Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/499 E. 2019/877 K. 01.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/499 Esas
KARAR NO : 2019/877
DAVA : Tasarrufun İptali (İİK 277 Ve Devamı)
DAVA TARİHİ: 03/04/2015
KARAR TARİHİ: 01/10/2019
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine açılan işbu dava dosyası sonucu yapılan açık yargılama sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının, davalı borçlu …’tan alacağı sebebiyle ——— tarihinde ——— Asliye Ticaret Mahkemesi —— ve ——– D.İş sayılı dosyaları ile ihtiyati haciz kararı alındığını, ——-İcra Müdürlüğü’nün —— E. ve——- E. Sayılı icra dosyaları ile kararların infaz edildiğini, başlatılan icra takiplerinin kesinleştiğini, borçlunun adreslerinde———— tarihinde tatbik edilmiş olan hacizlerde borçluya ait haczi kabil menkul mala rastlanmadığını, davacının alacağının tahsili amacıyla icra dosyalarından borçluya ait gayrimenkullerin haczi için ————- müzekkere gönderildiğini, gönderilen müzekkere cevabında borçlunun kendi adına kayıtlı, —————– tarla niteliğindeki kat irtifaklı taşınmazda bodrum kat, ——– nolu dükkanın tamamını ——– gün ve ——– yevmiye numarası ile ———– TL bedelle davalı —————-’ne sattığının bildirildiğini, İİK. 277 vd. hükümleri gereği davalı borçlu ile diğer davalı şirket arasında aktedilen satışın iptalinin talep edildiğini, hacizler neticesinde her iki icra dosyası kapsamında da davalı borçluya ait haczi kabil mala rastlanılmadığı ve bu hususun haciz zabıtlarında açıkça belirtildiğini, söz konusu haciz zabıtlarının muvakkat aciz vesikası hükmünde olduğunu, dava konusu satışın iptale tabi olduğunu, İİK. 280. maddenin 1. fıkrası uyarınca satışın alacaklıları zarara uğratmak amacıyla yapılmış bir işlem olduğunun açık olduğunu, taşınmazın rayiç bedelin altında satıldığını, davalı borçlu ile davalı ————arasında sıkı münasebet bulunduğunu belirtmiş, ——————- tarla niteliğindeki kat irtifaklı taşınmazda bodrum kat, ——- dükkanın ——– gün ve ——– yevmiye numarası ile————- TL bedelle davalı ————–’ne satış ve devrine ilişkin tasarrufun İİK. 277. vd. maddelerince iptali ile iptale konu taşınmaz üzerine cebri icra yapabilme yetkisinin tanınmasına, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı———————- cevap dilekçesinde özetle; davacı alacaklının takip dosyalarını tahsil kabiliyetinin bulunduğunu, bu nedenle borçlunun aciz halinde olmadığını, tasarrufun iptali talep edilen taşınmazın ipotekle yükümlü olarak satın alındığını, davacı alacağın ipotek ve rehinler ile teminat altında olduğunu, İİK. 280. maddesinde ödeme kabiliyetini kısmen veya tamamen kaybetmiş olan borçlunun alacaklıların zararına yapmış olduğu hileli tasarrufların iptale tabi olduğunu, maddenin değişiklikten sonraki düzenlemesinde zarar verme kastından dolayı iptal başlığını taşıdığını, zarar verme kastının varlığının ispatının davacıya ait olduğunu,———————– halen borcunun bulunduğunu, davacının elinde geçerli muvakkat ya da kati aciz vesikası bulunmadığını, borçlular adına kayıtlı başkaca menkul, gayrimenkul, hak/alacak bulunduğunu ve davacı banka tarafından haciz işlemi uygulandığını, davacı bankanın 1. sırada hacizlerinin olduğunu, davacıya ait miras mallarının bulunduğu icra dosyasında bu mallar için işlem yapıldığını, bu nedenle salt haczi kabil menkul mal bulunmadığına yönelik tutanağın borçluların aciz halinde olduğunun göstergesi olmadığından geçici aciz vesikası olarak değerlendirilemeyeceğini, tasarrufun iptal edilebilmesi için tasarrufun borcun doğrumundan sonra yapılmış olması gerektiğini belirtmiş, davanın reddine karar verilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini; talep etmiştir.
Davalı – vekili ———- havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; tasarrufun iptali davalarının dinlenebilmesinin için alacağın kati aciz vesikasına bağlanması gerektiğini, davacı tarafın haczi kabil mal bulunmadığı şerhini ihtiva eden haciz tutanaklarını davaya dayanak yaptığını, borçlunun gösterilen adresinde yapılan hacizde haczi kabil malın bulunamamış olması halinde ilke olarak tutulan tutanağın aciz vesikası hükmünde olduğunu, ancak bunun yasal sonuçlar doğurabilmesi için borçlunun malvarlığına ilişkin yapılan araştırmadan olumlu sonuç alınamaması ve haciz yapılan yerdeki adresi ile bağını koparmamış olması gerektiğini, borçlu haciz yapılan adresten ayrılmış ise haciz yapılan yerde bulunamadığı için haczi kabil mala rastlanmamasına ilişkin tutanağın şekli olduğunu, yasanın aradığı anlamda kesin aciz vesikasının yasal sonuçlarını doğurmadığını, icra dosyalarındaki haciz tutanaklarında borçlunun adresini terk ettiğinin açıkça yazıldığını, ilaveten haczi kabil mal bulunamadı denildiğini, dolayısıyla haciz tutanakları aciz belgesi hükmünde olmadığını, davacı bankanın iki ayrı şubesinden kullandırılan toplam —————TL kredi borcunun banka tarafından tahsil edildiğini, davalının borçlu göründüğü icra dosyasının davacı tarafça tahsil edildiğini, davalının icra dosyalarına borcunun kalmadığını, davacı bankanın kötüniyetli olarak alacağını tahsil etmemiş gibi davrandığını belirtmiş, davanın reddine, yargılama gider ve ücreti vekaletin davacının üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Dava; İİK.nin 277 ve devamı maddeleri uyarınca tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
Başlangıçta; ———– Asliye Ticaret Mahkemesi ———- Esas sayılı dosyası ile görülmekte olan dava, ——— Asliye Ticaret Mahkemesi ———————— Esas numarasına kaydedilmiş, bu dosyada ————- tarihinde görevsizlik kararı verilmiş, Yargıtay —- HD.’nin ——- Esas, ——- Karar sayılı ———tarihli ilamı ile —————– Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yargı yeri olarak belirlenmesi üzerine———–. Asliye Ticaret Mahkemesi ———– Esas numarasına alınan dosya üzerinden yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sırasında, taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesi uzmanlık gerektiren yönleri olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır.
Bilirkişiler Prof. Dr. M.—————- oluşan heyet tarafından düzenlenen ——— tarihli kök ——————tarihli ek bilirkişi raporuna göre; taşınmazın satış değerinin———- satış tarihi itibariyle ——– TL olduğu, tapuda gösterilen satış bedelinin ise ———– TL olduğu, tapudaki satış değeri rayiçten düşük olmadığından İİK 278. Maddeye dayalı iptal davasının söz konusu olamayacağı, kasta dayanan iptal bakımından ise dosyadaki verilerin İİK. 280. Maddesi gereği borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği hususunda açık emare teşkil edebileceği tespit edilmiştir.
İncelenen tüm dosya kapsamına, tarafların iddia ve savunmalarına göre; —————-bulunan kat irtifaklı taşınmazın bodrum kat ———– numaralı dükkanın—— tarihinde, borçlu … tarafından, davalı —————– satışına ilişkin işlemin iptaline yönelik dava açıldığı, borcun tasarruf tarihinden önce doğduğu, davalı —– davalı ———————–arasında geçmişten gelen ticari ilişki bulunduğu, davalı ——–temsilcisi olduğu —————- hali hazırda————- borçlu olduğu, davalının borçlunun mali durumu hakkında bilgisi olduğunu net bir biçimde ifade ettiği, davalı ——– davalı —————– ekonomik durumunu bilebilecek durumda olduğu, davalının borçlunun alacaklarını ızrar kastını bildiği ve borçlunun da bu hallerde ızrar kasdıyla hareket ettiğinin kabul edilmesi gerektiği, bu itibarla davalıların iyiniyetli olmadıkları yönünde oluşan kanaat ile mahkememizce denetime elverişli bilirkişi heyeti raporuna iştirak edilerek açıklanan gerekçeler ile aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davacı tarafından davalı aleyhine açılan tasarrufun iptali davasının kabulü ile,
———– sayılı parselde” bulunan kat irtifaklı taşınmazın bodrum kat ———- numaralı dükkanın ————- tarihinde, borçlu … tarafından, davalı —————- satışına ilişkin işlem, alacağın tahsilini engelleme amaçlı olup geçersiz olduğundan——–. İcra Müdürlüğünün ————- esas sayılı dosyasında borçlu olan davalı …’un borçlusu olduğu alacağın tahsili için cebri icra yapabilme yetkisi tanınmak suretiyle İPTALİNE,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 17.419,05 TL karar ve ilam harcından 3.786,75 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 13.632,30 TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar halinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 21.500,00 TL nisbi vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 21,15 TL başvuru harcı ve 3.786,75 TL peşin harcın ile aşağıda dökümü yazılı 306,90 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalının yaptığı yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince talep halinde karar kesinleştikten sonra yatırana iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, diğerlerinin yokluğunda, gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde mahkememize veya mahkememize gönderilmek üzere bulunulan yer yada başka bir yer Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile başvurmak ve temyiz harç ve masraflarını karşılamak koşulu ile (Yargıtay) temyiz yasa yoluna açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/10/2019
Davacı Yargılama Giderleri:
Posta Masrafı : 306,90 TL
TOPLAM : 306,90 TL