Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2015/1273 E. 2021/227 K. 25.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2015/1273 Esas
KARAR NO: 2021/227
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/12/2015
KARAR TARİHİ : 25/02/2021
—— tarafça açılan dava üzerine yapılan yargılama nihayetinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı-Karşı Davalı şirket vekili, davacı şirketin —anlaşmalı özel sağlık kuruluşu olduğunu, —–edildiğini, davalı şirketin davacının tıbbi malzeme tedarik ettiği firmalardan olduğunu, davacı ve davalının aralarında imzaladıkları sözleşmenin 8.maddesi hükmüne göre,—– tarafından karşılanmayan veyahut barkod eksikliklerinden kaynaklanan kesintilerden sorumluluğun Davalı – Karşı Davacı şirkette olduğunu, —- tedavide kullanılan malzeme listesi — tarafından ödeneceğine ilişkin kayıt düşülerek davalıca imzalandığı, —- bedelli fatura içeriğindeki malzemeler hatalı kodla bildirildiğinden —tarafından ödeme yapılmadığı ve — örnekleme kesinti uygulandığını, kesinti bedelinin ödenmesi için ——– bedelli fatura tanzim edildiğini, bu faturaya ilişkin noter kanalıyla ihtarname gönderildiğini, ödenmemesi üzerine icra takibi yapıldığını belirterek, işbu takibe yapılan itirazın iptali ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Birleşen Karşı Davacı-Davalı şirket vekili, — tarihli cari hesap bakiyesinin —- mektubunun karşı tarafa gönderildiğini, davalı şirketçe de mektuba——- tarihli cari hesapta mutabık olunduğuna dair cevap verildiğini, bu nedenle cari hesap alacağına dair yapılan takibe itirazın iptali ile tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık; ——- tarafından yanlış faturaladırma nedeniyle, kesinlen kesinti cezasından kimin sorumlu olduğu, cari hesaptan kaynaklı kimin alacaklı olup olmadığı, bu hususta karşılıklı yaptıkları takibe itirazlarının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
—-tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda; —tarihli ——- içeriğindeki kullanılan malzemelerin yerinde olduğu, kullanılan malzemelere tek bir paket kodu yazılması gerektiği, ancak tek tek ürünler fiyatlandırıldığından —tarafından ödeme yapılmadığı ve kesinti uygulandığı,—- kesintinin yerinde olduğu, kesintiden Karşı Davacı – Davalı —– mahsubu gerektiği belirtilmiştir.
—tarihli İş sağlığı uzmanı, tıp doktoru ve üniversite öğretim üyesi tarafında hazırlanan heyet raporunda; Davalı-Karşı Davacı tarafından düzenlenen faturanın — tarafından ödeme yapılan — olarak kesilmediği, hatalı faturanın —– fatura edilmeden önce hastane görevlilerince usulüne uygun şekilde düzenlenebileceği, bilahare kesintiyede itiraz edilip, hatalı faturanın yeniletilmesinin mümkün olduğu, ancak bu şekilde davranılmadığı, bu nedenle Davalı- Karşı Davacının —- faturadan kaynaklı borcu bulunmadığı, cari hesaptan kaynaklı Davalı-Karşı Davacı —–davacıdan alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Tüm Dosya Münderecatı Kapsamında;
Davacı-Karşı Davalı tarafından; —- esas sayılı dosyasının tetkikinde Davacı-Karşı Davalı—- tarafından Karşı Davacı-Davalı —— alacağının tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu,
Davalı-Karşı Davacı tarafından;—- dosyasının tetkikinde Karşı Davacı——- cari hesap alacağının tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, akabinde takibin durduğu, anlaşılmıştır.
İİK madde 67 gereğince, itirazın iptali davasının itirazın tebliğinden itibaren, —— içinde açılması gerekir. Hak düşürücü süreler, dava şartı olup taraflar ileri sürmese de mahkemece resen gözetilir. Somut olayda icra takibindeki, itiraz dilekçesinin davacı alacaklıya tebliğ edilmemesi nedeniyle İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü sürenin başlamadığı anlaşıldığından, davanın süresi içinde açıldığı kabul edilmiştir.
Yukarıda açıklandığı üzere uyuşmazlık; —– tarafından yanlış faturaladırma nedeniyle, kesinlen kesinti cezasından kimin sorumlu olduğu, cari hesaptan kaynaklı kimin alacaklı olup olmadığı, bu hususta karşılıklı yaptıkları takibe itirazlarının yerinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Kesinti bedeline ilişkin —- bedelli fatura yönünden yapılan değerlendirmede;
Taraflar arasında;—– imzalanmıştır.
———- fatura edilecek tüm malzeme ödemelerinde firma kaynaklı çıkacak kesintilerden Davalı —- sorumlu olacağı, 8.madde de ise malzemeler kuruma fatura edilemediğinde ve kesinti cezası uygulandığında, endikasyon hariç Davalı —–adlı şirketin sorumlu olacağı,
Konsinye Sözleşmesinin ambalajlama başlıklı 8.maddesinde; Malın ambalajı nedeniyle meydana gelecek —-tarafından karşılanmayan bedeller ve bu eksiklikten kaynaklı kesintilerden Davalı —- adlı şirketin sorumlu olacağı,
—– halinde kurum tarafından yapılacak kesintileri Davalı —- ettiği, düzenlenmiştir.
Somut olaydaki, —- bedelli fatura içeriğindeki malzemeler hatalı kodla bildirildiğinden —- tarafından ödeme yapılmaması üzerinden tatbik edilen —kesinti cezasının sebebi —– kullanılan malzemelere tek bir paket kodu yazılması gerekirken tek tek ürünlerin fiyatlandırılmasından kaynaklandığı, fatura bilgilerinin ise doğru olduğu,
—– tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, kesinti malzemenin uygunsuzluğundan değil, sisteme yanlış girilmesinden kaynaklandığı, Davalı —– sistemine giriş yetkisi olmadığı, sorunun da sisteme yanlış girişten kaynaklandığı, Malzeme teslim taahhütnamesinin 2.maddesinde de kurumun ödemediği malzemenin bildirilmesi, aksi halde faturanın iade edileceği düzenlendiği, buradan da anlaşılacağı üzere, mevzuata uygun olmayan faturanın iade edileceğinin belirtildiği,
Bilirkişi raporunda belirtildiği üzere, kesinti sebebinin sadece — adlı hasta olmadığı aynı zamanda —–adlı hasta da olduğu, bu hususunun toplam kesinti miktarını etkilediği, dava konusu kesinti faturasının yalnızca Davalı-Karşı Davacı medikal şirketinin malzemesinden değil, muhteviyatı anlaşılmayan başka bir sebep de etkilediği,
Davacı hastane tarafından —— cezasına itiraz da bulunulmadığı, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, kesinti cezasına itiraz olması ve usule uygun faturanın ibrazı halinde sisteme hatalı girişin iptalinin ihtimal dahilinde bulunduğu,
Bu kapsamda; Davalı – Karşı Davacı medikal şirketi tarafından dava konusu fatura bilgilerinin doğru bir şekilde faturaya yansıtıldığı, davacı kuruma fatura edilmeyen malzeme seti bulunmadığı, dava konusu kesintinin malzemenin uygunsuzluğundan değil, davacı hastanenin görevlisi tarafından sisteme yanlış girilmesinden kaynaklandığı, taraflar arasında bilgilerin sisteme girişi yönünde amir bir hüküm bulunmadığı, ——tarihli bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere dava konusu olayda iki tarafında hatalı işlemlerinin olduğu, fakat kesintinin davalının hatalı faturasından değil, davacı hastanenin sisteme yanlış usulde girişinden kaynaklandığı, — tarafından uygulanan kesinti bedeli—-iki kişi için tanzim edildiği, —davalı şirketle bir ilgisi olmadığı, Davacı-Karşı Davalı hastane tarafından —– kesinti cezasına itiraz da bulunulmadığı, bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, kesinti cezasına itiraz olması ve usule uygun faturanın ibrazı halinde sisteme hatalı girişin iptalinin ihtimal dahilinde bulunduğu, TTK madde 21 hükümleri kapsamında Davalı-Karşı Davacı tarafından düzenlenen faturaya da 8 günde itiraz edilmediği, hastahane yetkilisinin fatura içeriğini sisteme girerken inceleme yapmadığı birlikte değerlendirildiğinde, Davalı – Karşı davacının kesinti nedeniyle Davacı- Karşı Davalı hastaneye borcu bulunmadığından, bu husustaki itirazın iptali davasının reddine karar verilmiştir.
——–tarihli İş sağlığı uzmanı, tıp doktoru ve üniversite öğretim üyesi tarafında hazırlanan heyet raporundaki tespitler, yerinde olduğundan tekrar bilirkişi raporu aldırılmamıştır.
Cari Hesap Alacağına İlişkin Yapılan Değerlendirmede;
Karşı Davacı- Davalı medikal firması tarafından — tarihinde gönderilen mutabakat mektubuna, Davacı-Karşı Davalı hastane tarafından verilen —— tarihli cevap mektubunda mutabık olunduğunun belirtildiği, dosyamız kapsamında aldırılan bilirkişi raporlarına göre, Karşı Davacı- Davalı medikal firmasının, Davacı-Karşı Davalı hastaneden cari hesaptan kaynaklı —–alacaklı olduğu anlaşılmakla,
Bu hususta Davalı-Karşı Davacı tarafından —— sayılı dosyasının tetkikinde Karşı Davacı-Davalı ———- cari hesap alacağının tahsili için yaptığı takibin yerinde olduğu anlaşıldığından, itirazın iptaline karar verilmiştir.
İcra İnkar Tazminatı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
İİK’nın 67/2. maddesine göre, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada borçlunun kötüniyetli itiraz etmiş bulunması yasal koşullardan değildir. İnkar tazminatı, aleyhinde yapılan icra kovuşturmasına itiraz edip duran ve işin itirazla çabuk bitirilmesine engel olan, borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bunlardan ayrı, alacağın likit ve belli olması gerekir. Daha geniş bir açıklama ile borçlu tarafından alacağın gerçek miktarı belli, sabit ve belirlenmek için bütün unsurların bilinmesi mümkün nitelikle olması yeterlidir. ——
Bu kapsamda Karşı Davacı-Davalı ——– hesaba dayalı yaptığı takipteki alacağının likit olduğu anlaşılmakla kabul edilen asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatının Davacı-Karşı Davalı hastaneden tahsiline ilişkin talebin kabulüne karar verilmiştir.
İİK madde 67/2’ye takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı, red olunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. Davada, dava konusu alacak yapılan takibin haksız olduğu anlaşılmışsa da, davacının kötüniyetli olduğu ispatlanamadığından, davacı hastane aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmemiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)ASIL DAVA YÖNÜNDEN ;
1-Asıl davanın reddine,
2-Taraflar hakkında icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına,
3-Asıl davada alınması gereken 59,30 TL karar harcının başlangıçta yatırılan 75,16 TL’den mahsubu ile 15,86 TL fazla harcın karar kesinleştiğinde talep halinde davacı tarafa iadesine,
4-Asıl dava davacısı tarafından sarfedilen yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Asıl dava davalı vekili kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 4.080,00 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
B)KARŞI DAVA YÖNÜNDEN;
1-Davanın kabulüne,
2——- sayılı dosyasında yapılan itirazın iptali ile takibin aynen devamına,
3-Alacağın %20 sine tekabül eden 1.395,33 TL icra inkar tazminatının davacı karşı davalı şirketten alınarak, davalı karşı davacı şirkete verilmesine,
4-Birleşen davada alınması gerekli 476,58 TL harçtan, başlangıçta yatırılan 120,90 TL’nin mahsubu ile 355,68 TL eksik harcın asıl dava davacısı ——– tahsili ile hazineye irad kaydına,
5-Birleşen davada davacı——- tarafça yatırılan 120,90 TL harcın asıl dava davacısı —— tahsili ile birleşen dava davacısı —– verilmesine,
6-Birleşen dava davacısı —– tarafından yapılan 33,55 TL ilk masraf, 80,00 TL tebligat ve müzekkere gideri, 2.400,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 2.513,50 TL yargılama giderinin asıl dava davacısı ——- tahsili ile birleşen dava davacısı —— verilmesine,
7-Birleşen davada davacı—– kendisini vekille temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri uyarınca 4,080,00 TL vekalet ücretinin birleşen dava davalısı —- alınarak birleşen dava davacısı ——- verilmesine,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatıran tarafa iadesine,
Dair; davalı karşı davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde ——— Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.25/02/2021