ve hukuki hususlarda ——- müştereken ve müteselsilen sorumlu ve kefil olduğu, belirtilmiştir.Davacı yan, dava dilekçesi ile 27/01/2011 tarihli sözleşmenin —-maddesi kapsamında, ödenmeyen alacak ve sözleşmenin ——-maddesi kapsamında kaldırılması gereken ipoteğin kaldırılmamasından kaynaklı uğramış olduğu zarardan kaynaklı 35.000,00 TL’nin tazminini talep etmiştir.Davalı—— Yapılan Değerlendirmede; 27/01/2011 tarihinde ise Davacı—- Davalı ———–arasında hisse devri ile ortaklık tasfiye sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmede şirketi temsilen atılmış bir imza olmadığı, sözleşmedeki edimlerinde davalı şirketi kapsamadığı anlaşıldığından davalı şirket yönünden davanın husumetten reddine karar verilmiştir.Davalı ——- Yönünden Yapılan Değerlendirmede;27/01/2011 tarihinde Davacı —- Davalı— arasındaki sözleşmede Davalı —- aleyhine doğan borçları sözleşmenin —–maddesi ile Davalı ——– müteselsil borçlu olarak kabul ettiği, bilirkişi incelemesi neticesinde şüpheli olarak nitelendirilen alacağın 6.964,80 TL’sinin tahsil edildiği, bu kapsamda davacının bu alacağa hak kazandığı ve tahsili gerektiği, ipoteğin kaldırılmamasından kaynaklı bankalara faiz ödenmesi neticesinde zarara uğranıldığı iddiasının ise somut deliller ile ispatlanamadığı anlaşıldığından davanın kısmen kabulü ile 3.482,4 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle tahsiline karar verilmiştir.

IV.HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalı Şirket Yönünden ;
Davanın husumet yokluğundan REDDİNE,
2- Davalılar ———– Yönünden;
Davanın Kısmen Kabulü ile, 3.482,4 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle davalı gerçek kişilerden tahsiline ,
Aşan istemin reddine,
3-Alınması gereken 269,85 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 597,72 TL harçtan mahsubu ile fazla alınan 327,87 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.482,40 TL vekâlet ücretinin davalılar —– tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalılar ———- davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 17.900,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Davalı ——– davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 17.900,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-Davacı tarafından yatırılan 297,55 TL harcın davalılar ——– tahsili ile davacıya verilmesine,
8-Davacı tarafından yatırılan 2.403,10 TL yargılama giderinden davanın red(%90,05) ve kabul(%9,95) oranına göre hesaplanan 239,10 TL’sinin davalılar ——— tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
9-Davalılarca sarfedilen yargılama gideri olmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
10-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair; davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ——Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/10/2023