Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/662 E. 2020/628 K. 02.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/573 Esas
KARAR NO: 2020/627
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 04/02/2013
—— adına yargılama yetkisini kullanan bağımsız———— Mahkemesince, tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
l. DAVACININ İDDİALARININ ÖZETİ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin davalıya —– yılında muhtelif tarihlerde fatura karşılığı ürünler sattığını, sevk irsaliyesi ile ürünlerin teslim edildiğini, ancak davalının faturaların bir kısmının muhasebe kayıtlarına girmediğini bunun üzerine — alacağın vade farkı ile birlikte tahsili için davalı aleyhine —————– dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalı vekilinin takip konusu alacağa itiraz etmesi sonucu takibin durduğunu belirterek davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, icra takibinin devamına, davalının takibe haksız ve kötü niyetli olarak itiraz etmesinden dolayı %40’dan aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
ll. DAVALININ SAVUNMALARININ ÖZETİ: :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket tarafından ticari ilişkilerin sözleşme ile yapıldığını müvekkilinin sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirdiğini ancak işbu sözleşmeden doğan müvekkilinin akdi alacaklarının bir kısmının (bazen tamamının) karşı taraf/tedarikçi firma tarafından yerine getirilmeyip kayıtlara dahi alınmadığını müvekkilinin birlerce tedarik şirketi olduğunu ve bunlarla fiili olarak açık hesap şeklinde çalışıldığını, faturaların tek tek değil toplu ödemelerle de akdi alacaklarının takas mahsubi ile yapıldığını bilirkişi incelemesi sonucunda müvekkilince takas mahsup yapıldığını ancak davacı tarafça kayda alınmamış faturaların tespitinin mümkün olacağını sözleşmeden doğan ve muaccel olan —— alacakların müvekkili tarafından faturalandırıldığını—————– kararında defter kayıtlarında olmasa dahi dayanak belgelerle alacak ispat edildiği takdirde hükme esas alınmaktadır denildiğini belirterek davanın reddine, %40’da az olmamak üzere kötü niyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
lll.DELİLLER :
————— sayılı dosyası.
-Bilirkişi raporu.
IV.DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Davacı vekili, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğunu, davacının cari hesap alacağı için davalı aleyhine takip yaptığını, ancak davalının takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı ile açık hesap çalışıldığını, toplu ödemelerle fatura kesimi ve akdi alacakların takas mahsubu ile hesabın kapatıldığını, davacıya borcun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce daha önce mevcut uyuşmazlık hakkında ——— davacı —- adreste faaliyet göstermekte olup ——– kayıtlarına göre davacı—– hissedarı olduğu, tüzel kişilikleri ayrı olsa da her iki şirketin iç içe olduğu, davalı —ile ticari ilişkilerini birlikte ve içiçe sürdürdükleri tespit ve kabul olunmakla davalı şirket ile ———- düzenlenmiş sözleşmeler gereğince davalı şirketin ticari defter ve kayıtları delil teşkil ettiği, davalının ticari defter ve kayıtlarında davacıya bir borcu bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İşbu kararının temyizi üzerine; ——– sayılı kararıyla, mahkememiz hükmü ” Davacı ——— ayrı tüzel kişilikleri olan iki ayrı şirket olup ———– paylarının tamamının davacıya ait olmasının tüzel kişiliklerinin farklılıklarını ortadan kaldırmayacağı, bu nedenle dava dışı ————- ile davalı arasında imzalanan sözleşmelerin davacıyı bağlamayacağı açıktır. Bu itibarla mahkemenin bu gerekçe ile davayı reddetmesi doğru olmamıştır. Mahkemece yapılacak iş tarafların tüm delillerinin toplanıp muhakeme kurallarına göre ispat külfetini belirleyip sonucuna göre karar vermekten ibarettir. ” gerekçeleriyle mahkememiz kararı bozulmuştur.
Bu kapsamda yapılan değerlendirmede;
Tarafların iddia ve savunmaları dosyada mevcut tüm delil ve belgeler ile bilirkişi raporları değerlendirildiğinde taraflar arasında alım-satımdan kaynaklanan ticari bir ilişkinin mevcut olduğu itilafsızdır. Davacı tarafın incelenen ticari defter ve kayıtları ile dayanak belgelerinde alacağının olduğu görülmüştür. Davalı———— ticari defter ve kayıtlarına göre ise davacının alacağı yoktur. Somut davada uyuşmazlık hangi tarafın ticari defterlerine itibar edileceği şayet davacı şirketin ticari defter ve kayıtlarına itibar edilmesi halinde alacağın miktarıdır.
Satış sözleşmesinde ispat külfeti, davacı/alacaklıda olduğundan, davalının ticari defterlerine itibar edilmiş, bilirkişi raporlarında davalının davacı adına düzenlediği —- tarih ve — bedelli, —tarih ve — bedelli, — tarih ve — bedelli, — tarih ve —— bedelli ciro primi içerikli ———- tutarında fatura bedellerinin davalı ve davacı tarafın kayıtlarında yer aldığı, ancak davalı tarafın kayıtlarında başkaca faturaya rastlanılmaması nedeniyle, davalının bu miktar üzerinden borcu olduğu kabul edilerek,
Davanın kısmen kabulü ile————– sayılı takip dosyasında takip borçlusu davalı tarafından yapılan itirazın ——– yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına, karar verilmiştir.
V. HÜKÜM : (Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle)
1-Davanın KISMEN KABULÜNE,
——– sayılı takip dosyasında takip borçlusu davalı tarafından yapılan itirazın —– yönünden iptaline, takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Asıl alacak olan 6.124,85 TL %20 sine tekabül eden 1.224,97 TL icra inkar tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 418,39 TL harçtan peşin alınan 218,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 199,79 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın kabul edilen miktarı üzerinden 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine uyarınca davanın reddedilen miktarı üzerinden hesaplanan 3.400,00 TL maktu vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Davacı tarafından yatırılan 15,60 TL başvurma harcı ve 218,60 TL peşin harç toplamı:234,20 TL ile 2.900,00 TL bilirkişi ücreti ve 230,00 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 3.364,20 TL ile yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 801,85 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan 150,00 TL bilirkişi ücreti ve 52,90 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 202,90 yargılama giderinden davanın red ve kabul oranına göre hesaplanan 154,54 TL ‘sinin davacıdan tahsili ile davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Taraflar tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Mahkememizin bu kararına karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde Yargıtay yolu açık olmak üzere karar verildi.02/11/2020