Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/606 E. 2018/81 K. 07.02.2018 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
İstanbul Anadolu
6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

– K A R A R –
ESAS NO : 2015/606 Esas
KARAR NO : 2018/81

DAVA : Kayıt Kabul
DAVA TARİHİ : 29/05/2015
KARAR TARİHİ : 07/02/2018

Davacı vekili tarafından davalı aleyhine açılan iş bu davanın, mahkememizde yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından verilen dava dilekçesinde özetle; davacının, müflis şirketten, İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — sayılı dosyası üzerinden alacaklı olduğunu; bu takibin kambiyo senedine dayalı olarak yapıldığını ve kesinleştiğini; kesinleşen takibe istinaden de müflisin menkul ve gayrimenkul malları ile 3.şahıslardaki hak ve alacaklarına haciz konulduğunu; takip bu aşamada iken iflas erteleme talepli olarak dava açıldığını ve takip işlemlerinin durduğunu; iflas erteleme davasının sonuçlandığını ve 06/11/2013 tarihi itibariyle borçlunun iflasına karar verildiğini; iflasın açılmış olması ile davacının alacağı için 11/02/2014 tarihinde 13 nolu kayıt numarası ile alacak kaydı talebinde bulunduğunu; iflas idaresi tarafından 15/05/2015 tarihli karar ile 3.228.729,72 TL’lik alacak kayıt talebinin tamamının reddine karar verildiğini; iflas masasının alacak kayıt talebinin reddi kararının yerinde bulunmadığını; bu nedenlerle, davacının, alacağını müflisin sıra cetveline kayıt ve kabulüne karar verilmesini; talep ve dava etmiştir.
Davalı vekilince verilen davaya cevap dilekçesinde özetle; Müflis —- Turizm ve Tic. A.Ş.’nin iflas tasfiye işlemlerinin İstanbul Anadolu —- İcra-İflas Müdürlüğü’nün — iflas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğünü; davacı tarafından, masaya 13 kayıt sırasında alacak kaydı yapıldığını; iflas müdürlüğü tarafından, davacı alacaklının talebi, müflis şirket kayıtlarında talep sahibinin müflis şirketin 2.285.000,00 TL alacaklı olduğunun bilirkişi tarafından tespit edildiği gerekçesi ile reddedilmiş olduğunu; iflas idaresi kararının somut olaya ve hukuka uygun olduğundan davanın esastan reddine, ayrıca dava süresinde olmadığından davanın süre yönünden de reddine karar verilmesini; ayrıca, tarafları ve konusu tamamen aynı olan ve işbu davadan önce açılmış olan İstanbul Anadolu —-Asliye Hukuk Mahkemesi’nin — esas sayılı dava dosyasının sonucunun bekletici mesele yapılması, bekletici mesele taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise her iki davanın birleştirilmesine karar verilmesini; talep etmiştir.
Fer’i müdahil olan —-yazılı beyanında davanın reddine karar verilmesini talep ettiği; görülmüştür.
Dava; davacı alacağının, müflis şirketin sıra cetveline kayıt ve kabulü istemine; ilişkindir.
İstanbul Anadolu —- İcra Müdürlüğü’nün 07/08/2015 tarih ve —iflas sayılı yazı cevabına göre; Müflis —-Ticaret A.Ş. Hakkında İstanbul Anadolu — Asliye Ticaret Mahkemesi’nin — esas sayılı dosyasından 06/01/2015 günü iflas kararı verildiğini; dosya davacı tarafının, müflis masasına 13 kayıt numarası ile 3.228.729,72 TL alacak kayıt talebinde bulunduğunu; talep edilen alacak tutarının tamamının reddedildiğini; müflis masasında tanzim edilen sıra cetvelinin 22/05/2015 tarihli Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi’nde ve 18/05/2015 tarihli Star Gazetesinde ayrı ayrı ilan edildiğini; davacının, müflis masa kararını tebliğ için masraf verdiğini; kararın, davacı vekiline 28/05/2015 tarihinde tebliğ edildiği yönünde bilgi verildiği; görülmüştür.
İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü [Kadıköy Kapatılan — İcra Müdürlüğü]’nün — sayılı takip dosyasının incelenmesinde; 03/02/2010 tarihinde başlatılan takibin alacaklısının —, borçlusunun —- Turizm ve Tic. A.Ş. olduğu; takibin 20/11/2009 tanzim tarihli, 25/01/2010 vadeli, 2.000.000,00 TL tutarlı bonoya dayalı 2.000.000,00 TL asıl alacak, 7.013,70 TL işlemiş faiz, 6.000,00 TL komisyon olmak üzere toplam 2.013.013,70 TL’nin fer’ileriyle birlikte tahsiline yönelik kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla yapılan icra takibi olduğu; görülmüştür.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler—– ve —- tarafından müştereken düzenlenen 11/12/2016 tarihli rapora göre; müflis şirketin 2011, 2012 ve 2013 yıllarına ait, yevmiye, defteri kebir ve envanter defterlerinin incelendiğini; bu defterlerin noter açılış tasdiklerinin yaptırıldığını; sadece 2012 yılı yevmiye defterinin noter kapanış tasdikinin yaptırıldığının tespit edildiğini; müflis şirket kayıtlarında davacıya ait herhangi bir borç alacak kaydına rastlanılmadığını; 2009 yılı ticari defterleri iflas müdürlüğünde bulunmadığından bononun ticari defterlerde kayıtlı olup olmadığının tespit edilemediğini; alacağın kambiyo senedine dayandığını, ancak mücerret kıymetli evrak niteliğine sahip senedin temel ilişkinin tarafları arasında kaldığı sürece mücerretlik kurallarının uygulanamayacağını; bu kapsamda, takibe konu edilen bonodan dolayı tarafların temel ilişki dâhilinde kaldıkları nazara alındığında; öncelikle temel borç ilişkisinin davacı yanca açıkça ispatlanmasının gerektiğini; davacı başta ticari defter ve cari hesap bağlamında bonodan doğan alacağını ispatlayamadığı yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
Bilirkişiler —-, —- ve —- tarafından müştereken düzenlenen 03/11/2017 tarihli rapora göre; davacı ile müflis şirket arasındaki ticari ilişkinin 2009-2010 döneminde olduğunu; ancak, müflis şirketin 2009 yılına ait ticari defterlerinden yevmiye defterinin, 31/10/2009 ve 907 yevmiye maddesi ile son bulduğunu; bu tarihten sonra defterin yazılı olmadığını ve defteri kebir ve envanter defterinin ise hiç yazılı olmadığını; 20/11/2009 tanzim tarihli, 30/01/2010 vadeli, 2.000.000,00 TL tutarındaki bononun kayıtlı olmadığını; zira en son kaydın 31/10/2009 olduğunu; yine 2010 yılına ait ticari defterlerinden yevmiye defterinin, 28/02/2010 ve 79 yevmiye maddesinin son kayıt olduğunu; bu tarihten sonra defterin yazılı olmadığını ve defteri kebir ve envanter defterinin ise hiç yazılı olmadığını; 2010 açılış kaydında davaya konu senedin kaydının devir olarak bulunmadığını; müflis şirketin ticari defter ve kayıtlarının, davacının alacağını kesin olarak tespite imkan verecek derecede noksan, usulsüz ve karmaşık olması nedeniyle kesin olarak tespit edilemediğini; davacının, 2.285.000,00 TL alacağına dair iddiasının ise rapordaki detaylı açıklamalar çerçevesinde herhangi bir belge sunulmadığından (muhasebe ilkeleri ve muhasebe uygulama genel tebliğ hükümlerine göre) fiktif olarak yaratıldığı, yönünde görüş bildirildiği; incelenen bilirkişi raporundan anlaşılmıştır.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmaları, bilirkişi raporu ve icra dosyası içeriğine göre;
Taraflar arasında; Müflis —- Turizm ve Tic. A.Ş.’nin, İstanbul Anadolu Kapatılan —- Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —- esas sayılı dosyasından 06/11/2013 tarihinde iflasına karar verildiği; davacı alacaklı tarafından müflis şirket aleyhine 03/02/2010 tarihinde İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğü’nün — sayılı dosyası üzerinden takip dayanağı yapılan 20/11/2009 tanzim tarihi, 25/01/2010 vadeli 2.000,000,00 TL bonodan dolayı kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla icra takibi yapıldığı; hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davacı tarafından takip dosyası ve borcun ödenmesine ilişkin müflis şirket ve yetkilisinin katılımı ile düzenlenen borç ödeme sözleşmesi ile banka kayıtlarına dayanılarak, müflis şirketin iflas tarihi itibariyle 3.228.729,72 TL alacağın sıra cetveline kayıt ve kabulü talebinde bulunulduğu, talebin reddedildiği, davacının bu miktar alacağının bulunup bulunmadığının saptanması ve müflis şirketin sıra cetveline kayıt kabulü şartlarının oluşup oluşmadığı noktalarında toplanmaktadır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümü amacıyla yapılan yargılama ve yargılama sırasında bilirkişilerden alınan denetime elverişli rapor içeriklerine göre; kural olarak; kambiyo senedinin düzenlenmesiyle, soyut bir borç ilişkisi yaratıldığı; ancak, dava konusu kıymetli evrak niteliğine sahip bono/senedin temel ilişkinin tarafları arasında kaldığı sürece soyutluk kurallarının uygulanamayacağı; takip ve dava konusu alacağa dayanak bono/senedin müflis şirketin ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı; bu senedin diğer belgelerle/kayıtlarla arasında bağlantı kurulamadığı; TMK.6.maddesi uyarınca, kambiyo senedinin tek başına alacağın varlığını inandırıcı ve birbirine doğrulayan diğer somut delillerle kanıtlanamadığı; bu nedenlerle, davacı tarafından davalı aleyhine açılan işbu davanın sübut bulmadığından reddine karar vermek gerekmiş olmakla; aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
K A R A R:Yukarıda açıklanan gerekçeler ile;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gereken 35,90 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 27,70 TL ve 55,00 TL ıslah harcından mahsubu ile fazla alınan 46,80 TL harcın karar kesinleştiğinde istek halinde yatırana iadesine,
3-Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 2.180,00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davacının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren (10) gün içinde istinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin ve fer’i müdahilin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 07/02/2018