Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/609 E. 2019/881 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2015/609 Esas
KARAR NO: 2019/881
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ: 01/06/2015
KARAR TARİHİ: 01/10/2019
Mahkememizde görülmekte olan tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilince verilen dava dilekçesinde özetle; davacının ———- tarihinde—————— dahil olduğunu,———— yapılan sözleşmenin aynı hak ve borçlarla ——— tarihinden itibaren davalı —— ile devam ettiğini, davacının ——- yıl boyunca tüm primlerini kesintisiz ve eksiksiz olarak ödediğini, ——-yılı içinde yapılan tetkiklerde davacının aort damarında genişleme tespit edildiğini, —— yılı ölçümlerinde genişlemede artış olması nedeniyle ——- kliniğinde ——- tarihinde davacının ameliyat olduğunu, ———- tarihinde davalı … şirketine başvurulduğunu, sigorta şirketinin vakanın doğumsal anomali ve genetik nedenlerden kaynaklandığından teminat kapsamı dışında kaldığını bildirdiği, poliçede doğumsal anomali ve genetik nedenlerden kaynaklanan hastalıkların teminat dışında olduğu yönünde bir hüküm bulunmadığını, ayrıca ameliyata konu hastalığın davacının doğumsal anomalisi ile ilgisi bulunmadığını belirtmiş, şimdilik ———- tedavi giderinin başvuru tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının ameliyatına konu” Biküspit Aort kapağına bağlı gelişen Aort Anevrizması” rahatsızlığının doğumsal bir anomali olduğunu ve grup sağlık sigortası özel şartlarının 12.B maddesine göre teminat dışında kaldığını, talep edilen tazminat tutarının fahiş olduğunu belirtmiş, davanın reddi ile masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava, sağlık sigortasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir.
Başlangıçta;————– Asliye Ticaret Mahkemesi ——-Esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sonucu “…Davacının ameliyat olduğu ——– kliniğinin davalı tarafça dosyaya sunulan tercüme edilmiş raporlarından ve doktor——- imzasına havi ———— tarihli ekokardiyografi raporlarından davacının hastalığının ———– Kapağına bağlı gelişen ————hastalığı olduğu ve bu hastalığın doğumsal ————olduğu açık bir şekilde anlaşılmaktadır, mütalasına başvurulan bilirkişi bu hastalığın tüm özelliklerini detaylı olarak raporunda belirtmiştir. Kalbin yapısı ile ilgili olduğundan mahiyeti gereği doğumsal olacağı da açıktır, davacının ameliyat olduğu kliniğin ——– tarihli yazısında da bu hastalığın genetik kökenli olduğu davacının ailesinde ki birinci derece akrabalarının da yüksek risk taşıdığı ve bu birinci derece de akrabaların mutlaka periyodik olarak tarama muayenesi yaptırması gerektiği ifade edilmiştir. Bu durumda davacı genel şartlarda teminat harici olan bu rahatsızlığın taraflarca sözleşme ile teminat kapsamına alındığı hususunu ispat etmesi gerekir, buna ilişkin bir belge sunmadığından ve sigorta genel şartlarına göre teminat dışında olduğundan sözleşme de açık hüküm bulunmadığı hallerde sigorta genel şartları geçerli olacağından davacının ameliyat masrafları teminat dışında olmakla davanın bu nedenle reddine karar verilmiştir.” şeklinde verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiş, Yargıtay —— HD’nin —— Esas, ———Karar sayılı ———- tarihli ilamında “Mahkemece, tüm tedavi evraklarının birlikte değerlendirilerek, davacının———– tarihinde geçirmiş olduğu ameliyatta yapılan müdahalenin ne olduğu, ameliyat sebebinin doğumsal ——-veya genetik bir hastalık olup olmadığı, davacının doğumsal —— veya genetik bir hastalığı varsa ameliyat sebebinin bu hastalığına bağlı gelişen bir durum olup olmadığı, ameliyatta bu hastalık ile ilgili de bir müdahale yapılıp yapılmadığı hususlarının açıklığa kavuşması ve bilirkişi raporuna itiraz ile temyiz dilekçelerinde belirttiği tüm itirazların karşılanması için ———– bu konu ile ilgili ihtisas dairesinden ayrıntılı, açıklayıcı ve denetime elverişli rapor alınarak sonucuna göre karar vermek gerekirken, davacının ciddi itirazları karşılanmadan eksik incelemeye dayanılarak karar verilmesi doğru olmamıştır.” şeklinde açıklandığı üzere verilen karar bozulmuş, yargılamaya mahkememiz ——— Esas numaralı dosyası ile devam edilmiştir.
Dava, ———– kaynaklanmakta olup, uyuşmazlık esas itibariyle dava konusu hastalığın doğuştan gelen bir hastalık olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle, özel bilgi gerektirdiği de tabii olup, Yargıtay bozma ilamında işaret edildiği üzere bu hususta —————rapor alınmıştır.
——— tarafından düzenlenen ———- tarihli rapora göre; davacıda doğuştan bikuspit aort kapağı ve buna bağlı cerrahi işlem gerektirmeyen minimal düzeyde aort yetmezliği mevcut olduğu, doğumsal olmayan ve sonradan gelişen aort anevrizması oluştuğu, operasyonun çıkan aort anevrizması nedeniyle yapıldığı, davacının tekrar operasyon ihtiyacı oluşmaması için normalde girişim gerektirmeyen hafif olan aort yetmezliğine de müdahale edildiği tespit edilmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden ve ———- alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; davacı ile davalı arasında sağlık sigortası sözleşmesi kurulduğu,———– başlangıç ve bitiş tarihli ———– gereği davacının ——- tarihinde geçirmiş olduğu ameliyatın tedavi masrafları için davalıya başvurduğu, davalının operasyonun teminat dışı kalan hallerden olduğu gerekçesi ile ödeme yapmadığı,—————- tarafından hazırlanan rapora göre hastalığın doğuştan olmadığının sabit olduğu, davalının rizikonun teminat dışı kaldığını ispat yükü altında olduğu, bu hususun davalı tarafından ispatlanamadığı, bu itibarla davalının——— tedavi masrafından teminat limitince sorumlu olduğu, davanın kısmi dava olarak açıldığı, talep edilebilir tutarın ise ———-olduğu, davacının bu tutarı davalıdan talep etmekte haklı ve korunmaya değer hukuki menfaati bulunduğu yönünde oluşan kanaat ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın kabulü ile;
——— dava tarihi olan ———- tarihinden itibaren işleyecek 3095 sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca ———- cinsinden açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına uyguladıkları en yüksek faiz oranı uygulanmak suretiyle fiili ödeme günündeki —————üzerinden hesaplanacak (TL) karşılığı ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.079,98 TL karar ve ilam harcından 234,80 TL peşin harç mahsubu ile bakiye 845,18 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.725,00 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 18,40 TL başvuru harcı ve 234,80 TL peşin harç toplamı: 253,20 TL ile 1.400,00 TL bilirkişi ücreti ve 176,05 TL posta masrafı olmak üzere toplam: 1.576,05 TL. yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilininin yüzüne karşı tebliğden itibaren 15 gün süre içinde temyiz yasa yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/10/2019